“33 kadın belgeseli Türkiye” nin Gaziantep etabında yer alan kadınların bir araya geldiği iftarda konuşan projenin tasarımını yapan Ufuk Cavlı, “Yaklaşık bir yıl önce mağdur değil güçlü kadınların hikayesini anlatarak gizli kalmış kahramanları bir araya getireceğiz. Kadın gücü ve farkındalığını ön plana çıkaracağız” diyerek yola çıktıklarını belirterek, yol haritalarında en önemli hususun güçlü ve başarılı kadınların kendini zor durumda umutsuz hisseden kadınlara rol model olmasını sağlamak olduğunu belirtti. Mersin, Hatay ve Gaziantep’ten sonra çok yakında Adana'da olacaklarını ifade eden Cavlı, “ Biliyoruz ki yolumuz çok uzun ve zorlu ama yıl sonunda 333 güçlü ve başarılı kadınla Türkiye Galamızı hep birlikte gerçekleştireceğiz. Yapılamaz denilen proje Türkiye'de bir ilk ve tek olarak emsal oldu, şimdilerde artık sanatçılar, yapımcılar, televizyoncular, STK'lar güçlü ve başarılı kadınların hikayesini ekrana veya perdeye taşıyarak farkındalık yaratmaya destek oluyorlar. Umarım bu tip projeler daha çok artar, daha çok güçlü kadın konuşulur. Zaten biliyoruz ki on yıl sonra bu projelerin yapılmasına gerek kalmayacak çünkü başka boyuta geçen dünyada kadın gücü veya erkek gücü kavramları olmayacak insan gücü konuşulacak. Bu farkındalığı yaratmak emsal olmak yol açmak bize nasip oldu şükürler olsun. Emeği geçen tüm proje paydaşlarımıza, 33 kadın belgeseli Türkiye projemizde yer alan tüm kadınlarımıza ve ailelerine, yanımızda desteğini eksik etmeyen tüm Gazeteci/Yazar Medya Mensubu dostlarımıza, ekibimize ve projemize takdirleriyle destek veren herkese milyonlarca kez teşekkür ederim” dedi. “33 kadın belgeseli Türkiye” projesi Gaziantep etabında yer alan 33 kadının, tüm zorlukları aşarak ben buradayım, varım diyen, mücadele de olabileceğini gösteren kadınlardan bazıları olduğunu sözlerine ekleyen Cavlı şöyle konuştu:  “Öncelikle kimdir kadın toplumda nasıl bilindi, Erinin arkasına saklanan mı ? Sırtından sopa karnından sıpa eksik edilmeyen mi ? Yoksa saçı uzun aklı kısa olan mı, ya da elinin hamuruyla erkek işine karıştırılmayan mı? Hiç biri değildir. Kadın can verendir dokunduğu her yeri güzelleştiren, büyüten, besleyen, giydiren, öğretendir. Üretendir kadın, dönüştürendir. Kadın topraktır hasat verir doğurduğuna da doğurmadığına da, anadır yaşamın ta kendisidir. Kadın özüdür geleceğin ışığı ve  aydınlatıcısıdır. Seçilen 33 kadında sadece tüm zorlukları aşarak ben buradayım varım diyen, mücadele de olabileceğini gösteren kadınlardan bazılarıdır. Burada olması gereken bencilce eleştirip taşlamak değil el ele tutuşup güçlenmektir. Bu projede kadının eğitimli yada eğitimsiz zengin yada fakir ev hanımı yada çalışan olması değil, önemli olan yürekli cesur kadınların anaların, bacıların kendileri gibi cesur çocuklar yetiştirmesi, kimseye muhtaç olmadan kendi ayaklarının üzerinde durabilen bireylerle toplumun daha yüksek refah seviyesine ulaşmasını sağlamaktır. Bitiren değil çoğaltan bir toplum olmaktır. Bu projeyi kişisel hırslarımızın, kıskançlıkların dışında tutup alkışlamak birleşmek desteklemek gerekir. Hadi bizde varız, el ele verirsek daha güçlü var oluruz, sesimizi daha çok kadına duyurur cesaretlendiririz demek varken, polemikler yaratıp köstek olmanın içinde bulunduğumuz zor günlerde bir çok kadına vereceğimiz umut ışıklarını karartıp kendi egolarımızın peşine düşmek çok yanlış ve akıl dışı bir davranıştır. Bu kadar önemli değerli bir varlık olan toplumun temeli olan kadın hakkında  daha çok projelerin yapılmasını sağlamalıyız. Bu projeyle bir çok kadına yol gösterip önündeki taşlara takılmadan yürümesini öğretmeliyiz. 33 kadının hikayesi diğer kadınlarımıza örnek olmalı güç vermelidir. Bu kadınların hikayeleri diğer kadınların hikayelerine önsöz olacaktır. Ancak güzel ülkemize bu şekilde barış huzur ve bereket getirmiş oluruz”

HABERİ SİTEDEN OKU...