Demokrasi Meydanı’nda oturma eylemine devam ederek hak arayışlarını sürdüren Gaziantepspor işçileri bugün direnişlerinin 72. gününü geride bıraktı. Celal Doğan döneminden beridir Gaziantepspor’un emekçisi olduğunu vurgulayan Osman Yıldırım gelinen durumun içler acısı olduğunu ifade ederek, “ 72 gündür burada hak ettiğimiz ancak elde edemediğimiz kazancımızın mücadelesini sürdürüyoruz” dedi.
‘ŞAMPİYON TAKIMLAR KADAR DEĞERİMİZ YOK MU?’
Gazi şehrimizin takımlarının şampiyonluklarını sevinçle karşılayarak destek verdiklerini ifade eden Osman Yıldırım, “Bizlerin de şampiyonluğa yakın zamanlar geçirdiği dönemler oldu. Roma gibi takımlarla oynadık, kupa maçlarına kadar yükselerek Türkiye ve Avrupa’da mücadele ettik. Bizler aslında o gururlu zamanların görünmeyen kahramanlarıyız. 20 yılsonunda çöp poşeti gibi bir kenara bırakıldık. Biz burada otururken şampiyon takımlar buraya geldi kutlamalarını yaptı bizler de destek verdik. Şampiyon oldukları içinde halk adına teşekkür ederiz. Milyonlarca TL şampiyon takımlara yardım yapılıyor bizler ise alacaklı olmamıza rağmen ne bir irtibata geçiyorlar ne de yardımcı olmaya çalışıyorlar. Bizler elde ettiğimiz hakları istiyoruz, bugün şampiyon takımlara 200’er bin TL bir takıma diğer takımlara 100’er bin TL verilirken bizler hakkımızı alamıyoruz. Buradaki mağdur arkadaşlarımızın alacakları kişi başına 50’şer bin TL, bizler bir takım kadar değerli değil miyiz? 20-25 yıl emek veren bir insanın bir takım kadar değeri yok mu?” ifadelerini kullandı.
EYLEMCİYİ, EYLEMCİ SÖNDÜRDÜ!
Demokrasi Meydanı’nda oturma eylemi gerçekleştirdikleri sırada pek çok olaya şahit olduklarını dile getiren Yıldırım, “Bir vatandaş burada kendisini yaktı, insani olarak görevimizi gerçekleştirerek hayatını kurtardık, şehirde herhangi bir yanlış durum olsa Belediye Başkanımız, Valimiz, Emniyet Müdürleri olsun; müdahale eden vatandaşa yardıma gidiyorlar, plaket veriyorlar, makamlarında ağırlıyorlar ancak olaya müdahil olan bizler olduğumuz için yanımıza gelip teşekkür etmelerini bekledik ancak teşekkür bile etmediler. Bizler kendimizi bu sebeplerden dolayı çok kötü ve değersiz hissediyoruz” dedi.
‘MÜCADELESİNE DAYANACAK KALBİ KALMADI’
Bir telefonla Gaziantepspor mağdurlarının, mağduriyetlerini giderebileceklerini çok iyi biliyoruz diyen Yıldırım, Direniş sürecinde Gaziantepspor emekçisi bir kadın arkadaşlarının kalp krizi geçirdiğini söyledi.
72 günlük mücadeleye kalbi dayanamayan Gaziantepspor emekçisi Hatice Mert, kalp krizi geçirdiğini hastaneye gidince anladı.
‘ÇÖZÜM BULUNMAZSA KENDİMİ YAKACAĞIM’
Yıldırım, “ Gaziantepspor mağdurlarımızın hali içler acısı, kalp krizi geçiren ablamız dışında, mağdur olan yaşlılarımız burada haklarını ararken rahatsızlanıyorlar, her an birisine bir şey olacak diye korkuyoruz. Yetkililerin artık bunu duymasını ve bir çare bulmasını istiyoruz. Şunu da belirteyim; eğer birisi ölecekse dünkü arkadaşın kendisini yaktığı gibi kendimi yakacağımı ilan ediyorum”
‘ÇOCUĞUMUZUN HANIMIMIZIN YÜZÜNE BAKAMIYORUZ, UTANIYORUZ’
5 yıldır hak ettikleri tazminatı alma mücadelesi verdiklerini dile getiren Gaziantepspor’un mağdur işçilerinden Mustafa Öztürk, mahkemeyi kazanmalarına ve ödeme emirlerini almalarına rağmen herhangi bir mağduriyetin giderilmediğini, psikolojilerinin alt üst olduğunu söyledi.
Öztürk, “Burada eylem yapan arkadaşlarımızdan evi kira olan, engelli evlatları olan, yaşlı olan, yatalak olan insanlar var. Biz Ramazan Bayramı’nı burada geçirdik, Kurban Bayramı’nı da burada geçirmek istemiyoruz. Mutlu bir bayram geçirmek istiyoruz, evimize gitmeye yüzümüz yok, çocuklarımız bizden bir şey istiyor alamıyoruz. Meclise de gittik, Fuat Oktay bey ile de görüştük bu işin bir çözüme varmasını istiyoruz. Psikolojimiz bozuldu, kaldıramıyoruz. Çocuğumuzun hanımımızın yüzüne bakamıyoruz, utanıyoruz” diyerek isyan etti.
‘GAZİANTEPSPOR ARMASINA ŞEREFLE HİZMET ETTİK’
Kulübün iflas eşiğinden önceki son virajda işten çıkardığı 35 kişilik ekipteki işçilerden kulüp şoförü Halil Yakut, “ Gaziantepspor armasına şerefle hizmet ettik, Gaziantepspor başarılı olduğu zaman Belediye Başkanı, Vali, milletvekilleri, yöneticiler başarılı gösteriliyordu şimdi görmek istemedikleri gibi o zamanlarda bizleri görmek istemiyorlardı, sahayı, stadyumu, temizliği idareyi bizler yapıyorduk. Bizler şehrimize hizmet ederken bizler bununla övünüyorduk” dedi.
‘SADECE BİR İMZALI KÂĞIDA BAKIYOR’
‘Şehir yöneticileri Gaziantepspor’un şeref tribününde oturuyorken önlerine ikramlarını getiren bizlerdik’ diyen Yakut, “ Ödeme emrimiz, icra emrimiz olduğu halde bir muhatap bulamıyoruz! Görmek istemiyorlar, herkes birbirinin üzerine atıyor. Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Gaziantep’e geldiğinde bizzat talimat verdi ancak hala bir şey yapılmış değil. Valimiz Davut Gül’e talimatı sorduk kendisi ise bizlere; ‘Yerden göğe kadar haklısınız fakat yapacak bir şey yok’ diyor. Nasıl yapacak bir şey yok. İşin aslı sadece bir imzalı kâğıda bakıyor! 14 tane milletvekilimiz var, imzalı bir kâğıdı halledecek güçteler ancak aradığımız zaman bir türlü kendilerine ulaşamıyoruz” şeklinde konuştu.
‘EVİMİZDEN HIRSIZ GİBİ ÇIKIYORUZ’
Artık eve gitmeye yüzümüz kalmadı diyen Yakut, “Evden çıkarken hırsız gibi çıkıyoruz, çocuğum benden bir şey ister diye kaçıyorum resmen! Gelip evlerimize baksınlar, durumlarımızı ev yaşantılarımızı görsünler, yatalak olan entübe halde olan arkadaşlarımız ve onların çocukları var, gözleri ile gördükten sonra kendileri vicdanen bize yardım etmek istemezlerse ben de bir şey demeyeceğim çünkü her şey insanın vicdanıyla…” diyerek şehir yöneticilerine seslendi.
TWETT İSYANI
Halil Yakut, “ Sayın Vali bir twett ile Uğur İnşaat mağdurlarının sorunlarını çözdü, bir twett de bizim için atsınlar da sorunumuz çözülsün. İntihar girişiminde bulunan vatandaşı yanmaktan kurtardık ancak kurtaran bizleriz diye teşekkür bile edilmedi başka birileri kurtarmış olsaydı kahraman ilan edilirdi. Ne yazık ki bizlerle muhatap olan bile yok” diye konuştu.