AK Partili Mahir Ünal'ın açıklamalarından satır başları:
(Dezenformasyon yasası) CHP'nin AYM'ye gitmesi demokrasinin bir güzelliği. Recep Tayyip Erdoğan bir şiir okuduğu için cezaevine gönderilirken "Ben devletime küsmem" dedi. Eğer yargıda bir yanlış yapılıyorsa bunu toptancı bir bakış açısıyla yargının tümüne mal etmek yanlıştır. Demokratik meşruiyet içerisinde bütün hukuk yolları açıktır. Bu yasayı konuşurken asıl yasanın getirdiği yani internet medyasının yasal bir zemine oturması, internet medyasının çalışanlarının haklarının korunması, çocukların korunması, haber içeriğinin korunması, yalan haber üretmenin sorumluluğu.. Bunların hiçbirini konuşmuyor arkadaşlarımız, 29. maddeyi konuşuyorlar. Haber verme amacını aşmayan paylaşım suç kapsamında değil.
Dezenformasyon gazetecinin terörist dönüşmesidir. Kanun diyor ki sadece halk arasında endişe, panik ya da korku yaratmak amacıyla, bunun yanı sıra ülkenin iç ve dış güvenliği, kamu düzeniyle ilgili gerçeğe aykırı bilgiyi alenen yayması gerekiyor. Gerçeğe aykırı bir bilgiye kim karar verecek? Biz bunu uzun süre tartıştık. Buna yargının karar vermesi lazım dedik. En son muhalefet nereye geliyor, "Biz yargıya güvenmiyoruz".
Diyelim ki bir kimse yalan bir bilgi paylaştı ancak kişinin kastı bu değil. Şimdi bunun suç teşkil ettiğini nasıl söyleceğiz. Bir kimsenin bir tweeti retweet etmesini nasıl suç unsuru olacak.
Bunun suç unsuru olup olmadığına uygulayıcı karar verecek.