İstanbul
Anadolu Ajansının "Global İletişim Ortağı" olduğu "7. Alemlere Rahmet Uluslararası Kısa Film Festivali", bugün sona eriyor.
Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğünün desteğiyle, Siyer Vakfı ile Fidan Sanat Vakfı tarafından düzenlenen festivalde, "Son Taslak Endüstri Bölümü" kapsamında "Kısa Film Yapmalı Mı Yapmamalı Mı?" konu başlıklı söyleşi yapıldı.
Yapımcı Halil Kardaş ile Kosovalı yapımcı ve yönetmen Valmira Hyseni'nin katılımıyla Akademi Beyoğlu'nda gerçekleştirilen söyleşide, filmlerin yapım aşamalarına nereden başlanması gerektiği ve uluslararası fonlamalar üzerine konular ele alındı.
Yönetmen Ramazan Kılıç'ın moderatörlüğünü üstlendiği söyleşide konuşan Kardaş, sektöre giriş yapanların uzun metrajdan önce kısa film yapmasının kişiye göre değiştiğini belirtti.
Sette kendilerini görmek adına katılımcılara kısa film çekme tavsiyesinde bulunan Kardaş, bu tür filmlerin yokluk içerisinde çekildiğini ve şartlarının zor olduğunu, söz konusu filmlerden alınan ödüllerin de uzun metrajlı filmler için referans niteliği taşıdığını kaydetti.
Bir projeye yapımcı olmadan önce, yönetmenin ödüllerinden çok, o kişide yönetmenlik kumaşının olup olmadığına dikkat ettiğini anlatan Kardaş, "Yönetmenlik kumaşı varsa, insani yönleriyle de tanışmışsam o yönetmenle yola çıkmaktan korkmam. Önemli olan bilgi ve yeteneğe sahip miyiz? Karşılıklı olarak bu konularda birbirimize güven vermemiz gerekiyor. Yani asıl önemli olan doğru insanla yola çıkmak. Ödül kazanmak, para kazanmak benim önceliğim değil." dedi.
"Uzun metraj filme geçmek istiyorsanız, kısa filmden yolunuzun geçmesi gerekir"
Yönetmen Hyseni ise kısa filmin sinemada bir başlangıç olduğunu belirterek, "Yönetmen için çok iyi bir deneyimdir. Uzun metraj filme geçmek istiyorsanız kısa filmden yolunuzun geçmesi gerekir. Uzun metraj film çekmekten çok daha kolay yapılabilir." diye konuştu.
Kısa filmlerin yönetmenler için öneminden de bahseden Hyseni, şunları söyledi:
"Sizin bir uzun metraj projenizi finanse etmek isteyecek kişiler, sizin stilinizi vesaire farklı yanlarınızı kısa filmlerinizden öncelikle görebilirler. Ben daha önce bir yönetmenin yaptığı şeyleri görmeden bir projeye girmem. Senaryo harika da olsa insan olarak kişiyi çok sevmiş de olsam önceki işlerini görmeden bir projeye girmek risk. Çünkü uzun metraj bir film, uzun bir yolculuk. Benim ülkemde biz bir uzun metraj film için 5 yıl harcıyoruz, başından gösterimine kadar. Bu yüzden bir yönetmenle 5 yıl geçirmek için güven olması lazım, paranızı yatırmak adına."
"Hiçbir zaman ilk ve son festival başvurusunu yapmayın"
Hyseni, kısa filmlerde bir satış ajansı ya da dağıtımcı firma ile çalışılmasının önemli olduğunun altını çizerek uluslararası festivallere, kişisel başvurulara kıyasla dağıtıcı şirketlerle ulaşmanın daha kolay olduğunu anlattı.
Kısa film çekenlerin mücadeleci olması gerektiğini dile getiren Hyseni, "Asla pes etmeyin. Her festivalin kendi siyaseti, üslubu var. Nasıl filmler istediklerini biliyorlar ve komisyonları bazı filmleri tercih ederken diğerlerini reddeder. O yüzden denemeye devam edin. Hiçbir zaman ilk ve son festival başvurusunu yapmayın." tavsiyelerinde bulundu.
Valmira Hyseni ile Halil Kardaş, söyleşi sonunda genç sinemacıların sorularını da yanıtladı.