Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, Dinamo Kiev maçında yapılan tezahüratın ardından yapılan yorumlarla ilgili, “Fenerbahçe’yi savaş sempatizanı olarak göstermeye çalışanlara Fenerbahçe ağır gelir” dedi. Başkan Koç, konuyla ilgili Ukrayna’dan özür dilemeyeceklerini belirtti.
Fenerbahçe Spor Kulübü Yüksek Divan Kurulu Toplantısı’nda sarı-lacivertli kulübün başkanı Ali Koç açıklamalarda bulundu. Başkan Koç, Ülker Stadı’nın önüne dikilen Atatürk heykeli ile ilgili konuşarak, “Atatürk heykelinin yanına başka bir heykeli uygun bulmam. Ancak Alex, Can Bartu ve Lefter Küçükandonyadis heykelini stada daha yakın bir yere almayı düşündük. Onu tekrar gözden geçirelim” şeklinde konuştu. “Ukrayna’dan özür dilemeyeceğiz”
UEFA Şampiyonlar Ligi 2. Eleme Turu rövanşında karşılaştıkları Dinamo Kiev müsabakasında taraftarların yaptığı tezahürata değinen Başkan Koç, "Ukrayna’dan Özür dilemeyeceğiz. Dış İşler Sözcüsü ve Büyükelçi’nin bizden özür dilemesi lazım. Herhalde medyadan ve her şeye maydanoz olan rakip takımların sosyal medyadaki paylaşımlarından etkilendiniz. Fenerbahçe’ye hakaret edemezsiniz” ifadelerini kullandı. “Transferde geç kalmadık”
Ali Koç, transferde geç kalmadıklarını dile getirerek, “Biz son 4 senede transferi bu kadar erken yaptığımız olmamıştı. Geç kalındığına katılmıyorum. İmkanlar sınırlı olduğu zaman istediğin zamanda yapamıyorsunuz. Bu sene elimiz finansal fair-playden dolayı bir nebze daha rahat. Harcama limitleri var. O rahatlık çerçevesinde Haziran ve Temmuz aylarında transfer yapabildik. ‘Yönetim transfer yapmasın’ ‘Hoca transfer yapsın’, ‘Neden hoca transfer yapıyor, yönetim yapsın’ Ağzımızla kuş tutsak bile eleştirileceğiz. Bence doğru yoldayız” değerlendirmesini yaptı. “Bir camia var ki her şeye maydanoz oluyor”
Ali Koç, her kulübe karşı olumlu yaklaştığını vurgulayarak, “Ben de bu nefretin ayrıştırmanın spordan kaynaklı olmaması için rakiplerimize hep olumlu baktım. Kulüpler Birliği’nde hep yapıcı oldum. Sadece Fenerbahçe değil büyük resmi görerek zaman zaman rakiplerin sıkıntılarını giderecek konularda destek oldum ama bir camia var ki yönetimi başkanı, sporcusu kim olursa olsun hiçbir şekilde bizim tarafa dokunmaktan kaçınmıyor. Her konumuza maydanoz oluyor. Biz ayrıştırmayı değil birleştirmeye çalışıyoruz” şeklinde konuştu. “Kaleci, sol bek ve santrfor transferlerimiz kaldı”
Transferde 3 mevkide eksik olduklarını dile getiren Ali Koç, “Değişik bir hocamız var. Her sabah 07.00’de Samandıra’da her saniye tamamen işine odaklanmış vaziyette; futbolculardan aldığım geri bildirim. Yıllardır Samandıra’da çalışanlardan aldığım geri bildirim; diyorlar ki bu adam farklı. Getirebileceğimiz en iyi hocayı getirdiğimizi düşünüyorum. Kendisi geldiğinde çok kapsamlı raporla geldi. O rapor bize sunulana kadar bilgi alışverişinden mevcut oyunculardan nasıl bir şey geleceğini tahmin ediyorduk. Her pozisyona 5 alternatifli sunum yaptı. Kulübün mevcut ekonomisi göz önünde bulundurularak yapıldı. Onun verdiği direktifler doğrultusunda transfer yaptık. 3 tane yerimiz kaldı. Kaleci, sol bek ve santrfor. Bir de kadroyu boşatma adımlarımız olacak” değerlendirmesini yaptı. “Kim Min-jae kafasına koyduğu planı uyguladı ve gitti”
Güney Koreli futbolcu Kim Min-jae’nin ayrılış sürecini anlatan Ali Koç, “Kim Min-jae bize geldiğinde Fenerbahçe’ye 1 sene için gelmek istediğini sonra Fransa oradan da Premier Lig’e gitme hayalini söylemişti. 11 gün çıkış maddesini müzakere ettik. Daha önceki kulübü Premier Lig’den teklif gelmesine rağmen vermediği için bizimle yaptığı en büyük pazarlık çıkış maddesiyle ilgiliydi. Kafasına koyduğu planı uyguladı ve gitti. Özel bir oyuncu ve karakter. Sahada her şeyini verdiğini gördünüz. İşine olan saygısı örnek. Onun ayrılma kararı maddi açıdan katkı sağlasa da planlarımızı bozdu. 2 stoper aldık. İkisi hocamızın talebi doğrultusunda Santos’ta beraber oynadılar. Biri Flamengo’ya biri de Marsilya’ya gitti. İnşallah aynı başarıyı burada da gösterirler” diye konuştu. “Mesut’u geçmişi için getirmedik”
Fenerbahçe’de bekleneni veremeyen ve Başakşehir’e transfer olan Mesut Özil hakkında da konuşan Ali Koç, “Mesut Özil ile yollarımızı ayırdık. İstenmeyen bir durumdu. Ne büyük hayallerle geldi. Futbol dinamik bir dünya. Bazen hesaplarımız gerçekleşmeyebiliyor. Pereira zamanında oynadı oynamadı sakatlık geçirdi. İsmail hoca geldi yine sıkıntı yaşadık. Sonuç olarak istediğimizi yapamadık. Dünya tarihinde Türk olup bu kadar büyük başarı sağlamış Türk kimliğin iyi taşımış iyi bir Fenerbahçeli kıymetli bir isim. Transferi çok heyecan oluşturdu ama olmadı. Oturduk konuştuk belli yerde mutabık kaldık. Başakşehir’in yolunu tuttu. İnşallah orda başarılı olur. Kendisine teşekkür ediyorum. Bazı kanallarda ‘hocalarla problemi yok Ali Koç ile şahsi problemi var’ deniyor. Mesut varsa oynar diye bir dünya yok. Hocaların istediğini yerine getiren oyuncular oynar. Geçmişi için Mesut’u getirmedik. Olmadı tutmadı. Canı sağ olsun. Allah yolunu açık etsin” açıklamasını yaptı. “Gustavo keşke şampiyonluk yaşasaydı”
Takımdan ayrılan Brezilyalı futbolcu Luiz Gustavo’nun küçük bir maliyetle ayrıldığını belirten Başkan Koç, “Gustavo benim için son derece örnek bir oyuncu. İlk 2 senesi çok iyiydi. Keşke bizde şampiyonluk yaşasaydı. Son sene maaşı yüksekti ama ilk 2 sene maaşı alabileceğinden daha düşüktü. Son 2 yıla maaş artışları koyduk. Bugün olduğu gibi finansal fair-play sıkıntısından çıkacağımızı düşünerek. Kendisi de anlayışla karşıladı Bizden küçük bir maliyetle ayrıldı” ifadelerini kullandı. “Her şey plan çerçevesinde ilerliyor”
Yeni sezon yapılanması kapsamında 7-8 oyuncunun takımdan ayrılacağını ve 3 yeni oyuncunun da takıma dahil olacağının altını çizen Ali Koç, “Kadromuzun yabancı sayısı şişkin. 7-8 kişi ayrılacak. 3 kişi daha gelecek. Kadroda tutmak istediğimiz oyuncular var. Birkaç isme büyük ilgi var. Ekonomik açıdan geri çevrilemeyecek olanlar var. Sportif açıdan kesinlikle bırakılmaması gereken bir durum var. Biz hiçbir kararı kendi başımıza vermiyoruz. Hiç olmadığı kadar hocamızın direktiflerine uymaya çalışıyoruz. Yapılanmamıza erken ve iyi başladık. 3 eksik var. Endişe edecek hiçbir şey yok. Her şey plan çerçevesinde ilerliyor” şeklinde konuştu. “Kaosa müsait bir camia olduk”
Özellikle genç taraftarlara seslenen Başkan Koç, şu ifadelere yer verdi:
“Biz bir transferi yapınca yok hile var, yok o var yok bu var. Bir futbolcuyu öve öve bitiremiyorlar. Fenerbahçe konuya girince kötü oyuncu. Her konuya maydanoz olan rakibimiz bu konuya da maydanoz oluyor. Bizi usulsüzlükle suçluyorlar. Biz buradaysak içiniz rahat olsun. Fenerbahçe ismine leke getirecek hiçbir şey yapmayız ama genç taraftarlımıza söylüyorum. Çok çabuk sazan oluyorsunuz, galeyana geliyorsunuz. Hocayı tartışmaya başladılar şu an. Uyanık olun satır arası okuyun dedim ama görüyorum ki kaosa gitmeye müsait bir camia olduk. Bu konuda gençlere kendilerini sorgulamalarını istiyorum.” “Kimse Dinamo Kiev’e eleneceğimizi beklemiyordu”
UEFA Şampiyonlar Ligi 2. Eleme Turu’ndaki Dinamo Kiev eşleşmesini değerlendiren Ali Koç, “Oynadığımız futbol yaptığımız baskı ile ilk maç bariz üstünlük sağladık. ‘Bu sene iyi olacak’ dedirtti. Buraya geldik. 57 dakika top göstermedik. Kalemize fırsat oluşturmayı bırak orta sahayı geçemiyorlardı. Golümüz verilmedi. Kartlarda durumu görüyorsunuz. Karşı taraf zaten stratejisini faul ile yapmış. Penaltı kaçırdık ve o gün o tribünde olan hiç kimse eleneceğimizi beklemiyordu. Oynadığımız futbol müthiş heyecan vericiydi. Keşke kötü oynasaydık elenmeseydik. Bu sene muhteşem olacak diye inanıyorum” şeklinde görüş belirtti. “Fenerbahçe kimliğinden uzak bir tezahürattı”
Dinamo Kiev maçında sarı-lacivertli taraftarların yaptığı tezahürata değinen Ali Koç, “2 gündür bu haksızlığa, çifte standarda hatta bu hakarete kafa yoruyorum. 20 saniyelik bir olaydan bahsediyoruz. Maç 120 dakika. İkinci golü yedik bir şey olmadı. Elendik böyle bir şey olmadı. 1. golde oldu. Bana göre yakışıksız bir tezahürattı. Gereksiz bir tezahürattı. Fenerbahçe kimliğinden uzak bir tezahürattı ama ne yapmamız gerekiyor. İnsanların ağzına fermuar mı kapatacağız. Niye oldu o tepki? Maçtan önce Türkiye’de bir takımda eskiden oynayan bir kalecinin maçtan önce eski kulübünün sembolünün işaretini yaparak germeye başladı. Gol geldi tam bizim önümüzde aynı oyuncu yedek kulübesinden fırlayarak öyle hareketler yaptı ki Aldığımız görüntülerde bariz bir tahrik var. Hatta Lucescu yanına çağırdı ve oyuncuya bağırıp çağırdı. Lucescu tezahüratı protesto etmek için toplantıya katılmadı” değerlendirmesini yaptı. “Fenerbahçe’yi savaş sempatizanı olarak göstermeye çalışanlara Fenerbahçe ağır gelir”
Başkan Ali Koç, sarı-lacivertli kulübün savaşa karşı olduğunu söyleyerek, şu ifadelere yer verdi:
“Bir anlık öfke ile bile olsa. Tahriklere rağmen bu tezahüratın yapılmasını uygunsuz gereksiz buluyorum ama 115 yıllık şanlı tarihi ile büyük Fenerbahçe camiasını bir kısım taraftarın anlık öfkesiyle haklı tepkisi haksız söylemiyle tamamen karşısındaki rakibi incitmek için 20 saniyelik tezahüratı siyasi kimliğe oturtmak isteyenleri de kınıyorum. Kimsenin bunu yapmaya hakkı olduğunu düşünmüyorum. Türkiye’nin de Fenerbahçe’nin de bu savaşla ilgili duruşu nettir. Biz kimsenin yanında değiliz. Savaşa karşıyız insanlığın yanındayız. Bizde Rus sporcu da var, Ukraynalı sporcu da var. Fenerbahçe’yi savaş sempatizanı olarak göstermeye çalışarak siyasi vuruşa dem vurmaya çalışanlara Fenerbahçe ağır gelir. Bunu kafanıza yazın. Kimse Rusya’nın işgaline ses çıkarmamışken ilk tepkiyi veren Fenerbahçe’dir. Bununla beraber bizi Shaktar Donetsk’e sorun. Ukrayna yaralarını biraz sarmak için olsun geliri Ukrayna ya verilen bir maç yaptık. Shaktar’ı biz ağırladık. Kaldıkları sürenin yarısını TFF tesislerinde geçirdiler diğer yarısını bizim karşıladığımız maliyetlerle İstanbul’da geçirdiler. Güzel de bir maç oldu. Hal böyleyken 20 saniye tezahüratı organize işmiş gibi lekelemeye çalışanları şiddetle reddediyorum. Ukrayna’nın Dış İşleri Sözcüsü’nü kınıyorum. Büyükelçi yönetim kurulu ile temasa geçmiştir. ‘Bu konuyu çok da kafanıza takmayın’ demiştir.” “Tezahüratta ismi geçen kişiye küfür etseydik madalya mı verecektiniz”
Ali Koç, UEFA’nın çifte standart uyguladığına dikkat çekerek, açıklamasını şu ifadelerle tamamladı:
“UEFA çifte standart uygulamamalı. Spor ile siyaset iç içe girmemeli. Spor tarih boyunca barış için kullanılmıştır. Burada da spor savaşın dışında tutulmalıydı. Bu ithamlara maruz kalmış bir kulüp başkanı olarak, UEFA mı karar verecek tribünlerde ne tezahürat yapılacağına. Orada yapılan tezahüratta ismi geçen kişiye küfür etsek madalya mı verecektiniz. Ne işi var bununla bunu karıştırıyorsunuz. 7 Ekim 2007 Şırnak’ta terör saldırısı sebebiyle milli takım siyah bant takmak istedi ve UEFA izin vermedi. Biliyorsunuz asker selamı vardı. Başakşehir’de üstümüze çöktüler. Bir sürü mücadele sonunda iş nerelere getirildi. Para cezasıyla konu kapatıldı. Aynı konuyla ilgili Şampiyonlar Ligi’nde Atletico Madrid - Juventus maçında Merih’in yanına koşarak Dybala geldi ve asker selamı yaptı. Siz kendinizi siyasete sokmayın. Sokarsanız 1995 yılında Srebrenitsa’da 8 bin genç yetişkin Müslüman erkek katledildi. O zaman bir şey yaptınız mı sportif anlamda. Biz Fenerbahçe olarak son derece rahatsızız. Bize hakaret olduğunuz düşünüyoruz. Bu talihsiz savaşta taraf değiliz. İki ülkeden de sporcuya sahibiz. Bizi değerlendirirken böyle değerlendirin UEFA yetkilileri.”