Türkiye'nin Hannover Başkonsolosu Gül Özge Kaya, Abdulkadir Sargın'ın (71) cenazesinin yanlışlıkla yakılması konusunda yetkililerden açıklama beklediklerini söyledi.
Kaya, AA muhabirine yaptığı açıklamada, rahmetli Sargın'ın durumunu öğrendikten sonra ailenin Başkonsolosluğa ve Dışişleri Bakanlığına ulaştığını anlattı.
Hemen en üst düzeyde eyalet makamlarıyla temasa geçtiklerini belirten Kaya, "Kendilerine konunun takipçisi olduğumuzu, Dışişleri Bakanlığımızın da en üst düzeyde konuyu takip ettiğini ve açıklama getirmelerini beklediğimizi ilettik." dedi.
Kaya, bu tür bir olayın gerçekleşmesinin çok vahim olduğunu dile getirerek, İslamiyet'te cenazenin yakılarak defnedilmesinin mümkün olmadığını ve bunun Türk toplumunda endişelere yol açtığını ifade etti.
Vatandaşların kendilerine endişelerini anlattıklarını belirten Kaya, şunları aktardı:
"Her yeni bir vaka bu endişeleri pekiştiriyor. Vatandaşlarımızın bu tür yanlış olayların, karışıklıkların bir daha meydana gelmeyeceği konusunda emin olmaya ihtiyaçları var. Bu bir korkuya yol açıyor. Bu korkuların giderilmesi için de ilgili kurumlarda, hastanelerde, cenaze evlerinde personelin gerekli hassasiyeti taşıyor ve gerekli bilgilere sahip olması gerekiyor. Bu konuda da üst düzey yönlendirme gerekiyor. Ancak bu şekilde bu elim vakalar önlenebilir."
Türk toplumunun endişelerinin giderilmesi için öncelikle bu olayın açıklığa kavuşturulması gerektiğini vurgulayan Kaya, şöyle devam etti:
"Neden olmuş, nerede eksiklik olmuş, ne atlanmış, gerekli takibatın yapılması bundan sonra da bu olayların engellenmesi için gerekli bilgilerin ve hassasiyetin taşınması kurumlarda ve personel nezdinde bunun sağlanması gerekiyor. Biz Başkonsolosluk olarak Bakanlığımızın riyasetinde bunu takip etmeye devam edeceğiz. Alman makamlarıyla irtibat halinde olmaya devam edeceğiz. Ailenin hukuki süreci başlatmak istediğini öğrendik. Başkonsolosluk ve Dışişleri Bakanlığımız gerekli desteği verecek."
Türk toplumundan tepkiler
Hannover'de yaşayan iş insanı Serdar Demirbay, olayı duyduklarında büyük bir endişeye kapıldıklarını ifade ederek, "Acaba bir daha yine böyle elim vakalar olur mu açıkçası bundan da endişeleniyoruz. Gerek iş insanlarımız gerek STK'ler olarak konuyu takip ediyoruz." diye konuştu.
Cenazenin kontrol edilmeden aileye verilmesinin birçok soru işareti oluşturduğunu anlatan Demirbay, bunların ortadan kaldırılması için gerekli makamlardan açıklama beklediklerini söyledi.
Elim hadisenin Türk toplumunda adeta bir infiale yol açtığına dikkati çeken Demirbay, "Aile iki kez kahroldu. Burada kendimizden korkar olduk. Burada vefat olayı olduğunda çoluk çocuğumuz gelecekte ne tür sıkıntılar yaşayacak bunlardan derin korku duyar olduk." ifadelerini kullandı.
Demirbay ayrıca Almanya'daki sağlık sisteminin kötüleştiğini dile getirerek, şunları anlattı:
"Doktora gidiyorsunuz saatlerce bekliyorsunuz. Çalışanımın böbreğinde taş vardı, 3 saat acil serviste kıvrandı, 3 saat sonra baktılar, bir serum verip gönderdiler. Hala acı çekiyor, ağrı kesici kullanıyor. Ameliyat yapacağız diyorlar ama ne zaman ne yapacakları henüz belli değil. Sağlık sistemi gittikçe kötüleşiyor. Biz de bu ülkenin fertleriyiz."
Aşağı Saksonya Şura Derneği Başkanı Recep Bilgen, yaptığı yazılı açıklamada, MHH Hastanesi'ndeki sorumluları, tamamen gerçeklere dayalı şekilde hatalarını kabul etmeye ve ilgili ailelerden içtenlikle özür dilemeye çağırdı.
UID Aşağı Saksonya Başkanı İlhami Oğuz, yaşanan olayın kendileri derinden üzdüğünü ve şok etkisi yarattığını söyledi.
Oğuz, "Böyle bir olay, böyle kalkınmış bir ülkede nasıl olur? Üzüntü verici. Vatandaşlarımızdan ciddi tepkiler var. Bundan sonra böyle bir şey olmaması için ilgili kurumlarla konuşup önlem alınması gerekiyor." diye konuştu.
Bir cümlelik açıklama
Cenazelerin karıştırıldığı Adli Tıp Kurumunu da içinde barındıran MHH Hastanesinden ise konuya ilişkin sadece bir cümlelik açıklama yapıldı.
Açıklamada, "MHH bu karışıklıktan derin üzüntü duymakta ve yakınlarına başsağlığı dilemektedir." denildi.
MHH Hastanesinden sorumlu Eyalet Bilim Bakanı Falko Mohrs'un elim hadisenin soruşturulması talimatı verdiği ve Başkonsolos Özge Kaya ile temasa geçtiği öğrenildi.
Olay
MHH Hastanesinde 14 Aralık'ta vefat eden Abdulkadir Sargın'ın naaşı, 5 Aralık'ta vefat eden 81 yaşındaki bir Alman'ın cenazesi ile yanlışlıkla karıştırıldı.
Alman aile cenazelerinin yakılması için krematoryuma götürülmesini istedi. Ancak krematoryuma Alman kişinin naaşı yerine Abdulkadir Sargın'ın cenazesi götürüldü ve yakıldı.
Alman aile daha sonra Abdulkadir Sargın'ın bir vazo içerisindeki küllerini kendi cenazeleri zannederek törenle defnetti.
Abdulkadir Sargın'ın cenazesini almaya giden ve İslami usüllere göre defin hazırlığı yapan çocukları ise gasilhanede yıkanmak üzere bekleyen cenazenin babalarına ait olmadığını tespit etti.
Babalarının cenazesinin nerede olduğunu araştıran aile, hastane yetkililerinin cevabıyla sarsıldı.
Sargın ailesi hukuki süreç başlattı.