?>

“Aşırı tuz tüketimi kalp damar sağlığını riske atıyor”

Nefroloji uzmanı doç. Dr. Süleyman köz

Sağlık - 11 ay önce

Nefroloji Uzmanı Doç. Dr. Süleyman Köz, “Aşırı tuz kullanımının birçok sağlık riskini artırdığı biliniyor. Bunlar arasında kan basıncı yüksekliği (hipertansiyon) ve kalp-damar hastalıklarını (kalp yetmezliği, felç ve bacak damarlarında tıkanma gibi) başta saymak gerekir” dedi.

Tuz, yemeklerin ve sofralarımızın olmazsa olmazlarından biri olarak kabul edilir. Ancak tuzun fazla kullanılması, kan basıncının yükselmesi ve kalp-damar hastalıkları (kalp yetmezliği, felç ve bacak damarlarında tıkanma) gibi çeşitli sağlık problemlerine yol açabiliyor. VM Medical Park Pendik Hastanesi Nefroloji Uzmanı Doç. Dr. Süleyman Köz, tuz tüketimi hakkında bilgiler verdi.

“Su ve sodyum dengesi hastalık durumunda bozulur”

Sofra tuzunun sodyum ve klorürün kimyasal etkileşimi sonucu meydana gelen bir madde olduğunu aktaran Doç. Dr. Köz, “Suya konulduğu zaman sodyum ve klor iyonlarına ayrışır. Sodyum ve klor hücre için, canlılık için, hayat için vazgeçilmez besin öğeleridir. Sodyum ve klor olmadan mevcut hücre yapılarının olması mümkün olmazdı. Sodyumun rol aldığı sadece birkaç olayı hatırlatmak bile durumu kavramamız için yeterlidir. Hücrelerin hacminin düzenlenmesi, sinirlerimizin sinyal üretmesi ve kaslarımızın kasılması, kalbimizin düzenli çalışması hep sodyum ve klorla ilişkilidir. Sodyumun (ve klorun) belli bir dengede olması biyolojik sistemlerin fonksiyonları için hayati önemdedir; bu hassas dengeyi tutturmak için birçok fizyolojik mekanizma gelişmiştir. İnsan vücudunda su ve sodyum arasında neredeyse sabit bir denge vardır; bu denge sadece hastalık durumunda bozulur” diye konuştu.

“Bütün ülkelerde tuz tüketimi aşırı düzeyde”

Günümüzde tuza erişmenin kolay sayıldığını dile getiren Doç. Dr. Köz, “Genelde bazı ülkelerde çeşitli gıda kıtlıkları olur da, tuz kıtlığıyla ilgili bir haber duymayız. Ancak tarihi kayıtlar, eski çağlarda tuza erişimin o kadar kolay olmadığını gösteriyor. Tuz bolluğu olmadan, yeryüzünde bu kadar gıdayı bu kadar devasa bir nüfusa ulaştırmak mümkün görünmüyor. Tuz bir numaralı gıda koruyucu madde olarak kullanılıyor. Dünya Sağlık Örgütü’nün açıklamalarına göre, zengin ülkelerde vücuda alınan tuzun büyük çoğunluğu hazır gıdalardan, düşük ve orta gelirli ülkelerde ise pişirme sırasında veya sofrada eklenen tuzdan gelmektedir. Dünya Sağlık Örgütü ve birçok tıbbi kuruluş, günde, 5 gramdan az tuz (yaklaşık 2 gram soydum) tüketmemizi tavsiye etmektedir ve hemen hemen bütün ülkelerde tuz tüketimi aşırı düzeydedir” şeklinde konuştu.

“Birçok sağlık riskini artırdığı biliniyor”

Aşırı tuz kullanımının birçok sağlık riskini arttırdığının bilindiğini kaydeden Doç. Dr. Köz, “Bunlar arasında kan basıncı yüksekliği (hipertansiyon) ve kalp-damar hastalıklarını (kalp yetmezliği, felç ve bacak damarlarında tıkanma gibi) başta saymak gerekir. Bunun dışında, aşırı tuz içeren beslenme tarzının obezite, osteoporoz, böbrek hastalıkları, mide kanseri (gastrik kanser) ve menier hastalığı ile ilişkili olduğu bildirilmiştir. Aşırı tuz tüketimiyle ilgili birkaç pratik konuya değinmek istiyoruz. Bunlarda birincisi vücudunda ödem (vücutta aşırı sıvı birikimi) olanlarla ilgilidir. Bu insanlar tuz ve su alımlarını azalttığında pratik faydasını kısa sürede görürler. Tansiyonu yüksek olanların tansiyonu düşmeye başlar, nefes darlığı olanların nefesi rahatlamaya başlar. Ayak ve bacaklardaki şişlik azalmaya başlar ve her yönden bir rahatlama gözlenir” ifadelerini kullandı.

“Böbrek taşlarının büyümesine neden olabilir”

Aşırı tuz alımının, böbrek taşlarının oluşumunu artırdığına da dikkat çeken Doç. Dr. Köz, “Var olan taşların da büyümesine neden olur. Bundan dolayı böbrek taşı düşürmüş olanlar da düşük tuzlu beslenmeye dikkat etmelidir. Ayrıca aşırı tuz tüketimi, protein kaçağı olan kişilere verdiğimiz bazı ilaçların etkinliğinin azalmasına neden olabilmektedir” ifadelerine yer verdi.

Bazı ilaçları kullananlarda hiponatremiye dikkat edilmesi gerektiğini vurgulayan Doç. Dr. Köz, sözlerini şu cümlelerle tamamladı; “Kanda sodyum konsantrasyonu düşmesi (yani hiponatremi) de özellikle yaşlılarda sık karşılaştığımız bir sorundur. Hiponatremisi olan kişilerde de önemli sağlık sorunları görüyoruz. Bu yüzden tuz kısıtlaması yapılan kişiler, özellikle bazı anti-hipertansif ilaçları ve nörolojik ilaçları kullananlarda uyanık olunmalıdır.”

Haftanın Öne Çıkanları

İyi parti Gaziantep il Başkanı O isim oldu

2023-12-08 21:57 - Siyaset

Kayacık Barajı'nda toplu balık ölümü endişe yarattı

2023-12-08 18:38 - Gündem

Çapraz ateşe tutulan genç hayatını kaybetti

2023-12-12 13:43 - Asayiş

Gaziantep’te hangi mahalllere su verilemeyecek.

2023-12-11 10:49 - Elektrik ve Su

Gaziantep'te cinayet! Arkadaşı tarafından iş yeri önünde bıçaklandı

2023-12-08 16:00 - Asayiş

Gaziantep’te yağış nedeniyle köprülü kavşakta 5 araç sular altında kaldı

2023-12-09 00:42 - Gündem

Gaziantep’te hekime yumruklu saldırı

2023-12-12 16:05 - Asayiş

Beşler Grup’un yılsonu ihracat hedefi 200 milyon $

2023-12-13 14:56 - Ekonomi

Gaziantep'te üzen vefat

2023-12-09 13:59 - Gündem

Gece yarısı Gaziantep'te korkutan deprem! Çevre illerden de hissedildi

2023-12-13 03:54 - Gündem

İlgili Haberler

Normal Doğum Eylem Planı Toplantısı gerçekleştirildi

21:26 - Sağlık

Gaziantep'te bugün hangi eczaneler nöbetçi? (26.11.2024)

17:41 - Sağlık

Mersin’de dikişsiz ’aort kapak’ ameliyatı gerçekleştirildi

16:02 - Sağlık

Vatandaşlara akılcı ilaç kullanımı anlatıldı

15:33 - Sağlık

Yatak yaralarına dikkat çekmek için etkinlik düzenlendi

15:21 - Sağlık

Günün Manşetleri

Kaymakam Mehmet Soylu, Depremzedelere Umut Olmaya Devam Ediyor

21:41 - Gündem

Milletvekili Ali Şahin Kanada’da Okuyan Türk Öğrencilerle Bir Araya Geldi

21:36 - Eğitim

Gaziantepli İskenderun Emniyet Müdürü Nevzat Güneş’e önemli ziyaret.

21:28 - Siyaset

Gaziantep’te Bir Kadın Asılı Halde Bulundu

21:16 - Asayiş

Kilis’te takla atan otomobilde can pazarı: 5 yaralı

19:53 - Asayiş