Bayrampaşa belediye Başkanı Atila Aydıner, Haber7 Genel Yayın Yönetmeni Osman Ateşli’nin sorularını cevapladı.
Deprem bölgesine konteyner kent kurduklarını aktaran Aydıner, şunları söyledi:
“Mevla'm bir daha böyle bir depremi ülkemize göstermesin. Yurt dışından gelen kurtarma ekipleri bile böyle bir deprem karşısında şoke oldular. Bizim milletimiz hakikaten merhametli duygulara sahip. Böyle bir olay karşısında maddi manevi neyi varsa o bölgeye gönderilmek üzere bize gönderdiler. İlk günde bizim kurtarma ekibimiz Bayrak kurtarma ekibimizi acilen bölgeye gönderdik. Orada Vali beyin talimatlarıyla kurtarma çalışmalarına başladı ekibimiz. 3 yaşındaki bir çocuk çıkarılırken ben de oradaydım. O çocuğun oradan çıkarıldığı an duyulan heyecan insanı mutlu ediyor. Zorlu şartlar altında o enkazlardan çıkarılıyor ve zor bir iş. İğneyle kuyu kazıyormuşsunuz gibi. Beş tane yavrumuzu enkazdan çıkardık. Gelen tüm yardım malzemelerini tırlarla beraber deprem bölgesine akın akın gönderdik. Sıcak yemek dağıttık.
"DEPREM BÖLGESİNE 380 TANE KONTEYNER GÖNDERECEĞİZ"
Bayrampaşa Belediyesi olarak bütün ağırlığımızla oradaydık. Daha sonra hemen alelacele on beş kişilik bir ekip, çöp aracı ve 100’e yakın konteyner gönderdik. Ekiplerimizle birlikte orada hala çalışmalarımız devam ediyor. AFAD ile görüşme yaptık. Bize, 'Bir konteyner kent yapın’ dediler. Tamam dedik. Bize bir alan tahsis ettiler. Altyapısını bitirdik. Elektrik enerjisi geldi. Suyu bağlandı. Bayrampaşa Belediyesi olarak ilk etapta 380 konteyner üreteceğiz. Tahmin ediyorum Nisan’ın 15-20’si arasında 150-200 konteyner oraya getirmiş olacağız. Konteyner kente Karagöz-Hacivat ekibi de gönderdik. Bu ekibimiz konteyner ve çadır kentlerde çocuklara Karagöz-Hacivat oyunları oynatıyoruz. Bayrampaşa olarak bütün ağırlığımızla deprem bölgesindeyiz."
"BAYRAMPAŞA'DA 15 BİN BİNANIN YENİLENMESİ GEREKİYOR"
Olası Marmara depreminin gündeme geldiğini hatırlatan Aydıner, ilçede kentsel dönüşüm çalışmalarına hız verilmesi gerektiğini belirterek şunları söyledi:
“Bu depremin hemen arkasından dikkat ederseniz açık oturumlarda hep ‘Marmara Depremi’ dediler. Dolayısıyla İstanbul Halkı bir tedirginlik içerisinde girmeye başladı. Biz de bunun üzerine olası bir depremde ne yapabiliriz diyerek hemen harekete geçtik.
İlk etapta ben buradan çağrıda bulunuyorum, Bayrampaşa’da 20 bin 250 tane binamız var. Bu binalarımızın 6 bin 250 tanesi 1999 depreminden sonra yenilendi. 15 bin tane binamızın yenilenmesi lazım.Binalarınızın depreme dayanıklı olup olmadığını tespiti için mutlaka yapı denetim şirketlerine müracaat etmeniz gerekiyor. Etmiyorsanız bize gelin, sizin adınıza biz edelim. Ki şu anda biz bunu başlattık. Şu anda 50 tane binayla ilgili bir ihale yaptım ben. Başlamak zorundayız. Çünkü benim vatandaşımın canı değerli. Canları kurtulan şükrediyorlar. Böyle bir depreme mahzar olmadan binalarımızı yenileyelim, buradan çağrı yapıyorum vatandaşlarıma. Örneğin cezaevinin olduğu bölge. Cezaevi konutları. Üç buçuk adayı alıp o bölgeye taşıdık. İnsanlar bize ‘Allah razı olsun’, ‘Çürük evlerden kurtardınız bizleri’ diyorlar. Herkes mutlu. 3 bin 500 araçlık otoparkları var."
"BOŞALTILAN YERLER İÇİN BİR AN ÖNCE YENİ PROJE LAZIM"
Aydıner, "Boşaltılan yerlerdeki binalar yenileniyor mu?" sorusu üzerine şu bilgileri verdi:
“Yapılmış olan projeler ne oldu? Onlar hala bugün İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılıyor mu yapılmıyor mu? diye. Biraz önce sizinle karşılıklı konuştuğumuzda yapılmıyor dedim ben size. Biz üç etaplı bir dönüşüm yaptık Bayrampaşa’da. İsmetpaşa Mahallesi’ni birinci etap boşalttık. Ancak boşaltılan bütün binaların tamamı duruyor. Oraya yeni bir plan yapması lazım. Oraya ne yapmak istiyor? Çünkü orada bir Tuna Caddesi var. O Tuna Caddesi’nin mevcut halinin devam ettirilmesi lazım. Yıkın boşaltılmış olan bütün binaları, kaldırın hafriyatı, alanı bir düzleyin ondan sonra bize bir proje getirin ve ilçe belediyesiyle büyükşehir otursun ve buraya hangi projenin yapılması gerekir konuşulsun biz de size yardımcı olalım, önünüzü açalım. Bir an önce o binaların yıkılması lazım ve dolayısıyla da oraya yeni bir proje yapılması lazım.
İBB'YE ÇAĞRI: GELİN BU PROJELERİ YAPIN
İBB kaynaklı aksayan veya yapılmayan başka projeleriniz var mı?
“Garajlarımızın olduğu yerde biz ısrarla bir yer yaptık. Rahmetli Kadir Topbaş abi zamanında planladığımız ve projelendirdiğimiz bir alan vardı. Atölye garajları o alana taşıyacaktık. Yüzde 85’i bitti. Ve 4 yıldır bunlar (İBB) buraya hiç dokunmadılar. Biz dedik ki ‘Burayı bir an önce yapın bize verin’ çünkü atölye garajları ve makine akşamlarımı o bölgeye taşıyacağım. Boşaltılan bölgeye de bilim merkezi, bilim parkı yapacağım. O mahallenin bana ihtiyacı var. Ama halen bir şey yapamadık. İkincisi yine aynı şekilde üstü çocuk parkı, altı da otopark olan 300 araçlık çok güzel bir proje yaptık. Emin olun 4 yıldan beri hiç dokunulmadı. Ağaçlar ve otlar bitmiş orası o şekilde duruyor. Yapılamadı. Yine aynı şekilde Yıldırım Beyazıt Parkı projemizi yaptık. Altı otopark, üstü park olacak projemiz hâlâ duruyor. Bu ve buna bağlı bir sürü projelerimiz olduğu yerde duruyor. Ben buradan onlara yine sesleniyorum gelin bu projeleri yapın. Bunlar milli servet.”
BAYRAMPAŞA MİLLET BAHÇESİ YAPIM SÜRECİ
Bayrampaşa’ya nefes aldırmak, yeni yeşil alanlar kazandırmak adına yaptığınız pek çok proje var. Bunlardan bir tanesi de merhum Necmettin Erbakan hocamızın gümüş motor arazisine yapılan millet bahçesi. Bu projelerden biraz bahsedebilir misiniz?
“45 bin metrekarelik bir arazi burası. 1498-50 tarihlerinde Prof. Dr. Necmettin Erbakan hoca Almanya’dan döndükten sonra Şeyh Mehmet Zahid Kotku Efendi Hazretleri vardı İskender İskender Paşa Camii’sinin başimamı. Onlar böyle bir dost meclisindeyken hoca efendi Erbakan hocaya dedi ki, ‘Necmettin evladım, bir yerli ve milli motor fabrikası kur’ dedi. Yani onun hocasının fikri aslında. Rahmetli Erbakan hocada kendisi ve etrafındaki 50 tane arkadaşıyla beraber ilk milli ve yerli Gümüş Motor Fabrikası’nı bizim Bayrampaşa-Kartaltepe Mahallesi’ndeki arazinin üzerinde kendi ceplerinden harcadıkları paralarla kurdular ve motor üretmeye başladılar. Su motorları, traktör motorları ve değişik motorlar ürettiler. Üretim devam ederken maalesef yerli ve milli olan her şeye karşı çıkan yurt dışında bazı lobiler var. Bunu gördüler. Çünkü Erbakan hoca, Almanya’da leopard tankı için Almanlar kendisine dediler ki ‘Sen bu tankı yaptın, seni kutluyoruz. Ancak bu tankı bize hem benzinli hem mazotlu olarak yap’ dediler. Rahmetli Erbakan hoca da bunun üzerine hem benzinli hem mazotlu motor yaptı onlara. Hâlâ Almanya’da Prof. Dr. Necmettin Erbakan kürsüsü var. Oradan Türkiye’ye geldikten sonra bu işler oldu. Tabi Erbakan hocanın yerli motor yapmasının ardından yurt dışından ülkeye yabancı sermayeler gelmeye başladı. Böylece alüminyum gövdeleri motorlar geldi. Bu motorlar piyasaya ucuz fiyattan satılmaya başlandı. Tabi alüminyum gövdeli motorlar satıldıkça demir gövdeli motorların satışlarında düşüş başladı. Daha sonra Erbakan hoca ve ekibi fiyat düşürdüler ancak sermaye arttırmalarına rağmen burası ekonomik sıkıntıya girdi. Arkasından burası pancar üreticileri tarafından hisseleri satın alındı. Hisselerin yüzde 85’ini aldıklarından sonra Erbakan hocaya yönetimden el çektirdiler. Ve hoca orayı terk etti. Pancar üreticileri de burayı yürütemediler ve bir yıl sonra buraya kilit vuruldu. Daha sonra bu arazi dörtlü bir konsorsiyum olan iş adamları tarafından satın alındı. Buraya konut yapma kararı verdiler. Bize geldiler ve buraya konut yapmak istiyoruz, projemiz budur bunu onaylayın. Biz de projeyi onayladık. İBB’ye gitti, askıya konuldu. Sonra dedik ki ‘Biz bu araziyi kurtaramaz mıyız?’ diye düşündük. Bir beyin fırtınası yaptık ve bunu kim kurtarır diyerek Sayın Cumhurbaşkanımıza iletmemiz gerekir diye düşünerek randevu aldık. Gittik ve dedik ki ‘Sayın Cumhurbaşkanım bizim Bayrampaşa’mızda artık yeşil alanımız hiç kalmadı. Bir arazimiz var o da dörtlü bir konsorsiyum tarafından alındı buraya konut yapılacak. Bunu alıp Bayrampaşa halkına mâl edebilir miyiz dedik’ sağ olsunlar Cumhurbaşkanımız da önümüzü açtı. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanımız Sayın Murat Kurum’u aradı. Belediye Başkanımız Atilla Aydıner geliyor bu oturun bu mevzuyu çözün dedi. Gittik bakanlığa oturduk, konuştuk Sn. Bakanımız da önümüz açtı sağ olsun. O günden bu güne iyi mücadelelerle pancar motorun olduğu arazinin değeri neyse hazineden onlara arazi verdik ve böylece takas bitti. Arazinin tapusu Milli Emlak’a geçti. Tapu bize geldi. Ondan sonra dedik ki ‘Sayın Bakanım buraya TOKİ eliyle bir proje hazırlayalım, altı mutlaka otopark olsun’ TOKİ her şeyi bitirdi, ihaleyi yaptı ve şu anda Allah nasip ederse Sn. Erbakan hocamızın ruhunun şad olması için de o emeğinin karşılığı için onun adına projemizin içine bir müze kurduk. Bin metrekarelik bir alan. Yanına bir tane sergi salonu, kafe ve kütüphane koyduk. Yürüme alanları, bisiklet parkurları, yeşillendirme ve süs havuzlarıyla birlikte mükemmel bir Millet Bahçesi halkımıza armağan edeceğiz.
Ne zaman açılacak?
“Hemen hemen bitme noktasına geldi. Sona doğru gelindi. Geçen hafta oradaydım. Seçim öncesi burayı açmayı düşünüyoruz. Çalışmalarımıza da bu minvalde devam ediyoruz.”
Aydıner, Bayrampaşa'da devam eden diğer projeleri de şöyle sıraladı:
“Yarı olimpik yüzme havuzumuz var. Yine aynı şekilde kadın aktivite merkezimiz var. Orada da şu anda yirminin üzerinde kursumuz var. Çocuk oyun alanlarımız da var. Hanımlar gelip çocuklarını oraya bırakıp plates yapacak. Hanımefendilerin istediği her branşta her türlü kursu armağan ediyoruz. Her şey ücretsiz. Burada spor okullarımız var. Bu çok çok önemli. Bu salonun adı Semih Erden Spor Kompleksi. Semih Erden’i biliyorsunuz Milli Basketbolcu, Bayrampaşalı. Onun adını burada yaşatıyoruz. Biraz önce yüzme havuzu demiştim size. Hidayet Türkoğlu Spor Kompleksi’nin içerisinde de yüzme havuzu var. Biliyorsunuz Hidayet Türkoğlu şu anda Basketbol Federasyonu Başkanı. Voleybolcu Eda Erdem, futbolcu Arda Turan, Necip Uysal, Mirsad Türkcan ve Milli Okçumuz Mete Gazoz Bayrampaşa’mızın evladılar. Şöyle bir baktığınız zaman bir sürü Bayrampaşa’nın evlatları var. Bayrampaşa spora yakın bir merkez. Özellikle Basketbolda da Rumeli’den gelen Boşnak kardeşlerimizin basketbola olan eğilimleri nedeniyle bu spor komplekslerimizde yeni sporcular yetiştirmeye devam ediyoruz. Hatta buradan geliyorlar Fenerbahçe, Galatasaray, Anadolu Efes basketbolcuları buradan transfer ediyorlar. İnşallah buna daha çok ağırlık vereceğim. Hedefim o. Bizim kütüphane sayımız 13 oldu. Yavrularımızı da geç saatlere kadar tutuyoruz. Saat 22-23-24’e kadar kütüphanelerimizden yararlanabiliyor yavrularımız. Çorbası, keki var. Kültür Programlarımıza çok önem veriyoruz. Kültür programları dediğiniz zaman Bayrampaşa 1 numara. Mesela kültür gezileri başlattık. Kadınlarımıza özellikle Topkapı Sarayı dahil olmak üzere, Yerebatan Sarnıcı, Yuşa Aleyhisselam’a kadar bütün bu tarihi ve güzel yerleri Çamlıca Camisi’de dahil olmak üzere turlarımızı gerçekleştiriyoruz. Ayrıca gençlerimize ve hanımlara ve beyefendilere istedikleri zaman Konya’ya, Edirne’ye, Bursa’ya, İznik’e ve Çanakkale olmak üzere bu illerimizi tek tek ziyaret ederek bu kültür gezilerimizle halkımızı buluşturduk. Önümüzdeki aydan itibaren yine devam ediyoruz kültür gezilerimize.
Türkiye savunmada, ekonomide, teknolojide, enerjide pek çok alanda atılımlar yapmaya devam ediyor. Siz Türkiye'nin Yeni Yüzyılı'nı nasıl değerlendiriyorsunuz?
“Bugüne kadar yapılmamış olan devrim niteliğindeki eserleri Sayın Cumhurbaşkanımızın ‘Cumhur Reisi’ olarak hayata hakim kıldık. İHA, SİHA’larımız yoktu bizim. TİHA zaten yoktu. Onları biz Amerika’dan, İsrail’den alırdık. Biliyorsunuz yazılım burada önemli. Yazılımı da onlar yazardı. Ve biz Kandil Dağı’na çıktığımızda hiçbir şey yok burada derlerdi ve binlerce şehit verirdik. O dönemlerde 50 bine yakın şehit verdik. Şimdi Allah’a şükürler olsun Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatlarıyla biz İHA, SİHA, TİHA, roketlerimiz ve İHA’ların görünmeyen yüzleri KIZILELMA’yı yaptık. Sayın Cumhurbaşkanımız iftiharla KIZILELMA’nın önünde fotoğraf çektirmişti. O gurur duyarak bunu yapıyor. Selçuk Bayraktar gibi genç bir yiğit ortaya çıktı. Rahmetli babası Özdemir ağabey bizim yakın tanıdığımız ve değer verdiğimiz bir insandı. Ömrünü bu işe vakfetti. Ben hatırlıyorum bizim Emirtaş Sanayii Sitesi’nin alt katında ilk İHA’nın prototifini yaptılar. İlk merkez Bayrampaşa’dır. Ondan sonra mevcut yerlerine gitmişlerdir. Dolayısıyla bu işe yürek, bu işe gönül verdikten sonra bizim milletimizin yapamayacağı bir şey yok. Şimdi bizim yazılım, makine, elektrik mühendislerimiz hepsi bu işin içerisindeler. Milli Savunma Sanayii’nde yüzde 75’leri geçtik. Allah nasip ederse Cumhurbaşkanımızın 2023-2028 yılları arasında da yüzde 100’e varan bir Milli Savunma Sanayii’nde hamle yapacağız. Siyasette de artık dünya gündemini belirleyen bir konuma geldik. Siz Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenski’yi bir araya getirebilecek güçte bir lider görebilir misiniz dünyada. Yapamaz, hiç kimse bunu beceremez. Özellikle 2023 seçimlerinde Allah nasip ederse Sayın Cumhurbaşkanımızın ilk turda seçileceğine kaniyim. Ve hakikaten de seçilecek. Bakmayın öyle 7’li masa, 8’li masa, altta biri var üstte biri var. Bunların hiçbiri önemli değil. Bu milletin feraseti var. Millet yapılanları asla unutmaz. Şu 11 ildeki depremden dolayı ben bütün Gaziantepliler, Kahramanmaraşlılar ben daha bir şey söylemeden Sayın Cumhurbaşkanımızdan Allah razı olsun diyorlar. Ülkemizin geleceğine, aydınlık ve emin adımlarla yürüyoruz. Gençlerle ilgili Cumhurbaşkanımızın çok muazzam projeleri var. Halkımızın bütün kesimlerine dokunuyor.
Şimdi şu TOGG meselesi. 177 bin kişi başvurdu. Kuraları çekildi ve insanlar mutlu. Niye mutlu? Çünkü artık bizim yerli ve milli bir arabamız var. Hani muhalefet diyor ya ‘Hani nerede’ işte burada kardeşim gel gör. Gözleri var görmüyorlar. Göreceksin kardeşim. Akkuyu Nükleer Santrali, Yusufeli Barajı, Çanakkale Köprüsü… Cumhurbaşkanımız talimat vermemiş olsaydı bunları siz yapamazdınız. İşte Sn. Demirel’de bahsetti, rahmetli Özal’da bahsetti. Fakat kim yaptı Sayın Cumhurbaşkanımız yaptı. Bunu görmek zorundasınız. Avrasya Tüneli, Marmaray, Osmangazi Köprüsü’nü takdir etmek zorundasınız. Yüz binlerce projeler hayata hakim kılındı ve bunlar Cumhurbaşkanımızın önderliğinde yapılıyor. Dolayısıyla ben bu seçimde ben Sayın Cumhurbaşkanımızın, halkımızın bu feraseti, bakış açısı ve yaşadıkları olayların çerçevesinde yola devam edeceği kanaati bende hakim."
Muhalefetin ittifak girişimleri var. Muharrem İnce ile ilgili tartışmalar var. Birlikte hareket edebilirler mi?
“Birlikte hareket edemezler. Öyle yedi tane Cumhurbaşkanı Yardımcılığı diye dünyada hiçbir yerde yok. Bir tane Cumhurbaşkanı olur, o Cumhurbaşkanının da seçtiği bir iki tane yardımcısı olur. Dünyada da böyledir bu. Ama bunlar böyle her birine birer koltuk vermek ve sırf Millet İttifakı’nı devam ettirerek iktidarı ele alabilmek için ellerinden gelen bütün dezenformasyonları kullanıyorlar. Bazı şeyleri öyle bir anlatıyorlar ki zannedersiniz ki doğru. Yalan üzerine kurulmuş bir kurguyu sosyal medyayı da kullanarak halkımıza sunmaya gayret ediyorlar. Fakat fuzuli yere uğraşmasınlar halkımız ariftir, arife de tarif gerekmez. Dolasıyla bunların anlattıklarından bir şey çıkmayacağından halkımız biliyor. Siz daha Cumhurbaşkanı adayınızı bile son 15 gün içerisinde belirlediniz. Bir iki yıldan beri oturup kalkıyorsunuz bir araya gelemiyorsunuz. Topladığınız bu siyasi partilerden zannediyorsunuz ki oluk oluk oy gelecek. Beyhude, uğraşmayın. Gelmez. O millet gelir yine Sayın Cumhurbaşkanımızın etrafında ve AK Parti’nin Milletvekilleri listesine de güçlü bir şekilde oy parlamentoda milletvekilleriyle beraber Cumhurbaşkanı olmasını temin eder. Heba etmez. Yine bu halkım bilir ki, Cumhurbaşkanım orada güçlü olursa dünyaya güçlü mesajlar verir. Cumhurbaşkanımız parlamentoda güçlü bir milletvekili sayısıyla seçildiği takdirde artık önümüz açılır ve dünya lideri olarak dünyadaki sayılı ekonomi ülkeleri arasında ilk üçe Cumhurbaşkanımızla birlikte yoluna devam eder. Bu insanlar bu ülkeyi heba etmezler. Bu ülke özellikle şehitlerin kanlarıyla sulanmış olan bir ülkedir. Bu ülkeyi biz onların istedikleri gibi ‘Efendim biz geldik Suriye’den çıkacaksınız, buraya bir devlet kuracağız, talimat öyle geldi Amerika Birleşik Devletleri’nden’ hiç kusura bakmayın kardeşim. Bu millet size orayı da yedirmez.”