Eskişehir’de Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü tarafından koruma altına alınan Hal Camii’nin koruma kararının kaldırılması ve yıkılması için Büyükşehir Belediyesi tarafından mahkemeye başvurulması hakkında konuşan Avukat Pınar Turhanoğlu, tarihi bir yapıya sahip olan caminin yıkılmasına itiraz ettiklerini bildirdi.
Geçtiğimiz yıl Eskibağlar Mahallesi Üniversite Bulvarı’nda 1965 yılında inşa edilen Hal Camii’nin yıkımı gündeme gelmiş, Büyükşehir Belediye Meclisi’nde, caminin 1998, 2000 ve 2004 tarihli 1/1000 ölçekli imar planında yol ve konut sahasında kaldığı, 2022 yılı 1/5000 ölçekli revizyon imar planında ise yol, ticaret, konut ve turizm alanına isabet ettiği belirtilerek başka yere yenisinin yapılarak mevcut Hal Camii’nin yıkılması görüşülmüştü. Karar sonrası başta camii cemaati duruma itiraz etmişti. Gelen tepkilerle birlikte Eskişehir Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü camiyi koruma altına aldı. Geçtiğimiz günlerde Eskişehir Büyükşehir Belediyesi koruma kararının kaldırılması için mahkemeye başvurdu. Camiinin korunması ve tarihi yapının korunması için hukuki süreçle ilgilenen Avukat Pınar Turhanoğlu, “Kültür Bakanlığı Hal camisine bir yönelik hazırlanan koruma alan krokisinin uygun olduğuna dair işlemin iptali” ve “Kültür Bakanlığı Kültür varlığı olarak tescilinin uygun olduğunuzun kabulüne ilişkin işlemin iptali” ile ilgili davaların açıldığını söyledi. Turhanoğlu, açılan davalara itiraz edildiği bilgisini paylaştı. “Davayı nihayete erdirirlerse camiyi yıkmış olacaklar”
Eskişehir Büyükşehir Belediyesi’nin imar plan değişikliği yaptığı Hal Camii hakkında konuşan Avukat Pınar Turhanoğlu, yaşanılan süreç ile ilgili bilgiler verdi. Caminin, çevre esnafı ve vatandaşlar tarafından tek ibadet yeri olduğuna değinen Turhanoğlu, “Şehrimizde sarmaşıklı cami olarak da bilinen bir cami var. Hal Cami, geçmişi bir hayli önceye dayanıyor, bu caminin bulunduğu, ibadet alanı olan bölgede Eskişehir Büyükşehir Belediyesi imar planı değişikliği yaptı. Burayı ticaret, konut ve turizm alanı olarak ilan etti. Sonrasında bunun ortadan kalkması için, caminin yıkılmaması için bu karara ilişkin bir dava açtık. Biz meclis üyelerimiz adına dava açtık, farklı kesimler bu davaya müdahil oldular. Davada alınan bilirkişi raporlarında caminin yıkılması ve trafiğin rahatlatılması yönünde rapor verildi. Yani buranın genel bir aksı olduğu, etrafındaki yeni ilan edilen ticari alanlara rağmen caminin yola katılması yönünde bir rapor verildi. Burada imar planını engelleyen şey, buranın korunması gereken kültür varlığı ilan edilmesiydi. Böyle bir karar alındı ve burası kültür varlığı olarak tescillendi. Büyükşehir Belediyesi korunması gereken kültür varlığı olduğuna ilişkin karara da bir dava açtı. Bu karar kaldırıldığında artık camiyi koruyacak ve imar planı değişikliğinin önüne geçecek hiçbir şey kalmayacak ve sonuçta bu davayı nihayete erdirirlerse camiyi yıkmış olacaklar” dedi. “Bölgede ibadet alanı ihtiyacı yönünden başka bir cami yok”
Yapılan imar planı değişikliği hakkında açıklamalarda bulunan Av. Pınar Turhanoğlu, bölgenin ibadethane yeterliliği açısından kısır bir bölge olduğunu söyledi. Geçmişi yansıtan tarihi yapılar yerine sürekli yeni bina yapmanın doğru olmadığına değinen Turhanoğlu, “ Burada bir imar planı değişikliği yapılıyor yani caminin olduğu yer artık bir ticaret, konut ve turizm alanı olacak ve bunun önüne geçen ne varsa caminin korunması gereken kültür varlığı olması da dahil, bunları ortadan kaldırmak için girişimde bulunuyorlar. Biz öncesinde AK Parti grubu adına AK Parti Büyükşehir Belediye Meclis üyeleri adına imar planının iptali için dava açmıştık. Şu anda da belediyenin bu Kültür Varlığı Koruma Kurulu kararına ilişkin davasına da müdahale dilekçesi verdik. Şimdi ibadethane olması dışında da gerçekten eskiye dayalı korunması gereken kültür varlığı olan bir yapı söz konusu. Elimizdekileri koruyamazsak yani bakarsanız hani bugün bir Eskişehir’in benzetildiği Avrupa ülkelerine ya da özenilen Avrupa ülkelerine bakarsanız ellerindekilerini ve geçmişlerini koruyarak bu hale gelmişler. Geçmişimizi koruyamazsak her yere yepyeni binalarda ekersek ya da parkları imara açarsak, tırnak içinde söylüyorum, çok özendiğiniz Avrupa’ya benzememiz mümkün olmayacak. İbadet alanı olarak baktığınızda, bölgede ibadet alanı ihtiyacı yönünden yakında bir camide yok. Yani ibadet alanı ihtiyacı zaten kullanılan bir yer, zaten ibadet alanı çok fazla, ‘bunu biz buradan kaldıralım da sonra bir bakarız’ denmesi o anlamda da mümkün değil” ifadelerini kullandı.