Son zamanlarda çözüme kavuşturdukları olaylarla gündeme gelen uzlaştırmacılar, adliyelerdeki yoğunluğu azaltırken, aylarca sürebilecek mahkemelerin kısa süre içinde çözüme ulaşmasını sağlıyor.
Adalet Bakanlığı tarafından Hukuk Fakültesi veya ilgili fakültelerden mezun olmuş kişilere yapılan sınav neticesinde başarılı olanlara ‘Uzlaştırmacı Sertifikası’ veriliyor. Uzlaştırmacılar son yıllarda sağladıkları çözüm yöntemleriyle de sık sık gündeme geliyor. Mahkemeye taşındığı takdirde aylar sürecek dosyalar, uzlaştırmacılarda 30 gün içerisinde çözüme kavuşabiliyor. Basit suçlarda devreye giren uzlaştırmacılar böylelikle hem vatandaşın hem de adliye koridorlarının yükünü alıyor.
“Uzlaştırmacı dosyayı 30 gün içinde neticelendiriyor”
Şikayete bağlı suçlarda kendilerine gelen dosyaları neticelendirmek için 30 gün sürelerinin olduğunu belirten Eskişehir Uzlaştırmacılar Derneği Başkanı Muharrem Akaydın, “Ceza muhakemeleri kanununa göre şikayete bağlı suçlarda şahıslar Cumhuriyet Savcılığı tarafından soruşturma aşamasına, kovuşturma aşamasına geçilince de mahkemelerce uzlaşma bürosuna gönderiliyor. Adliyelerdeki ve uzlaştırma bürolarındaki otomatik sistemle dosya uzlaştırmacıya tevdi ediliyor. Bu tevdi neticesinde şikayete bağlı trafik kazaları, taksirle yaralama, basit yaralama, tehdit, mala zarar verme, aile içi şiddet, komşu kavgaları gibi olaylar uzlaştırmacıya geliyor. Uzlaştırmacı dosyayı aldıktan sonra otuz gün içinde neticelendirmek zorundadır. Uzlaştırma sağlanacak veya sağlanamayacak olarak belirtmesi gerekiyor. Şayet otuz günü geçerse iki kere 20 gün olmak üzere 40 gün ek süre hakkı var. Bu ek süre sonunda da uzlaştırma raporunu olumlu veya olumsuz hazırlayıp Cumhuriyet Savcısı’nın onayına sunuyor” ifadeleriyle uzlaştırma sürecini anlattı.
“Tazminat davası veya ceza davası açılamıyor”
Uzlaştırmacılar aracılığı ile sonuçlanan olayların ardından tekrar dava açılamayacağının altını çizen Akaydın, “Örneğin bir trafik kazası oluyor. Taraflardan birisinin arabasında 20 bin lira zararı var. Ayrıca manevi zararla birlikte 30 bin lira istiyor. Karşı taraf 15 bin lira teklif ediyor. Kabul edildiği takdirde böyle bir anlaşma sağlanıyor. Yani 15 bin lira karşılığında uzlaştıklarında ve karşı taraf o parayı aldığında artık dava açılamıyor. Bu konuda herhangi bir tazminat davası veya ceza davası açılamıyor. Dosya kapanmış oluyor” dedi.
“Uzlaştırma olayını topluma tanıtmamız gerekiyor”
Hem vatandaşların hem de adliyelerin omzundaki yükü azaltan uzlaştırmanın Eskişehir’de bilindiğini fakat ülke genelinde tanınması gerektiğini belirten Uzlaştırmacı Muharrem Akaydın, şu ifadeleri kullandı:
“Eskişehir olarak uzlaştırma konusunda 2021 yılında ödül aldık. Eskişehir’den bir uzlaştırmacı bir arkadaşımız da ödül aldı. Eskişehir’de uzlaştırma konusunda yüzde 85 civarlarında bir başarı var. Türkiye ortalaması ise yüzde 83’tür. Eskişehir, İzmir, İstanbul üç il birlikte birinci oldu. Toplumumuz uzlaştırmayı pek fazla bilmiyor. Ancak bilenler benimsiyor. Çünkü Gerek mağdur gerek şüpheli her ikisi de mahkeme koridorunda uğraşmak, işinden kalmak istemiyor. Uzlaştırma olayını topluma tanıtmamız gerekiyor.”