Türk baklavasının değişmeyen lezzeti, kullanılan malzemeler ve ustalık kadar Türk Standardları Enstitüsü (TSE) tarafından belirlenen standartlara da dayanıyor. Baklava ustaları ve firmaları, lezzeti bu standartların etkilediğini belirtiyor.
İHA muhabirinin derlediği bilgilere göre, TSE’nin belirlediği "Türk baklavası" standardı baklavanın hazırlanışından kullanılan malzemelere kadar her aşamayı kurallara bağlıyor. Buna göre yaş baklavada şeker oranının yüzde 30-42, kuru baklavada ise yüzde 25-30 arasında olması gerekiyor. Kuru baklavada çeşni altında kaymak bulunmaması gerekiyor.
TSE standardında baklava üretiminde sert buğday unu veya özel amaçlı un, yumurta, tuz ve su ile hazırlanan hamurun buğday nişastası serpilerek açılması gerektiği belirtiliyor. Hamurun içine veya arasına kaymak, tereyağı ya da sade yağ eklenmesi, kullanılan iç malzemenin ise Antep fıstığı, ceviz, fındık veya badem olması gerekiyor. Standart, ayrıca şerbetin beyaz şeker ve suyun kaynatılmasıyla hazırlanmasını ve belirli bir sıcaklık ve sürede pişirilmesini öngörüyor. "Türk baklavası 40 kat yufkayla yapılır"
Bir baklava firmasının sorumlusu olan Özgün Yılmaz, İHA muhabirine yaptığı açıklamada, "Türk baklavası incecik açılan 40 kat yufkayla yapılır. Şerbeti normal şeker ile hazırlanır. Ne çok ağır ne de çok hafif olması gerekiyor. Üst kısmı daha çıtır çıtır olmalı. Alt kısmının ise şerbetini çekmiş olması gerekiyor. Altın sarısı renginde olması gerekiyor. Ayrıca ağızda dağılan bir kıvamının da olması gerekir" ifadelerini kullandı. "Merdiven altı baklavacılardan uzak durulmalı"
Yılmaz, "Fıstıklı baklavalarımız daha çok rağbet görüyor. Fıstığı Antep yöresinden temin etmekteyiz. Tüm ürünlerimizde gerçek şeker, ceviz ve fıstık kullanmaktayız. Herkese bir uyarıda da bulunalım. Bayram yaklaşırken merdiven altı ve marka bilinirliği olmayan baklavacılardan da uzak durulması gerekmektedir" diye konuştu.
Uzmanlar, tüketicilerin TSE standartlarına uygun üretim yapan işletmeleri tercih ederek hem sağlık hem de kalite açısından güvenli bir seçim yapmaları gerektiğini vurguluyor. Standartlara uygun üretilmeyen baklavaların hem lezzet hem de hijyen açısından risk oluşturabileceği ifade ediliyor.
