Karabük’ün Safranbolu ilçesinde 2019 yılında açılan ‘Çikolata Müzesi’ ile kentin turistik ve tarihi yerleri ön plana çıkartılırken, 3 günlük bayram ziyaretinde 5 bin ziyaretçi ağırladı.
UNESCO Miras Listesi’nde yer alan Safranbolu ilçesindeki han, hamam, konak ve cami gibi Osmanlı eserlerinin 1/10 ölçeğinde çikolatadan yapılan tarihi yapılar pandemi sonrası yeniden ziyaretçilerin ilgi odağı oldu. 25 yıl gibi bir süre Belçika’da yaşadıktan sonra memleketi Safranbolu’ya dönen Mesut Kırımlı tarafından inşa edilen müze için 5.5 ton çikolata harcandı. Açıldığı günden beri ziyaretçilerin vazgeçilmezi olan müze ile turistik ve tarihi yerler ön plana çıkartılırken, ülkede çikolata kültürünün yaygınlaştırılması amaçlanıyor. Geçtiğimiz yıl yıl içerisinde Bodrum ve Bursa’da da açılan şubeler ile müze turizm açısından da şehre değer katıyor.
Çikolata Müzesi ile ilgili bilgiler veren Muharrem Kaba, müze için yaklaşık 5.5 ton çikolata kullanıldığını belirterek, “ Amaçlarının Türkiye’de olmayan çikolata kültürünü oluşturarak, kakao yağının faydalarını anlatmak” dedi. Amaç, kakao yağının faydalarını anlatmak”
Açılan müzede Safranbolu’nun öne çıkan tarihi eserlerinin bulunduğunu ve bunların çikolatadan yapıldığını ifade eden Kaba, “ 2021 yılında Bodrum’da ve ardından Bursa’da müze açtık. Muğla’nın 13 tane ilçesini işledik. Bursa’nın öne çıkan tarihi mekanlarını çikolata ile işledik. Türkiye’de şuan 4 tane çikolata müzesi var ve bunların üçü bize ait. 2020 yılında ülkemiz dahil dünya genelinde başlayan pandemiye rağmen yatırımlar devam etti. Bunun karşılığını bu bayram aldık. Sadece Safranbolu’da Ramazan bayramı süresince 5 bin yerli ve yabancı ziyaretçilerimizi ağırladık. Amacımız Türkiye’de çikolata kültürünü oluşturarak, çikolatanın ham maddesi olan kakao yağının faydalarını anlatmak. Kakao yağı doğada 37 derecede eriyen tek gıda. Erime ısısı 37 derece olunca vücuda girer girmez eriyerek, vücudu destekleyen bir gıda. Vücuda faydalı olduğu kadar insanları mutlu eden bir gıda. Onun için tüketilmesi gereken bir gıda ve buda vesile olduğumuz için bizde mutluyuz” diye konuştu.
Kaba, çikolata kültürü ile birlikte hem tarihi alanları çikolatan yapılan eserlerle tanıttıklarını, hem de orijinal olarak yapılan çikolata üretimiyle istihdama ve ekonomiye katma değer kattıklarını da sözlerine ekledi.