Tıpta zamana karşı yarışılan hastalıklardan belki de en önemlisi olan, halk ağzında “inme” olarak tanımlanan beyin felci, ülkemizde her yıl 200 bin kişiyi etkilerken, her 3 dakikada bir kişi inme nedeniyle hayatını kaybediyor. Nöroloji Uzmanı Dr. Yıldız Arslan, inmenin bir neden değil sonuç olduğunu vurgulayarak, diyabet, hipertansiyon, aritmi gibi etkenlerin inmeyi etkilediğini belirtti. Uzm. Dr. Arslan, “İnmeyi tetikleyen pek çok etken var; ancak covid geçirmiş, kolesterolü yüksek, sigara içen kişilerde inme riski diğer bireylere göre 6 kat fazladır. Üstelik kişi 45 yaş üstündeyse bu risk daha da artar. Düzenli kontrol hayati öneme sahip” dedi.
Dünya Sağlık Örgütünün yaptığı açıklamaya göre, tüm dünyada ölüm nedenleri arasında 3. sırada yer alan inme, son 20 yıldır tanı ve tedavi alanında yaşanan hızlı gelişmeler sayesinde tedavi edilebilir bir hastalık durumuna geldi. Yüzde uyuşma, kol ve bacaklarda ani güç kaybı, konuşulanları anlayamama, görme kaybı, kişinin dengesini sağlayamaması gibi belirtilerle kendini gösteren inmeye en geç 6 saat içerisinde müdahale edilirse, kişi bu ölümcül hastalıktan kurtulabiliyor.
Medicana International İzmir Hastanesi Nöroloji Uzmanı Dr. Yıldız Arslan, hipertansiyon, diyabet ve kalpte ritim bozukluğu olan kişilerin oruç tutarken dikkatli olması gerektiğini dile getirdi.
Uzm. Dr. Arslan, “Belli bir yaştan sonra oruç tutan kişilerde aç ve susuz kalınmasıyla birlikte hipoglisemi gelişebiliyor. Vücutta elektrolit dengesizliğine yol açabiliyor; yani aç ve susuz kalmak inmeyi etkileyen etkenleri etkiliyor, bu etkenler de inmeyi etkiliyor. İnme bir sonuç aslında, neden değil” diye konuştu. İnme riskini artıran sebepler
Genel olarak bakıldığında inmenin mevsim geçişleriyle bir ilgisinin olmadığını, beyin felcinin mekanizmasının daha farklı çalıştığını dile getiren Uzm. Dr. Arslan, “Boyun damarlarında darlık varsa beyne pıhtı atabilir aynı durum kalp hastalıkları için de geçerlidir. Ya da covid, inmeyi tetikler. Örneğin; covid, kolesterol yüksekliği ve sigara tüketimi inme riskini 6 kat artırır. Bu 3’lüye ek olarak kişi 45 yaş üstündeyse risk daha da artar. Ancak risk faktörlerinin kontrolü ile inme önlenebilir bir hastalıktır” dedi.
Uzm. Dr. Arslan, dengeli beslenme, fiziksel aktivitede bulunmak, diyabet, tansiyon, kalp hastalıklarının kontrol altında tutulmasının inme riskini azalttığını, bu nedenle insanların yılda bir kez, en azından dahili ve kardiyak açıdan kontrolden geçmesinin büyük önem taşıdığını belirterek, “Bazı hastaların kontrollerinde şah damarlarında darlık çıkabiliyor. Ya da beyin damarlarında tıkanıklık olduğu belirleniyor ancak hastanın haberi bile yok. Bazı hastaların ise şekeri çok yüksek çıkabiliyor. Bu nedenle düzenli kontrol bu hastalığın önlenmesinde büyük bir öneme sahip” şeklinde konuştu.