SBÜ Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde yapılan ameliyat kameralar aracılığıyla seminer odasındaki ekrana canlı olarak yansıtıldı. Salonda ameliyatı izleyen ve ameliyat odasında işleme tanık olan doktorlar hem teorik eğitim aldı hem de pratik eğitim görmüş oldu. SBÜ Kartal Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin kardiyoloji bölümünde yapılan ameliyat, hastanenin konferans salonuna anbean yansıtıldı ve salondaki diğer doktorların izlemeleri sağlandı. Ayrıca pratik kazanmak isteyen doktorlar da kendileri ameliyata katılarak işlem hakkında pratik bilgi edindi. Bu yöntemle ameliyatı izleyen ve katılan doktorlar hem teorik hem de pratik eğitim alma şansı buldu. Bu workshop’tan diğer illerden gelen doktorlar da faydalanıyor. Dünya’da yaygın olarak kullanılan bu yöntem, Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim Araştırma Hastanesi’nde de belli aralıklarla sunuluyor. Hastanenin Nakil Merkezi Başkanı/Başhekimi Prof. Dr. Kaan Kırali, uygulanan bu yöntemle meslektaşlarının da kendi tecrübelerinden faydalanmalarını istediğini açıkladı. “Dünyada yeni bir yöntem var”
Prof. Dr. Kaan Kırali, “Yüksek tansiyon günümüzdeki en büyük sağlık problemi. Neredeyse insanların yarısından fazlasında görülür. Özellikle ülkemizde çok fazla rastlıyoruz. Hastalığın tespiti sonrası önce ilaç tedavisine başlanır. İlaç kullanımı sonrası dünyada yeni bir yöntem var. Böbrek atardamarına girilerek oradaki uygun yerleri yakarak uyarı mekanizmasını ortadan kaldırmak. Bu da tansiyonda ciddi bir düşmeye ek katkı sağlıyor. Bu şekilde hastalarımız 2’li tedavi ile yeteri kadar tansiyon düşmesi sağlanabiliyor. Bu yöntem hastanemizde yoğun şekilde kullanılıyor” dedi. “Hem teorik eğitimlerini alıyorlar hem de aynı anda pratik eğitimlerini görüyorlar”
Prof. Dr. Kaan Kırali, “Arkadaşlarımızın deneyimi yüksek olduğu için Türkiye’de bu konuda eğitim merkezi haline geldik. 2 ayda 1 workshop yaparak kardiyolog arkadaşlarımızla bir çalışma programı yapıyoruz. Kendileri buraya gelerek hem teorik eğitimlerini alıyorlar hem de aynı anda pratik eğitimlerini görüyorlar. Teorik eğitimler sonrası hazırladığımız vakalarla renal denervasyon işlemini gerçekleştiriyoruz. Eğitim almaya gelen arkadaşlarımız bunları konferans salonunda izliyorlar. Sonrasında içeriye alınarak kendileri de bu işlemi yapma fırsatı buluyorlar. Bu aslında çok efektif bir tedavi yönetimi, bunun ülkemizde de yaygınlaşması lazım. Özellikle gelişmiş batı ülkelerinde çok yaygın kullanılan bir tedavi yöntemi. Biz de bu şekilde ülkemizdeki kardiyolog arkadaşlarımıza bu tecrübelerimizden faydalanmalarını istedik. Koşuyolu Hastanemize gelmelerindense, insanların kendi illerindeki hastanelerde de bu tedaviden faydalanabilmelerini hedefledik. Bu iki hedef birleşince böyle bir eğitim merkezi olma fikrini ortaya çıkardı” dedi.