CHP Tekirdağ İl Başkanı Şener Zeynel Saygın, parti içerisindeki bazı kişilerin il yönetimini düşürmek istediğini söyleyerek, “Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak’ın talimatları ile Milletvekili İlhami Özcan Aygun, Çerkezköy Belediye Başkanı Vahap Akay, Münür Karaevli, Bilal Yılmaz, Volkan Nallar ve partiden yüz kızartıcı bir suç sebebiyle hüküm giymiş ve ihraç edilmiş Zeki Özcan tarafından istifa dilekçeleri hazırlanmış, 36 kişilik il yönetim kurulundan 19 kişiye baskılar ve vaatler ile imzalatılmış, istifa dilekçeleri istifa eden yönetim kurulu üyesi tarafından toplu olarak partinin profesyonel çalışanı sekreterimize baskı yapılarak genel merkeze gönderilmiştir” dedi.
CHP Tekirdağ İl Başkanı Şener Zeynel Saygın, CHP İl Başkanlığı binasında gazetecilerle bir araya geldi. Saygın, yaptığı açıklamada CHP Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak başta olmak üzere parti içerisindeki bazı kişilerin il yönetimini düşürmek istediğini belirterek, “Güçlü bir örgüt ve yerel iktidar için partimizdeki en büyük ihtiyacın parti içi barış ve beraberliğin olduğunun farkında olarak çalışmayı hedefledik. Bu fikirleri her platformda dile getirdik. Birkaç dönemdir bir araya gelmeyen il milletvekillerimizi bir araya getirerek, 11 ilçeyi hep birlikte ziyaret ederek birlik mesajı verdik. Ne kadar isabetli şeyler yaptığımızı ve doğru yolda olduğumuzu da üyelerimizden ve delegelerimizden gelen olumlu geri dönüşlerle teyit ettik. Ancak, bu çabamızın birtakım siyasi aktörleri rahatsız ettiğinin farkına varmakta gecikmedik. Bizler partimizde iç barışı, birleşmeyi, bütünleşmeyi sağlamaya çalıştıkça, parti içindeki çok küçük fakat etkili bir kitlenin tahrik edici, ayrıştırıcı, kavgacı, kutuplaştırıcı tavırlarını üzülerek gözlemledik. Özellikle tahrik etmek amacıyla sataşma girişimlerini esefle ve hayretle müşahede ettik. Bu tavır ve davranışlardan beslenerek kendisine koltuk ve çıkar sağlama niyetinde olan kişilere inat birlik-beraberlik içerisinde, kavga etmeden partimizin güçlü geleceğine koşar adımlarla iktidar yürüyüşüne inandık. Ancak Tekirdağ’ı siyaseten parsellendiğini düşünen ve siyasi çıkar peşinde koşarak, halkın emaneti olan makamları baba yadigarı zannedenlerin çıkar kovanına da çomak soktuğumuzu hayret ve üzüntüyle fark ettik. Bilindiği gibi daha önceki seçimler öncesinde de 2012 yılında Kadir Albayrak ve 2018 yılında Recep Ökten yönetimleri de aynı zihniyetin oyunları ile düşürülmüş olup, sonucunda dört belediyenin kaybedilmesine neden olunmuştur. Demokrasinin gereği ön seçim istedik. Tüm adayların üyelerce belirlenmesini savunduk. Demokrasiden vazgeçmedik. Birileri de masa başı ile bir yerlere gelmekten vazgeçmedi” dedi. “Siyasi rüşvet ve baskı ile dilekçeler toplanmıştır”
Saygın, bazı CHP’li kurmaylara da yüklenerek, “Yönetimden istifa eden isimlerin çoğunluğu il kongresinde Faik Öztrak ve İlhami Özcan Aygun tarafından bizlere önerilen isimlerdi ve bu kişilerin talimatı ile istifa etmişlerdir. Bizler birlik ve beraberlik anlayışı içerisinde bu isimleri yönetime aldık. Hatta birçoğu toplantılara düzenli katılmamasına rağmen herhangi bir kırgınlıklara neden vermemek için işlem yapmadık. Yönetimin düşürülmesi girişimi tamamen kişisel gelecek kaygısının eseridir. Bizler milletvekili, belediye başkanı, belediye meclis üyesi adaylarının sandıkla belirlenmesi gerektiğini belirttik ve savunduk. Birileri ise masa başında bu işleri yapmak istedi. Ne yazık ki siyasi rüşvet ve baskı ile dilekçeler toplanmıştır. Bu arkadaşlarımıza iş ve siyasi makam teklifleri yapılmıştır. Alnımız ak, başımız dik ayrılıyoruz. Ne yazık ki kendi çıkarlarını düşünenlerin oluşturduğu hizipçilik, artan bir ivme ile faaliyetlerini sürdürmüştür. Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak’ın talimatları ile Milletvekili İlhami Özcan Aygun, Çerkezköy Belediye Başkanı Vahap Akay, Münür Karaevli, Bilal Yılmaz, Volkan Nallar ve partiden yüz kızartıcı bir suç sebebiyle hüküm giymiş ve ihraç edilmiş Zeki Özcan tarafından istifa dilekçeleri hazırlanmış, 36 kişilik il yönetim kurulundan 19 kişiye baskılar ve vaatler ile imzalatılmış, istifa dilekçeleri istifa eden yönetim kurulu üyesi tarafından toplu olarak partinin profesyonel çalışanı sekreterimize baskı yapılarak genel merkeze gönderilmiştir. Akabinde istifa eden bir yönetim kurulu üyesi baskı altında istifa ettirildiğini ve bu durumun partimize zarar vereceğini düşünerek, kendi iradesi ile istifasını geri çekmiştir. Günlerdir partililerimiz, yöneticilerimiz arıyorlar. İlimizde partimizin düşürüldüğü durum karşısında çok üzgünler, kızgınlar ve çok rahatsızlar. Şahsi çıkarları uğruna insan harcamayı ve parti imkanlarını kullanmayı alışkanlık edinenlere gerekli cevabı şüphesiz ki partililerimiz verecektir. Bu kişiler CHP’nin Tekirdağ’da kaybedeceği her bir oydan ve her bir üyeden sorumludurlar. Ön seçim istedik, ön seçim istiyoruz, ön seçim isteyeceğiz” diye konuştu.