Demokratik Sağlık Sen Genel Başkanı Togan Demircan, 3600 ek gösterge düzenlemesinden yararlanacak sağlık meslek kolu ile bu haktan mahrum kalacak sağlık çalışanları arasında kutuplaşma yaşanmaması içini düzenlemenin ayrım yapılmadan, iş barışını bozmayacak şekilde olması gerektiğini savundu.
Sağlık hizmeti sunumunun bir bütün ile gerçekleştirildiğini vurgulayan Demokratik Sağlık Sen Genel Başkanı Togan Demircan, 3600 ek gösterge ile ilgili bir açıklama yaptı. Demircan, aynı işi aynı birimlerde yapmalarına rağmen bazı meslek gruplarının kasam dışında bırakılabileceğini ve bunun da kutuplaşmaya yol açacağını savundu. Diğer meslek gruplarında böyle bir ayrım gözetilmediğini ancak sağlıkçılar arasında ayrım yapıldığını söyleyen Demircan, "Öğretmen arkadaşlarımız açısından baktığımızda fen, matematik öğretmeni 3600 ek göstergeden faydalanırken beden eğitimi öğretmeni bu çerçevenin dışında mı bırakılacak? Veya asayiş bürosunda çalışan polis memuru 3600 ek göstergeden faydalanırken trafik şube de çalışan polis memuru kardeşimiz yararlanamayacak mı? Tabi ki hayır. Yine olan sağlık meslek mensuplarına olacak. Tıpkı performans yönetmeliğinde, fiili hizmette olduğu gibi sağlık çalışanları adına beklentilerin gerçekleşmediği bir yasa geldi geliyor. Yakın zamanda pandemi döneminde sağlık çalışanları kendi içlerinde aynı unvana sahip olmalarına rağmen nasıl ayrıştırıldılarsa yine ayrıştırılacaklar. Bu hali ile sağlık bakanlığında iş barışını bozacak bir düzenlemeyi kabul etmediğimizi yineliyoruz. Çalışma Bakanlığı tarafından oluşturulan taslağın Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından yeniden değerlendirilmesini ve tüm kesimleri kapsayacak şekilde düzenlenmesini bekliyoruz" açıklamasında bulundu. "Sağlıkta mobbing yasasının da çıkarılması gerekmekte"
Sağlık sektörünün en büyük sorunlarından birisinin de mobbing uygulamaları olduğuna dikkat çeken Demokratik Sağlık Sen Genel Başkanı Togan Demircan, bununla mücadele için yasa çıkarılması gerektiğini savundu. Demircan, "Sağlıkta şiddet yasası ile ilgili bazı düzenlemelere yapıldı, katalog suçlar çerçevesine alınması gibi. Ancak sağlık çalışanları açısından kanayan bir başka yara da mobbing uygulamaları. Sağlıkta mobbing yasasının da çıkarılması gerekmekte. Aynı meslek mensuplarının birbirlerine mobbing uygulamaları çok acı. Sağlık bakanlığı tarafından yayınlanan kabaca aslı astarı olmayan konularda soruşturma açılmasın talimatı maalesef bazı kurumlar tarafından uygulanmamakta. Gereksiz soruşturma, inceleme çalışanların moral ve motivasyonunu olumsuz yönde etkilemekte" diye konuştu. Sektörün diğer sorunlarını da dile getirdi
Sağlık sektöründeki diğer bazı sorunların da Bakanlık tarafından adım atılarak çözülmesi gerektiğine işaret eden Demircan, "Kurumlarda oluşturulan VİP Hemşirelik modelinin karşılığı nedir. İşini yapan, mesleğine aşık hemşire arkadaşlarımıza hakaretten başka bir şey değil. Sağlık bakanlığı eğer bu ibareyi kabul ediyorsa bir görev tanımı oluştursun. Bir tarafta 8/ 10 nöbet tutan gariban hemşire diğer tarafta vip hemşire. Bize kimsenin bir şey yapmasına gerek yok, maalesef mesleği itibarsızlaştırmak için biz bize yetiyoruz. Kurumların temizlik, güvenlik, otelcilik gibi hizmetlerinin sunumunda yetersiz personel istihdamı nedeniyle ciddi sorunlar yaşanmakta. Sırtını bir yere dayayan farklı birimlerde memur gibi istihdam ediliyor. O vakit bu arkadaşlarımızın statüleri değiştirilsin. Geçici görevleri iptal edilerek kadrolarının bulunduğu kurumlara geri gönderilsinler. Bakanlık merak ediyor mu o arkadaşların yapmadığı işi kim yapıyor, hizmet nasıl yürütülüyor. Dert dinlemekten sendikayı anlatamıyoruz. Yemeklerin kalitesizliği ve yetersiz miktarda sunulması ile ilgili sağlık bakanlığının gerekli adımları atması gerekiyor. Yenilemeyecek kadar kötü yemek menüleri çöpe atılıyor, israf ediliyor" sözlerine yer verdi.