Merkez üssü Düzce’nin Gölyaka ilçesi olan 5.9 büyüklüğündeki depremin ardından kent genelinde çadır kentler kuruldu. Vatandaşlar geceyi çadırda geçirmek için hazırlıklarını yapıyor.
Düzce’nin Gölyaka ilçesinde meydana gelen ve birçok ilden hissedilen 5.9 büyüklüğündeki depremin ardından bölgede en büyüğü 4.3 olmak üzere toplamda 138 artçı depremin yaşandığı öğrenildi. Meydana gelen depremin ardından bölgede AFAD, jandarma, emniyet, 112, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Kızılay, İlbank ve Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nden toplamda 2 bin 234 personel ve 444 araç görevlendirildi. AFAD Lojistik deposundan bölgeye 10 bin battaniye, 20 adet 112 metrekare genel maksat çadırı ve 489 adet 16 metrekare aile yaşam çadırı, 480 yatak, 480 yastık-çarşaf seti ve bin 200 ısıtıcı sevk edildi. Vatandaşlar, kurulan çadırlarda geceyi geçirmek için hazırlıklarını sürdürüyor. Öte yandan, Düzce’de gece boyu yağışların etkili olması bekleniyor. Bölgede ekipler tarafından sıcak yemek ve ikramlık dağıtımı devam ediyor. “Sallanmaya başladık, besmele çekip yatağa oturdum”
Deprem anında yaşadıklarını anlatan Sevim Sağlam, “Depremi hissetmez olur muyum? Tabii ki hissettim. Ben ameliyattan geldim, çok bitkindim, yatağa yattım. Gözümü bir açtım, o an içeride bir ışık belirdi. Sallanmaya başladık, besmele çekip yatağa oturdum. ‘Ben kalkamam, sarsıntı bitsin öyle kalkayım’ diye düşündüm. Benim eşim de yatalak hasta. Torunum, gelinim, oğlum vardı evde. Onlara ‘korkmayın’ dedim. İlk defa yaşadılar. Ben üçüncü depremi yaşıyorum. Yaşadığım için bilinçliydim. Sarsıntı kesildikten sonra hepimiz bahçeye indik, arabaya oturduk. Ben geceyi eşimin yanında geçireceğim, torunum ile gelinim çok korktuğu için çadırda yatacaklar. Çünkü torunum ve gelinimin dengesi bozuldu” dedi. “Geceden beri dışarıdayız”
Gece geç saatlerde yattığını ve sarsıntıyla uyandığını söyleyen bir vatandaş ise “Çocuklarımın iki tanesi odalarında yatıyordu. Kalkar kalkmaz odaya koştum. Ben odaya koşarken sandalye kapının önüne gelmişti. Onu ittim, çocuklarımı kaldırdım. Hemen oradan mont falan ne bulursam alıp aşağıya indim. Aşağıya indiğimde deprem durdu. Ondan sonra zaten binaya giremedik, çatlaklar falan oluştu içeride. Nereden baksanız dün geceden beri dışarıdayız. Çocuklar sürekli öksürüyor, hapşırıyor. Dışarıda ateş yaktık, evimizin oradaki meydanda büyük bir alan var. Bu geceyi çadırda geçireceğiz. Tabii ki evimiz gibi olmaz ama en azından yatabileceğiz. Beterin beteri var, Allah bu günümüzü aratmasın. Allah yardım edenden de, bunları kurup da bizleri düşünen herkesten razı olsun” diye konuştu.