Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Sakarya’nın en büyük külliyesi olarak gösterilen Şeyh Edebali Camii’nde Ramazan Bayramı namazını kıldırıp bayram hutbesi irad etti. Erbaş, “Bu bereketli bayram sabahında bir yandan neşe ve sevinç duyarken diğer yandan zulüm altında inleyen kardeşlerimizin acısıyla hüzünlenelim, onların acısını ve feryadını kalbimizin derinliklerinde taşıyalım. Gözyaşına mahkum edilen her bir Müslüman, zalimlerin elinden kurtulacağı bayram sabahını bekliyor” dedi.
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, Sakarya’da Ramazan Bayramı namazını kıldırdı, ardından hutbe irad etti. Şehrin en büyük külliyesi olarak gösterilen Şeyh Edebali Camii’nde kılınan namazda vatandaşlar camiye akın etti. Kılınan namazın ve hutbenin ardından Erbaş, vatandaşlarla ilk bayramlaşmasını gerçekleştirdi. Erbaş, Ramazan Bayramı için irad ettiği hutbede, “Bir Ramazan-ı Şerif’i daha geride Bırakmanın hüznü içerisindeyiz. Aynı zamanda huzur, neşe ve dayanışma günleri olan bayram sabahına kavuşmanız da sevincini, mutluluğunu yaşıyoruz” dedi. “Gönlümüzden kin ve nefreti atıp af ve bağışlama yolunu tutarsak bayramımız bayram olur”
Erbaş, “Bayramlar; ülkeleri, dilleri ve renkleri farklı olsa da inançları ve idealleri bir olan müminler arasında sevgi ve muhabbetin coştuğu günlerdir. İslam’ın çatısı altında aynı kıbleye yönelen Müslümanların birlik ve beraberliğinin zirve yaptığı vakitlerdir. Bayramlar; iyiliklerimizle insanların gönlünü aldığımız, maddi ve manevi yardımlarımızla ihtiyaç sahiplerinin yüzlerini güldürdüğümüz zamanlardır. Tekbirlerle, salât-u selamlarla ve gönülden yakarışlarla ellerimiz ve kalplerimiz birleştiğinde bayramımız bayram olur. Ailemize karşı güler yüzlü olursak, anne ve babamızın hayır duasını alırsak, akraba ve komşularımızın gönlünü yaparsak bayramımız bayram olur. Çocukların ışıl ışıl gözlerini, hediyelerimizle güldürürsek işte bayramımız o zaman bayram olur. Rahmet ve merhamet vesilesi yaşlılarımızı, şifa bekleyen hastalarımızı bayramın sevincine ortak edersek bayramımız bayram olur. Dargınlık ve kırgınlıkları bir kenara bırakıp kardeşlik bağlarımızı güçlü kılarsak bayramımız bayram olur. Gönlümüzden kin ve nefreti atıp af ve bağışlama yolunu tutarsak bayramımız bayram olur” dedi. “Gazze’deki kardeşlerimiz sadece bayram sevincinden mahrum olmakla kalmıyor”
Erbaş konuşmasının devamında, “Bu bereketli bayram sabahında bir yandan neşe ve sevinç duyarken diğer yandan zulüm altında inleyen kardeşlerimizin acısıyla hüzünlenelim, onların acısını ve feryadını kalbimizin derinliklerinde taşıyalım. Gazze’deki kardeşlerimiz sadece bayram sevincinden mahrum olmakla kalmıyor. Aynı zamanda dünyanın gözü önünde açlık, susuzluk ve her türlü yokluk içinde hayatta kalma mücadelesi veriyor. Anne babalar, bombalar altında can veren masum evlatlarının acısıyla feryat ediyor. Gözyaşına mahkum edilen her bir Müslüman, zalimlerin elinden kurtulacağı bayram sabahını bekliyor. Bize düşen, o mazlumların acılarını el birliğiyle dindirmek ve umutlarını diri tutmak için gayret göstermektir. Zalimlerin karşısında, mazlumların yanında yer almaya, her türlü kötülükle mücadeleye devam etmektir. Unutmayalım ki bu, hepimiz için insani, İslami ve vicdani bir sorumluluktur. Az sonra mihraptan yapacağımız duada öyle gönülden amin diyelim ki, aminlerimiz Gazzeli kardeşlerimizin kurtuluşuna, işgalci zalimlerin de kahrına vesile olsun inşallah. Bu vesileyle başta aziz milletimiz olmak üzere tüm Müslümanların Ramazan Bayramı’nı tebrik ediyorum. Bayramın ülkemiz, İslam alemi ve bütün insanlığa hayırlı olmasını Rabbimden diliyorum. Bayramın ülkemiz, İslam aleminin ve bütün insanlığa hayırlı olmasını Rabbimden diliyorum” ifadelerini kullandı.