Sağlıklı bir toplum ve ilerleyen yaşlarda daha kaliteli bir ömre sahip olmak için koruyucu hekimliğin önemi ön plana çıkıyor. İç hastalıkları uzmanı Dr. Filiz Çalışkan, koruyucu hekimlik ile birçok önemli hastalığın erken teşhis ve tedavisinin mümkün olduğunu belirterek, yaş gruplarına göre yapılması gereken taramalar hakkında bilgiler verdi.
Hasta olmayı beklemeden yaş ve cinsiyete göre belirli testlerin yapılması gerektiğini hatırlatan Çalışkan, “Sağlıklı bireylere belli aralıklarla yapılan tarama testleri ile, bazı hastalıklara erken tanı konulup tedavileri düzenlenebilir. Böylece bireylerin yaşam kalitesi artar ve önlenebilir ölümlerin önüne geçilebilir. Taranacak bu hastalıkların belirlenmesindeki 2 unsur ise; toplumdaki en sık hastalıklar seçilmesi ve tanı konulduğunda tedaviden yarar görecek hastalıkların seçilmesi” dedi. “40 yaşından itibaren 3 yılda bir diyabet taraması yapılmalıdır”
Türkiye’de 40 yaş üzeri nüfusun yüzde 10’undan fazlasında diyabet bulunduğu söyleyen Dr. Filiz Çalışkan “Kilosu ne olursa olsun 40 yaşından itibaren 3 yılda bir diyabet taraması yapılmalıdır. Ayrıca, kilolu olan bireylerde; ailede diyabet varsa, gebeliğinde gebelik şekeri çıktıysa veya iri bebek dünyaya getirdiyse, tansiyon ve kolesterolü varsa, gizli şekeri olduğu söylendiyse, polikistik yumurtalık hastalığı olduğu söylendiyse, insülin direnci varsa, kalp damar hastalığı varsa daha genç yaşlardan itibaren diyabet taraması yaptırması gerekir” ifadelerini kullandı. “40 yaşından sonra her yıl hipertansiyon taraması için doktora gidilmeli”
Kalp damar hastalıklarına karşı ne yapılması gerektiğiyle ilgili de açıklama yapan Çalışkan “Aile bireylerinde erken yaşta kalp damar hastalığı olan bireyler 40 yaşından önce ailede böyle bir risk yoksa 40 yaşından sonra her yıl hipertansiyon taraması amaçlı doktora başvurmalıdır. Bunun dışında doktora herhangi bir sebeple başvuran 18 yaş üzeri her birey yüksek tansiyon tanısının erken tespiti ve kalp-damar hastalıklarının önlenmesi amaçlı değerlendirilmelidir. 35 yaşından büyük bütün kişilerde beş yılda bir kandaki kolesterolün düzeyini gösteren testler yapılmalıdır. Bu testler en az 12 saat açlıktan sonra olmalıdır. 35 yaşın üzerindeki tüm erişkinlere beş yılda bir tiroid bezinin ürettiği hormonlara yönelik test yapılmalıdır” dedi. “Kanser hastalığında erken teşhis hayat kurtarır”
Kanser hastalığında erken teşhisin hastalığın seyrinde önemli rol oynadığını hatırlatan Çalışkan “Ayda bir kendi kendine meme muayenesi yapmalı, adet görmüyorsa her ay belli bir gün belirleyip o gün, adet oluyorsa 7 ila 10’uncu günlerinde elle hasta kendi memesini muayene etmeli şüpheli nodül aramalıdır. 40-69 yaş arası her yıl, 20 yaş sonrası 2 yılda bir doktor kontrolünde meme muayenesi planlanmalıdır. Ayrıca, 40-69 yaş arası 2 yılda bir kere mamografi planlanmalıdır. Rahim ağzı kanseri için 30-65 yaş aralığındaki kadınlara 5 yılda bir smear ve HPV-DNA testi yapılmalıdır. Kolon kanseri içinse 50-70 yaş arası tüm bireylerde gaitada gizli kan testi yapılmalı. 50 yaşından sonra 10 yılda bir kolonoskopik tarama faydalı olur. Birinci derece akrabalarında kolon kanseri veya diğer çeşitli bağırsak hastalıkları olan bireylerde 40 yaşından itibaren taramaya başlanmalıdır” sözlerini kaydetti.