Kayseri’de yaşayan Fatma Nur Bolat, eski eşi tarafından üzerine alınan hat ile 6 farklı cihaz alınması sonucu icralık oldu. Boşandıktan sonra da eşinin yaptığı borcu ödeyen Bolat, mağduriyetinin giderilmesini istiyor.
Eşinin kendi üzerine aldığı hat ile toplamda 6 farklı cihaz aldığını belirten Fatma Nur Bolat, borçlardan babasına gelen telefon sayesinde haberi olduğunu söyledi. Bolat, alınan cihazların evine hiç gelmediğini ve boşandıktan sonra da borçları ödemeye devam ettiğini söyleyerek, mağduriyetinin giderilmesini istedi. Açılan dosyaya ön ödeme yapıldığı için dosyanın savcılık tarafından kapatıldığını söyleyen Bolat, “Biz evliyken eşimin evlilik birliği içerisinde çeşitli borçlar açması ve aldatması sonucunda boşandık. Benim telefon hattım faturalıydı. Fatura ödeme gibi işleri ile de genelde eski eşim ilgileniyordu. Bu süreç içerisinde hattımın üzerine benden habersiz telefon, oyun konsolu gibi 6 adet cihaz almış ama bu cihazların hiçbiri evimize gelmedi. Cihazları da satmış. Zaten diyelim ki 3 bin TL’ye aldıysa cihazı 2 bin 500 TL gibi bir fiyata sattığını söylemişti. Benim adresim ve cep numaram operatör şirketinde farklı görünüyordu ve bana ulaşamamışlar. Ulaşamayınca da dava kesinleşince babama ulaşmışlar ve kızınızın bize borcu var demişler. Babamın da tabii bundan haberi yok ve beni aradı, o şekilde öğrendim. Daha sonra operatör ile iletişime geçtim, hukuk bürosu ile iletişime geçtim. Borcu da o şekilde öğrendim. Biz boşandıktan sonra ben borcu ödemeye devam ettim. 2018 yılında boşandık, 2020 yılında da davamız sonuçlandı. Borç da 2021 yılında bitti. Kendisini şikayet ettik ama soruşturma aşamasında dosya kapandı. 6 dosyanın 3’üne kendisi imza atmış, diğer 3 dosyaya da bir bayan imza atmış ama onlar tarafından bir ön ödeme yapılarak dosya soruşturma aşamasında kapatılmış. Ortada bir haksızlık var. Hak etmediğimi düşünüyorum. Evime gelmeyen cihazların parasını ben boşuna ödediğimi düşünüyorum. Bu noktada da adaletin tecelli etmesini ve mağduriyetimin giderilmesini istiyorum” dedi.
Tüketiciler Birliği Genel Başkanı Mahmut Şahin ise başkası adına hat almanın bile suç için yapılan bir eylem olduğunu söyleyerek, “Üzerine 14 bin hat alınan vatandaşın mağduriyetinden sonra aslında ara ara bize gelen şikayetlerde son günlerde patlama var. Bu konuda çok fazlaca şikayet var bir başkasının adına hat almak konusunda. Bir insan eğer bir başkasının adına hat alıyorsa zaten bu bir suç işlemek maksadıyla alınıyordur. Yoksa bir insan neden başkasının adına hat alır. Burada adaletin bunu takip etmesi gerekiyor. Savcılıkların bunu soruşturması gerekiyor. Normalde şimdiye kadar bize gelen şikayetlerde bir erkeğin adına başka bir erkeğin hat alması vardı. Burada denir ki bir erkek sahte bir kimlikle geldi ayırt edememiş olabilir ama burada Fatma Nur kimliği olan bir bayan ama bir erkek gidiyor ve bu hattın üzerine malzeme alıyor. Bu kadar kolay olmamalı. Operatörlerin bu işi sadece kar yapmak için incelemeden vermeleri birilerinin mağduriyetine sebep oluyor. Bunun önüne bayiliğin cezalandırılarak geçilmesi gerekiyordu. Ya da yapanın bizzat cezalandırılması lazımdı. Burada bir ayrılık var ve ayrılan hanımefendinin birkaç yıl borç ödemesi ve maaşına haciz gelmesi var. Burada bir haksızlık var ve buna karşı savcıların takipsizlik vermesi değil, takip etmeleri gerekiyor. Bir bedel ödeme ile suçtan kurtuluyorsanız zaten suçluyu teşvik edersiniz. Suçu teşvik etmemek lazım” ifadelerini kullandı.
Eşlerin bu tür durumlarda manevi tazminat hakkı doğduğunu söyleyen Avukat Ali Kızılay ise, “Yargıtay 2. Hukuk Dairesi eşlerin birbirinden habersiz kredi çekmesi, birbirleri adına haberleri olmaksızın eşlerin işlem yapmasını güven sarsıcı hareket olarak görmekte ve boşanma gerekçesi olarak kabul etmektedir. Yargıtay içtihatlarında belirtildiği üzere eşlerin bu tarz davranışları diğer eşin kişilik haklarına zarar vermekte, bu nedenle kişilik hakları saldırıya uğrayan eşin manevi tazminat talep hakkı doğmaktadır. Borçlar Kanunu 49. maddesine göre kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Yine TBK 58. maddesinde ’Şahsiyet hakkı hukuka aykırı bir şekilde tecavüze uğrayan kişi, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat namıyla bir miktar para ödenmesini dava edebilir’ şeklinde düzenlenmiştir. Diğer taraftan haksız bir şekilde eşinin eyleminden dolayı borç ödeme durumunda kalan eş, TBK 77 ve devamı çerçevesinde sebepsiz zenginleşme hükümleri çerçevesinde ödediği bedeli talep edebilecektir” dedi.