Pek çoğumuzun ekşi tadı yüzünden uzak durmasına sebep olan yarı tropik bir meyvedir greyfurt. Aslında acı ve tatlıdan ekşiye kadar farklı lezzette çeşitleri olan bu narenciyenin, Amerika’da 20 çeşidi yetişir. Türkiye’de portakal ve mandalinaya göre tüketimi daha az olan bu meyvenin kahvaltılarda tercih edilmesi gibi bir alışkanlık söz konusu.
Ülkemizde genellikle suyu sıkılarak tüketilirken faydalarının yanında dikkat edilmesi gerekenler de bulunuyor. Adeta vitamin ve mineral deposu olan greyfurtu gelin biraz daha yakından inceleyelim…
GREYFURTUN FAYDALARI
Kan şekerini dengeler
Greyfurt, glisemik indeksi düşük bir meyve olarak kan şekeri seviyelerinde olumsuz bir etkisi yoktur. Aksine araştırmalar, greyfurtun tip 2 diyabet üzerinde olumlu bir etkisi olduğunu gösteriyor. Uzmanlar, greyfurtu acı yapsa da naringin bileşeninin, ‘tip 2 diyabetli kişilerde glikoz intoleransını iyileştirmek için kullanılan bir inhibitöre benzer özelliklere sahip olduğunu ortaya koymuştur.
Kilo korumaya yardımcıdır
Zayıflatma özelliği halk arasında ne kadar yaygın olsa da bu kesinleşmiş bir durum değildir. Greyfurt meyvesi, uzun süre tok kalmayı sağlarken kilo korumada da yardımcı olmaktadır. Yüksek tansiyon, obezite ve yüksek lipid (yağ) seviyeleri arasında bir ilişki kurarak, kan basıncını ve kandaki lipid seviyelerini iyileştirmeye yardım eder. Bu yüzden greyfurtun kilo koruma ve obezitenin önlenmesi için uzun vadedeki faydasından söz etmek daha doğru olacaktır.
Felç riskini azaltır
Yapılan araştırmalara göre; greyfurt, portakal gibi narenciyelerde bulunan flavonoidleri daha fazla tüketmek, kadınlarda iskemik felç riskini düşürmeye yardımcı olur. Felç riskine karşı beslenme alışkanlığınıza greyfurtu ekleyebilirsiniz.
Kalbi korur
İçeriğinde bulunan lif, potasyum, likopen, C vitamini ve kolin birleşimi kalp sağlığına katkı sağlar. Yüksek potasyum alımını ve tuzun düşürülmesini teşvik ederken, yüksek tansiyonun oluşturabileceği birtakım komplikasyonların da önüne geçer.
Zengin antioksidan içeriği
Greyfurt C vitamini gibi antioksidanlar bakımından oldukça zengin bir meyvedir. Antioksidanlar, serbest radikallerin yol açtığı kanserlere karşı koruyucu bir kalkan görevi görürler. Küçük boy bir greyfurt, 68.8 miligram (mg) C vitamini içerir. Yetişkinlerde günlük önerilen C vitamini miktarının kadınlarda 75 mg, erkeklerde 90 mg olduğu bilinir. Yine küçük bir greyfurtta bulunan 2270 mikrogram likopenin kanserden korunmaya destek olabileceği söylenir.
Sindirim sistemini düzenler
Greyfurt yüksek miktarda su ve lif içerir. 200 gram ağırlığındaki bir greyfurt, 182 gram su ve 2.2 gram lif içerir. Lif ve su, kabızlığı önlerken sindirim sisteminin de doğru çalışmasına katkıda bulunur. Yetişkinlerin yaş ve cinsiyete bağlı olarak günde 28-33.6 gram lif tüketmesi gerekir. Yüksek lif tüketimi, kolorektal kanser riskini de düşürmede yararlıdır.
Bağışıklık güçlendirici
A ve C vitamini bağışıklık sistemini güçlendirmede temel bir rol oynar. C vitamininin beslenme yoluyla alınması solunum ve diğer enfeksiyonların önlenmesinde önemlidir. Yetişkinler ve kronik hastalıkları olup sigara içenler C vitamini alınımına özellikle dikkat etmelidir. A ve C vitamini kombinasyonu hastalandığınızda iyileşme süresini kısaltır. Bu acı-tatlı meyvede bulunan sitrik asit, sindirim sonrası alkali bir reaksiyon oluşturur. Bu da soğuk algınlığı, öksürük ve gribe karşı koruyucu bir bariyer oluşturur.
GREYFURTU KİMLER TÜKETMEMELİ? GREYFURTUN ZARARLARI
İlaçlarla etkileşimi yüksek bir meyve olduğu için, enzim bağlama kapasitesi de yüksektir. Bu özelliği ilacın bağırsaktan kana normalden daha hızlı karışmasına neden olabilir. Kandaki ilaç düzeyini yükseltmesi nedeniyle tehlikeli olabilir. Bazı psikiyatrik ilaçlar (antidepresanlar ve anksiyete ilaçları), yüksek tansiyon, kalp ritim ve kolesterol ilaçları alırken greyfurt tüketiminde doktora danışılmalıdır.
Yine yüksek potasyum içeriği nedeniyle böbrek enfeksiyonu olan kişiler de greyfurt tüketimine dikkat edilmelidir. Böbreklerdeki hasar, kandaki fazla potasyumun atılmasını zorlaştırabilir. Bazı durumlarda potasyum birikmesi hayati tehlike oluşturabilir.
Gastroözofageal reflü hastalığı olan kişiler, greyfurtu asitli yapısı nedeniyle tüketemeyebilir. Bu kişilerde mide ekşimesi oluşturabilir.
Kemoterapi tedavisi süresince de yine greyfurt tüketilmesi çok fazla önerilen bir durum değildir.