Kış aylarının gelmesiyle beraber artan grip salgınına çare arayan Rizeliler çözümü aktarlarda ve bal satış reyonlarında arıyor.
Kış aylarında çok fazla görülen nezle ve grip salgını gibi hastalıklarla karşılaşan vatandaşlar hastanelerdeki yoğunluk nedeniyle tedavi için doğal çözümler bulmaya çalışıyor. Doğal çözümü arayan vatandaşlar hastalığı nasıl yeneceklerine dair aktarlardan yardım alıyor. Aktarların verdiği bir çok bitkiyi tüketen vatandaşlar yanı sıra iyileşmek için bal satış reyonlarında Kestane balı ve Çiçek balına da rağbet gösteriyor. "Aktarcının en iyi görevi doktorun işine karışmamak"
Müşterilerine ıhlamuru farklı bitkilerle beraber tüketmelerini tavsiye ettiğini söyleyen aktarcı Metin Karaca, "Kış aylarında yemezsen, içmezsen ve giyinmezsen hasta olursun. Son günlerde de grip de bir patlama yaşanıyor. Hasta olarak çok geliyorlar. Eski usül, ıhlamur gibi bitkilerden vermeye çalışıyoruz ama yetmiyor. Hastanelere gidiyoruz diyorlar, verdiğim bitkilere bu yetmedi diyorlar. Ihlamur süper bir vitamindir ve antioksidandır. Ek olarak da iltihap sökücüdür ama yetmiyor. Biz de ıhlamurun yanına tarçın verelim diyoruz. Tarçında balgamı atmayı sağladığından ötürü tavsiye ederiz. İltihapları azaltsın diye bir kök veya yaş zencefil veriyoruz. Aktarcının en iyi görevi doktorun işine karışmamak. Önce hastaneye git diyoruz. Bize gelen müşterilere de ıhlamur veriyoruz. Ihlamuru süslemek iyidir. Ihlamura da zencefil, havlıcan, zerdeçal, tarçın, ebegümeci ve hatmileri müşteriye sunuyoruz. Ihlamura bunları katmalarını istiyoruz. Zencefil ve zerdeçalın toz halini ballarla macun yapmalarını istiyoruz. Koronadan ötürü çıkan bitkilerden veriyoruz" şeklinde konuştu. "Biraz sağlam olmalıyız ki hastalığı yenelim"
Hasta olan kişilerin önce yeme içmesine dikkat etmeleri gerektiğini belirten Karaca, "Müşteriye baktığımda yemek yemeyen biriyse öncelikle ona gıda veriyorum. Kış aylarına girerken, kök zencefil, kök havlıcan, kök tarçın ve boğaz dostu olan adaçayı alabiliriz. Hatmimiz var, çok iyi bir boğaz yumuşatıcıdır. Aynı zamanda bağırsakları da yumuşatır. İnsanlar hasta olunca evde yattıkları için bütün sistemleri bozuluyor. Bundan dolayı bahsettiğim ürünleri tüketmeleri idealdir. Evlerinde bal olana da söylüyoruz ki, tarçının, çörekotunun tozları vardır. O tozları ballarla karıştırıp ye diyoruz. Balla karıştırmalarının nedeni de soğuk havalarda yaşadığımız gripte ve nezlede vücudun direncini arttırmak için hem de insanı dik tutmak için. Biraz sağlam olmalıyız ki hastalığı yenelim" ifadelerini kullandı. "Kahvaltılık bal isteyene farklı veriyorum, ilaçlık isteyene ilaçlık bal veriyorum"
Kış aylarında 2 tür balın daha çok satıldığını ifade eden bal satıcısı İbrahim Deniz, "Kış ayları olduğu zaman ağırlıklı olarak Kestane Balı ve Çiçek Balı’nda satış oluyor. Her bölgenin balı farklı oluyor. Damak tadı da farklı fiyatı da farklı oluyor. Deniz seviyesinden yükseldikçe çiçek floryası artar. Kestane balı ve çiçek balı, vücut bağışıklığı sistemini yenilemede, öksürük, bronşit gibi hastalıkların gidermesinde faydalı bir üründür. Kahvaltılık bal isteyene farklı veriyorum, ilaçlık isteyene ilaçlık bal veriyorum. Bundan dolayı da müşteriye ilk önce ne tür bal istediğini soruyoruz. Kahvaltılık ile ilaçlık bal arasında ki fark, çiçek floryasının değişmesidir. Alçak bölgedeki balın çiçeği azdır, yükseklere çıktıkça fazlalaşır" diye konuştu.