Kırşehir Belediyesinde çalışan iki güvenlik görevlisi tarafından canice katledilen ve cesetleri Kızılırmak’a atılan Hasan Aydoğan ve Şeyma Demir’in aile Avukatı Mehmet Ali Alan, Kırşehir Belediyesi’nin cinayetten önce hırsızlık suçu işleyen iki güvenlik görevlisi hakkında işlem yapmaması ve ’Cinayete Sebebiyet Vermesi’ nedeniyle Kırşehir Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulundu.
Avukat Alan, mazot hırsızlığı olayına müdahale etmeyen belediye görevlilerinin görevi kötüye kullandığını belirttiği suç duyurusunda nitelikli hırsızlık suçu işleyen Kırşehir Belediyesince; güvenlik görevlisi olarak çalışan Sami Aydoğan ve Şefik Ekici’nin mazot hırsızlığı yaptığından 16.03.2022 tarihinde haberdar olmalarına rağmen, bu kişileri Kırşehir Cumhuriyet Başsavcılığına ya da Kırşehir Emniyet Müdürlüğüne derhal ihbar etmemek suretiyle, Şeyma Demir ve Hasan Aydoğan’ın hunharca öldürülmelerine sebebiyet verildiğini belirtti.
Suç duyurusunda, "Belediye yetkilileri; yasa ve yönetmeliklerde belirlenen şartları yerine getirmeden, canavarca hisle ve eziyet çektirerek ve ’bir suçu gizlemek, delillerini ortadan kaldırmak veya işlenmesini kolaylaştırmak ya da yakalanmamak amacıyla kasten adam öldürecek’ kadar vahşileşen, bunlardan birisinin iki sabıkası olmasına rağmen bu kişileri güvenlik görevlisi olarak istihdam etmiştir. Sami Aydoğan ve Şefik Ekici ile birlikte isimlerini bilmediğimiz iki güvenlik görevlisiyle birlikte, 16.03.2022 tarihinde çalıştıkları asri mezarlığın jeneratörünün kullanımına sunulan mazotu çalmak ve bu hırsızlık işini kolaylaştırmak amacıyla kamera kayıt cihazını ortadan kaldırma suçunu işledikleri bilinmesine rağmen belediye başkanı, başkan yardımcıları bu suçu işleyen dört kişiyi açığa almamak ve bunları TCK’nın 279. Maddesi ahkamınca derhal Kırşehir Cumhuriyet Savcılığı’na ya da Kırşehir Emniyet Müdürlüğü’ne ihbar etmemek suretiyle müvekkillerin çocukları Hasan Aydoğan’ın kasten, canavarca hisle, eziyet çektirerek acımasızca öldürülmesine sebep olmuşlardır" denildi. "Hırsızlar belediyenin işlem yapmamasından güç aldı"
Kırşehir Belediyesinde kamera kayıtlarının mazot hırsızlığı nedeniyle bulunmaması gerekçesiyle suç duyurusunda bulunulmamasını da eleştiren Alan, "Nitelikli hırsızlık yapan şüphelileri açığa alarak savcılığa derhal ihbarda bulunsaydı, savcılık bu kişiler haklarında gözetim kararı verirdi. Eğer suç işledikleri delillerle sabit olursa o takdirde tutuklanmaları istemiyle sulh ceza hakimliğine müracaat ederdi. Suç işleyenler belediye tarafından korunduğu için ve anlatılan lazımeler yerine getirilmediğinden, bu kişiler belediyeden aldıkları güç ile ’Ali kıran baş kesen’ olmuşlardır. Şayet belediye başkanının belirttiği üzere, 16.03.2022 tarihinde hırsızlık eylemi derhal savcılığa bildirilseydi bu kişiler 24.03.2022 tarihinde nitelikli cinsel saldırı, özgürlükten yoksun bırakma ve nitelikli adam öldürmek suçlarını işleyemeyeceklerdi. Belediye hırsızlık eylemini yapan 4 kişiyi korumuştur. Herhalde suç işleyenlerden birisi belediye başkanının dayısının torunu olduğundan 16.03.2022 tarihinde bu kişiler açığa alınmamış ve suç ihbarında bulunulmamıştır. 24.03.2022 tarihinde cinayet meydana geldikten sonra ve bu suçu işleyenlerden ikisinin belediyede güvenlik görevlisi olarak görev yaptığı belirlenince 2 gün sonra suç ihbarında bulunulması gayet manidardır. Hırsızlık suçu ortaya çıkarsa suçlanırız endişesi sonucudur. Canavarca hisle 2 masum insanı eziyet çektirerek öldüren bu zalimler, öldürme ve tecavüz eylemlerini gerçekleştirmeseydi hırsızlık suçu örtbas edilecekti. Belediye yetkilileri görevlerini kötüye kullanmışlar, TCK’nın 279 ve 257. Maddeleri ahkamlarını ihlal etmişlerdir" ifadelerine yer verdi.