Zonguldak’ta TTK’ya ait maden ocağında meydana gelen göçükte kendisi 23 yıllık mesai arkadaşı Ramazan Yıldırım’ı kaybeden 49 yaşındaki Rıfat Öztürk, o anları unutamıyor. Emeklilik süreleri dolmasına rağmen çocuklarını okutmak için çalışmaya devam ettiklerini ifade eden Öztürk, "Kurtulduğuma sevinemedim" diye gözyaşı döktü.
Türkiye Taşkömürü Kurumu’na ait Armutçuk Müessesesinde geçen 13 Eylül günü eksi 450 kotunda göçük meydana geldi. Tavan göçmesi sonucu meydana gelen göçükten 7 işçi etkilendi. İşçilerden 6’sı sağ kurtulurken 45 yaşındaki Ramazan Yıldırım hayatını kaybetti. Diğer beş arkadaşının taburcu olmasının ardından son olarak kendisi de taburcu edilen 49 yaşındaki Rıfat Öztürk; Ruşenler köyündeki evinde istirahatini sürdürüyor.
23 yıllık mesai arkadaşı Ramazan Yıldırım’ı göçükte kaybetmenin acısını yaşayan Öztürk, kurtulduğuna sevinemediğini söyledi. Mesai arkadaşlarına birbirlerinin hayatını emanet ettiklerini söyleyen Rıfat Öztürk, göçük anında Ramazan Yıldırım’ın kurtulduğunu düşündüğünü ancak acı haberi alınca büyük üzüntü yaşadığını anlattı. "Bizi kurtarın diye ilk Ramazan’a seslendim. En tecrübeli oydu"
Bir aylık izin sonrası göçükten üç gün önce mesaiye başladığını ifade eden Rıfat Öztürk, göçüğün yaşandığı anları anlattı. Göçüğün meydana gelmesiyle birlikte ilk Ramazan’a seslendiğini söyleyen Öztürk şöyle dedi:
"2000 yılında maden ocağına girdim. 23 yıllık madencilik hayatım var. Bir aylık madencilik iznimi kullanmıştım. Pazartesi işbaşı yapmıştım. Üç günlük çalışmam oldu. Ocak bir anda nasıl göçtüğünü bizde anlamadık. Biz göçük altında kaldık. Ben komple postaya (taş-toprak) gömülmüştüm. Ramazan arkadaşımız bizden bir kaç metre uzaktaydı. Onu kurtulmuştur diyordum. Göçük yaşandığı anda olayın şokunu ilk atlattıktan sonra ilk ona seslendim. Bizi kurtarın diye. Çünkü ocakta en tecrübeli benden sonra o vardı. Bir zaman sonra sesimizi duyurabildik. Dışardan çalışma arkadaşlarımız ses verdiler. Sesimizi duyduklarını söylediler. Bize ulaşıldı. Mesai arkadaşlarımızın cesaretleriyle çalışmalarıyla onların fedakarlığıyla Allah’a şükür hayata geri döndük." "Kolum bacağım kopsaydı da arkadaşım sağ çıksaydı"
Ekmeğini, suyunu ve hayatını mesai arkadaşlarıyla paylaştığını ve göçükte hayatını kaybeden Ramazan Yıldırım ile de kardeş gibi olduklarını söyleyen Rıfat Öztürk, "Ben 23 yıllık madenciyim. Arkadaşlarımız bize güvenirlerdi. Ben kendimden önce diğer göçük altında kalan mesai arkadaşlarımın kurtarılmasını söyledim. Beni kurtarma çabası içinde olan arkadaşlarıma her arkadaşın başında ekiplerin olduğunu söylediler. Diğer arkadaşlarımızla birlikte bizi göçükten aldılar. Hepsinden Allah razı olsun. 23 yıllık madenci arkadaşım Ramazan’ın ailesine Allah sabırlar versin. Kendim kurtulduğuma dahi sevinemiyorum. Keşke elim kolum kopsaydı. Arkadaşımı da sağ çıkmayı nasip etseydi. Kardeşim gibiydi. 23 yıldır ekmeğimizi, suyumuzu tüm hayatımızı orada paylaşmıştık. Olumlu olumsuz her şeyimizi 23 yıldır aynı vardiyalarda iş yaptık. En büyük acım bu. Allah beni sevdiklerime bağışladı ama kurtulduğuma sevinemiyorum" diye konuştu. "2 yıl daha çalışmayı düşünüyordum"
Ramazan Yıldırım ile bir süre önce emekliliklerini hak ettiklerini ancak ikisinin de çocuklarının eğitimi için çalışmaya devam ettiklerini söyleyen Rıfat Öztürk, "Ramazan da emekliliğini hak etmişti. Emekliliğimi hak ettim. 10 yıl oldu hak edeli. Üç çocuğum var. Çocuklarımın üniversitesi bitene kadar çalışmayı planlıyordum. Çocuklarım için 2 yıl daha çalışmayı düşünüyordum. Bu saatten sonra nasıl bir karar alırım bilmiyorum. Olayın şokunu atlatıp" ifadelerine yer verdi.