Aydın'ın Köşk İlçesi'ne bağlı Karatepe Köyü'nde 101 yıl önce 18 Şubat 1922 günü Yunanlılar tarafından caminin içerisine doldurularak yakılan yüzlerce şehit, gerçekleştirilen şehitlik ziyaretinde dualarla anıldı.
Birinci Dünya Savaşı'ndan sonra Yunan mezaliminin en ağır gerçekleştiği yerlerden biri olan Köşk Karatepe'de resmi kayıtlara göre 93 kişi resmi olmayan kayıtlara göre ise köydeki iki ayrı camide yaklaşık 300 kişi, yakılarak şehit edildi. Yunanlılara direndikleri ve vatanı savunan efelere yardım edip karınlarını doyurdukları gerekçesi ile Sekiyurt ve Sarıahmetler Camisi'ne doldurulup yakılan masum insanların şehit edilmesinin üzerinden 1 asır geçti. Bu çerçevede Köşk Belediyesi tarafından Karatepe Şehitliği'ne ziyaret gerçekleştirildi. Gerçekleştirilen ziyarette Karatepe şehitleri dualarla anıldı. Duygusal anların yaşandığı ziyaret sonrasında şehitlerin ruhları ve deprem felaketinde hayatını kaybedenler için Yasin-i Şerif okundu.
Konu ile ilgili sosyal medya üzerinden paylaşım yapan Köşk Belediye Başkanı Nuri Güler; “İnsanlık tarihinin en acımasız ve utanç verici hadiselerinden olan Karatepe Katliamı'nın 101. yılında, katliamda şehit düşen hemşerilerimizin ruhlarına Yasin-i Şerif armağan ettik. Kahramanmaraş'ta meydana gelen, 11 ilde yıkıma neden olan deprem felaketinde hayatını kaybeden canlarımızı dualarla yad ettik. Ruhları şad olsun” dedi.
Karatepe Şehitliği'nin geçmişi
Kurtuluş Savaşı sırasında Yunanlılara en çok karşı gelen bölgelerden biri Köşk Karatepe Köyü idi. Karatepe Katliamı, Türk halkının direnişini kırmak için, Yunanlıların sistemli bir şekilde uyguladıkları yıldırma politikasının, en trajik örneklerinden birisiydi. Kendilerini uygar dünyanın temsilcileri olarak gören işgalci Yunan Ordusu'nun bir müfreze askeri, 18 Şubat 1922 gecesi, yerli Rumların kılavuzluğunda Karetepe Köyü'ne geldi. Amaçları Kuva-yı Milliye'ye destek olan köylüleri, çevre köylere de ibret olacak şekilde cezalandırmaktı. Yunan ihrak (yakma) birliği askerleri, köyün etrafını kuşattıktan sonra, teker teker evlere girdiler. Köylülerden bir kısmını evlerinde silahla tarayarak ve yakarak öldürüyor, büyük bir kısmını da ite-kaka camilere dolduruyorlardı. Bu arada bulabildikleri para ve kıymetli eşyaları da gasp ediyorlardı. Sarı Ahmetler, Helvacılar, Mahmutlar ve Akçalar Mahalleleri'nde oturanlar Sarı Ahmetler Camisi'nde, Sekiyurt Mahallesi'nde oturanlar da Sekiyurt Cami'sinde toplanarak resmi olmayan kayıtlara göre yüzlerce kişi yakılarak şehit edildi.