Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Eğitim Fakültesi Çocuk Gelişimi Bölümü 1'inci sınıf öğrencisi Rojin Kabaiş, 27 Eylül akşamı kaldığı yurtta akşam yemeğini yedikten sonra dışarı çıktı. Rojin Kabaiş, geri dönmeyince, telefonla da ulaşamayan arkadaşları, 28 Eylül Cumartesi günü saat 12.00 sıralarında polise haber verdi. Polisin araştırmasında Kabaiş'in 27 Eylül'de saat 18.30'da Van Gölü sahiline çakıl taşı toplamaya gideceğini söylediği, birlikte gitmeyi teklif ettiği arkadaşının ise olumsuz yanıt verdiği tespit edildi. 28 Eylül'de Kabaiş'in arkadaşlarının, Van Gölü sahilinde yaptığı aramada Rojin'e ait cep telefonu, kulaklık, kek ve su bulundu; telefon incelenmek üzere polis ekiplerine teslim edildi.
Telefonla konuştuğu annesine ise markete su ve kek almaya gideceğini söyleyen Rojin için polis, Jandarma Sahil Güvenlik, AFAD ve Büyükşehir Belediyesi'nin itfaiye ekipleri 4'üncü günde de çalışmalarını sürdürüyor. Van Gölü sahilinde Çevik Kuvvet polisleri, polis atlı birlikleri, göl üzerinde ise jandarma, polis, AFAD ve itfaiye ekipleri tekne ve botlarla arama çalışması yapıyor. Aramalarda jandarmaya ait su üstü radar cihazı da kullanılıyor. (
‘YURT MÜDÜRÜNDEN ŞİKAYETÇİYİM’
Diyarbakır'dan gelen Rojin Kabaiş'in ailesinin umutlu bekleyişi de sürüyor. Rojin’in babası Nizamettin Kabaiş, yurt yetkililerinin kendilerine geç haber verdiğini öne sürerek, "Umutlu bekleyişimiz sürüyor. 85 milyon Türkiye halkından rica ediyorum. Kızımın bulunması için herkes yardımcı olsun. Acımız çok büyük. 25 Eylül Çarşamba günü kızımı ben üniversiteye getirmiştim. 2 gün de okula gitmiş. Kaybolduğu gün akşam yemeğini yedikten sonra saat 18:30'da yurttan ayrılmış sahilde gezmiş. Sahilde yürürken kamerada görünüyor. Sahilde telefon, kulaklık, kek ve suyunu orada bırakmış. Burada büyük bir yanlışlık var. Yurt Müdüründen şikayetçiyim, keşke daha erken haber verseydi, daha iyi olurdu. Suç duyurusunda bulundum, bana geç haber verdikleri için. Yurt yetkilileri 18 saat sonra bana haber verdi. Hem biz hem de polis karakoluna geç haber vermişler. Daha erken haber verseydiler daha çabuk bulunurdu" dedi.