İzmir’de yaşayan en küçük iklim aktivisti Kumsal Cemre Badem (9), Birleşmiş Milletler (BM)’de iklim krizine çözüm üretilebilecek çalışmalara katkı sağlıyor, çeşitli sosyal sorumluluk projelerinde yer alıyor. Matematik yarışmasında dünya birinciliği de bulunan iklim aktivisti “Kendi küçük, hareketi büyük” dedirtiyor.
Henüz 7 yaşındayken Kanada merkezli Caribou Contests Matematik Yarışmasında 2 bin 283 öğrenci arasından dünya birincisi olan Kumsal Cemre Badem, dünyaya karşı sorumluluklarının olduğu bilinciyle iklim aktivisti oldu. Birleşmiş Milletler (BM)’de iklim krizine çözüm üretilebilecek çalışmalara katkı sağlayan, çevre konusunda çeşitli sosyal sorumluluk projelerine imza atan minik dahi, devletlere ve toplumlara “Yaşayacağımız başka bir dünya yok” mesajı veriyor. İklim eylemi yapacak
Yarışmada dünya birincisi olduktan sonraki süreci anlatan Badem, “Son yıllarda yaşanan sıcaklık artışı, buzulların erimesi, deniz seviyesinin yükselmesi, orman yangınları ve sellerin asıl nedeninin iklim krizi olduğunu gördüm. İklim krizinin nedenini ve dünyaya verdiği hasarı araştırdığımda ise bu durumun tamamen insan kaynaklı hatalardan dolayı olduğunu gördüm. Bu yüzden iklim krizi ve su tüketimi ile ilgili çalışmalar yapıyorum. Doğamı koruyorum, geri dönüşüme önem gösteriyorum, tüketimlerime dikkat ediyorum, atıkları ayrıştırıyorum, ağaç dikiyorum, enerji tüketimine önem gösteriyorum; duş dışında su ihtiyacım için mutlaka soğuk su kullanıyorum. Ben sadece sınıf arkadaşlarımın değil, toplumu ve devletlerin dikkatini bu konuya çekmeye çalışıyorum. Çalışmalarımın daha fazla ulaşması amacıyla iklim eylemi yapmayı düşünüyorum. Ben inanıyorum ki sizler bize böyle bir dünya bırakmak istemiyorsunuz. Bu yüzden doğamızı korumalıyız. Çünkü yaşayacak başka bir dünya yok” dedi. “Açlık ve kıtlıkla karşılaşabiliriz”
Kumsal Cemre Badem, ailesine bu bilinci aşılayan kişinin de kendisi olduğunu ve dönüşümü ilk önce aile içerisinde başlattığını belirterek, “Annem ve babam, benim iklim krizi konusundaki hassasiyetlerimi çok iyi biliyor ve onlar da bu konuda çok dikkat ediyor. Bazı arkadaşlarım çalışmalar yaparken ‘Neden böyle şeyler yapıyoruz?’ diye soruyor; ama yaşadığımız dünya elimizden gidebilir. Yakın gelecekte açlık ve kıtlıkla karşılaşabiliriz. Bu yüzden de önlemlerin alınması gerekiyor. Böyle anlatınca onlar da durumun ciddiyetini daha fazla anlıyor” diye konuştu. Yapılması gerekenleri sıraladı
Geri dönüşümün önemine dikkat çeken Badem, yapılması gerekenleri şöyle sıraladı:
“Evlerimizden başlayarak geri dönüşüme ve atık ayrıştırmaya önem göstermeliyiz. Tüketim alışkanlıklarımızı değiştirmek zorundayız, su ayak izimizi küçültmeliyiz. İklim krizi ve su tüketiminin toprağımızı verimsizleştirmesi ve kuraklaştırması sonucunda yapılan bir araştırmaya göre sadece 60 hasat yılı kaldı. 60 yıl sonra dünyada açlık ve kıtlıkla karşılaşabiliriz. Özellikle sanayi devrimi ile beraber fosil yakıtlar kullanılmaya başlandı. İnsanlar doğaya ve çevreye hasar vermeye başladı. Orman alanlarımız azaldı, gereğinden fazla tüketim yapmaya başladık. Bunların sonucunda oluşan sera gazları, dünyamızın ısısını artırdı. Karbonu 2030 yılına kadar yarılayıp 2050 yılına kadar da 0’a indirmek zorundayız. Toplumlar ve devletler olarak hep birlikte çalışmalıyız. Bu konu, sadece bireysel olarak çözülebilecek bir durum değil. Paris İklim Anlaşması’nda alınan kararları devletler hemen hayata geçirmeli. Küresel sıcaklık artışını 2 derecenin altında tutmalıyız. Fosil yakıtlar yerine temiz enerjiye geçmeliyiz. Güneşten ve rüzgardan elde ettiğimiz enerjiyi kullanmalıyız.” “Önce doğru insan olmak istiyorum”
Kendisine rol model olarak Mustafa Kemal Atatürk’ü aldığını söyleyen minik aktivist, “Ben önce doğru bir insan olmak istiyorum. Mustafa Kemal Atatürk’ün izinde yürüyen bir genç olarak topluma ve insanlığa faydamın dokunacağı işler yapmak istiyorum. Meslek olarak ise beyin cerrahı olmak istiyorum” ifadelerini kullandı.