ABD'de geçen hafta açıklanan makroekonomik verilerin para politikalarına yönelik beklentileri değiştirmesinin ardından, gözler dün Fed Başkanı Powell'ın açıklamalarına çevrildi.
Powell, Washington Ekonomi Kulübünde katıldığı münazarada, dezenflasyon sürecinin bazı sektörlerde başladığını ancak daha gidilecek çok yol olduğunu belirtti.
Dezenflasyon sürecinin biraz zaman alacağına işaret eden Powell, sürecin pürüzsüz olmayacağını, muhtemelen inişli çıkışlı olacağını anlattı. Powell, "Daha fazla faiz artışı yapmamız gerekeceğini düşünüyoruz." dedi.
Fed Başkanı Powell, 2023'te enflasyonda önemli düşüşlerin görülmesini beklediklerini kaydetti.
Geçen hafta açıklanan ocak ayı istihdam raporunun "çok güçlü" olduğunu bildiren Powell, "Bu kadar güçlü olmasını beklemiyorduk." değerlendirmesinde bulundu.
Powell, güçlü istihdam raporunun dezenflasyon sürecinin neden zaman alan bir süreç olacağını düşündüklerini gösterdiğini ifade ederek, verilerin beklenenden daha güçlü gelmeye devam etmesi halinde faiz oranlarını daha fazla artırmalarının gerekebileceğini dile getirdi.
Analistler, Powell'ın açıklamalarının endişe edildiği kadar şahin olmadığına dikkati çekerek, bu durumun görece riskli varlıkları desteklediğini söyledi.
Powell'ın açıklamalarının ardından para piyasalarında mart ve mayıstaki toplantılarda 25 baz puan faiz artışına gideceğine yönelik fiyatlamaların ağırlık kazandığını kaydeden analistler, bankanın mayıs-aralık döneminde ise faizleri sabit tutacağının öngörüldüğünü bildirdi.
Dün New York borsasında S&P 500 endeksi yüzde 1,29, Nasdaq endeksi yüzde 1,90 ve Dow Jones endeksi yüzde 0,78 değer kazandı. ABD'de endeks vadeli kontratlar yeni güne ise sınırlı yükselişle başladı.
Avrupa pay piyasaları, dün Powell'ın konuşması öncesi karışık bir seyirle kapanırken, vadeli işlem piyasalarında endeks vadeli kontratları yeni güne yüzde 1'e yakın yükselişle başladı.
Dün açıklamalarda bulunan Avrupa Merkez Bankası (ECB) yetkilileri politikaların henüz istenilen etkiyi yaratamadığını belirtirken, şahin üyeler faiz artışlarında adımların daha da büyütülmesi gerektiğini söyledi.
Analistler, Avrupa'da gözlerin yarın ECB Başkanı Christine Lagarde'ın yapacağı açıklamalara çevrildiğini belirterek, son dönemde ABD'de ve Avrupa'da açıklanan verilerde enflasyon baskısını artırabilecek işaretlerin çoğalmasıyla yatırımcıların temkinli hareket ettiğini bildirdi.
Bu gelişmelerle, dün İngiltere'de FTSE 100 endeksi ve İtalya'da MIB 30 endeksi yüzde 0,36 yükselirken, Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 0,16 ve Almanya'da DAX 40 endeksi yüzde 0,07 geriledi.
Asya borsalarında bugün karışık bir seyir izlenirken, Japonya'da açıklanan şirket karlarının beklentilerin kalmasıyla satış baskısı güçlendi.
Çin ile ABD arasındaki "balon krizi" manşetlerdeki yerini korurken, konunun iki ülke arasındaki kırılgan ilişkileri daha da kötüye götürmesinden endişe ediliyor.
Öte yandan, bölge ülkelerinin merkez bankaları faiz oranlarını artırmaya devam ederken, Hindistan Merkez Bankası da beklentiler dahilinde politika faizini 25 baz puan artırarak yüzde 6,50'ye çıkardı.
Kapanışa yakın Japonya'da Nikkei 225 endeksi yüzde 0,3, Çin'de Şanghay bileşik endeksi yüzde 0,2 gerilerken, Hong Kong'da Hang Seng endeksi yüzde 0,3 ve Güney Kore'de Kospi endeksi yüzde 1,3 yükseldi
Yurt içinde, pazartesi günü meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremler nedeniyle dün de düşük işlem hacminin gerçekleştiği Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, günü yüzde 8,62 değer kaybıyla 4.505,34 puandan tamamladı.
Borsa İstanbul'da açığa satış yasağı devam ederken, yeni günde Türk Telekom başta olmak üzere bazı şirketlerin pay geri alımlarına başlayacaklarını duyurması dikkati çekti.
Dün, yatay seyirle 18,8309'dan kapanan dolar/TL ise, bugün bankalararası piyasanın açılışında 18,8310'dan işlem görüyor.
Analistler, bugün yurt içinde finansal yatırım araçlarının reel getiri oranları, yurt dışında ise ABD'de toptan eşya stoklarının takip edileceğini belirterek, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 4.500 ve 4.400 seviyelerinin destek, 4.750 puanın direnç konumunda olduğunu kaydetti.