SAKARYA (İHA) – Sakarya’nın Akyazı ilçesinde 100 yıllık olduğu tahmin edilen ve mahallelinin göçünden sonra çürümeye başlayan camiden geriye özel kökboyalarından yapılan motifleri kaldı. Mahalle halkı sarmaşıklarla çevreli olan caminin restore edilerek yeniden ibadete açılmasını isterken gerekli kurum ve kuruluşlara müracaat edildiğini belirten Akyazı Belediye Başkanı Bilal Soykan, camiinin tescillenmesi durumunda restorasyonuna başlanacağını söyledi.
Akyazı ilçesi Dokurcun Çengeller Mahallesi’nde bulunan ve 100 yıllık olduğu tahmin edilen camii, mahallelinin büyük bir çoğunluğunun göçünden sonra çürümeye başladı. Kerpiç, ahşap karışımı ile yapılan cami, kadın ile erkek bölümü ve içten merdivenli olarak iki kısımdan oluşuyor. Dış ve iç cephesinde dökülmeler oluşan caminin içindeki kökboyası ile yapılan motiflerin hala ilk günkü gibi durması ise dikkat çekiyor. Mahallede yaşayan yaklaşık 5 hane halkı sarmaşıklarla çevreli olan caminin restore edilerek yeniden ibadete açılmasını istiyor. Hususa ilişkin çalışmalar hakkında bilgi veren Akyazı Belediye Başkanı Bilal Soykan ise gerekli kurum ve kuruluşlara müracaat edildiğini camiinin tescil edilmesi durumunda restorasyonuna başlanacağını aktardı. “Tescile değer bulunursa tadilatını yaptırmayı düşünüyoruz”
Caminin restore çalışmaları hakkında gerekli mercilerin başvuru yaptığını aktaran Akyazı Belediye Başkanı Bilal Soykan, “1367 yılında yapılmış miladi olarak da Cumhuriyetimizin ilk kurulduğu yıllara tekabül ediyor. Ahşap ve kerpiç kullanılarak yapılmış bir cami Çengeller Mahallesine uzun yıllar hizmet vermiş daha sonra Çengeller Mahallesi farklı bir lokasyona taşınınca burası da kendi haline terk edilmiş vaziyette duruyor. Daha önce üniversite öğretim üyeliği yapan aynı zamanda Akyazılı olan Metin hocamız tarafından da gündeme getirilmiş, anıtlar kuruluna sorulmuş, tescilli olmadığı anlaşılmış. Ocak ayında da İl kültür Müdürlüğümüz tarafından rapor haline getirilmiş, Kocaeli Kültür Varlıklarına sunulmuş belediye olarak biz de inşallah sunacağız. Eğer tescile değer bulunursa tadilatını yaptırmayı düşünüyoruz. Buradaki en göze çarpan yer kökboyaları, bitki boyaları kullanılarak duvar süslemeleri, yazıları yazılmış. Bütün ahşap ve kerpiç kısımları deforme olmasına rağmen onlar ilk günkü gibi tazeliğini koruyor. En dikkate değer olanlarında bu boyaların olduğunu düşünüyorum. Yine yerel kaynaklardan da aldığımız bilgiye göre duvardaki tarihlerde doğruluyor. 1920’li yıllarda yapıldığı söyleniyor aynı Taraklı ilçesindeki evler gibi restorasyona değer gibi duruyor” dedi. “Deforme olmasına rağmen motifler canlılığını koruyor”
Caminin restore edilmesini isteyen mahalle halkı Emin Çengel, “Burada hocalar genelde Ramazan aylarında gelirdi, namaz kılınırdı. Köyde kahvehane olmadığı için oturma odası vardı ve imam aynı caminin içerisinde ikamet ederdi. Çocukluğumuz burada geçti, biz bu camide namaz kılardık. Bitki köklerinden boyalar elde edilerek motifler yapılmış ve deforme olmasına rağmen motifler canlılığını koruyor. Burası yaklaşık 20 haneli bir köydü ve evlerde ahşaptır. İş bulma hususunda göçler yaşandı ve mahalle taşındı bu sebeple de cami kendi haline terk edildi. Burada da şuanda yaklaşık 5 hane kaldı. Bu cami bir asırı aşkın tarihe tanıklık ediyor ve hat sanatı olarak el emeği, göz nuru bir eserdir. Bu caminin tescillenerek ibadete ve turizme kazandırılmasını bekliyoruz” diye konuştu.