Mardin’de ahşap oyma ustası 58 yaşındaki Necmi Yalçınkaya, içindeki zanaat ruhunu Antalya’da yaşadığı zaman zarfında deniz dalgalarının getirdiği ağaçlarla bağ kurup ortaya çıkarmaya başladı.
Mardin’de ahşap oyma ustası 58 yaşındaki Necmi Yalçınkaya, Bitlis ve İzmir’de yaşadıktan sonra bir süre Antalya’da yaşamaya başladı. Antalya’da deniz dalgalarının getirdiği ağaç parçalarının dikkatini çektiği Yalçınkaya, bunlarla bir bağ kurup daha sonra zanaat eserine dönüştürdü.
İçindeki zanaatçı ruhun dedesinden kaldığını belirten Yalçınkaya, dedesinin hekim ve marangoz olduğu için genetik olarak kendisine de geçtiğini söyledi. 35 yaşına kadar Bitlisin Tatvan ilçesinde yaşadığını dile getiren Yalçınkaya, 1993 yılında Tatvan’dan çıkıp İzmir’e yerleştiğini ve içindeki müzik ilgisi burada alevlenmeye başladığını belirtti.
Burada müziğe başladığını aktaran Yalçınkaya, şöyle konuştu:
"35 yaşından sonra konserler verdim. 25 yıldır müziği bıraktım ve 15 yıl oyunculukla ilgilendim. İstanbul’da bir ara deri tasarımcılık yaptım. 4 yıl önce de Antalya’da yaşadım. Burada sahilde deniz dalgalarının getirdiği ağaçları gördüm. Çok dikkatimi çekmişti. Oturup bunlarla ne yapabilirim diye düşünmeye başladım. Hepsini toplayıp çuval ile eve götürdüm. 3 ay boyunca ağaçlarla konuşmaya başladım. Daha sonra birbirimizin dilini öğrenmeye başladık. Onlarla bir şeyler yapmaya başladım. Kısacası bütün sanat hayatım alaylı. Fakat içimdeki bu estetik zanaat ruhu vardı ki ben bütün bunları yapmaya başladım ve yapmaya da devam ediyorum."
"Bizim de bir şey keşfetmemiz lazım" diyen Yalçınkaya, "Ben de bunu yapmaya başladım ve ölünceye kadar da yapacağım. Belki yarın öbür gün başka bir zanaat ile uğraşırım bilmiyorum ama mutlaka zanaatla uğraşacağım ve emek vereceğim. Ben bir zanaatçıyım ve sanatın engin gücüne inanıyorum. O estetizme inanıyorum ve ölünceye kadar da elim çalışıp gözüm görünceye kadar çalışacağım" dedi.