MERSİN (İHA) – Türkiye’nin narenciye deposu Mersin’de Uluslararası Narenciye Festivali heyecanı başladı. Bu yıl 8’incisi düzenlenecek festivalde Mersin yine sarı ve turuncu renklere bezenecek. Süslemelerde 500 bini figürlerde olmak üzere yaklaşık 800 bin adet portakal, limon ve greyfurt kullanılacak.
Mersin, 12-13 Kasım tarihlerinde düzenlenecek 8. Uluslararası Mersin Narenciye Festivali’ne hazırlanıyor. Kentte merkez Yenişehir ilçesi Adnan Menderes Bulvarı üzerindeki Kültür Park’ta 70 dönümlük alanda gerçekleştirilecek festivalin heyecanı yaşanırken, hazırlıklar da tüm hızıyla sürüyor. Özellikle süslemelerle sahil bandı birbirinden güzel figürlerle sarı-turuncu renge bürünmeye başlarken, yüz binlerce narenciye meyvesinden özel lastiklerle yapılan ejderha, balina, ahtapot, denizaltı, helikopter, maymun, uçak, tren gibi figürler ortaya çıkmaya başladı. 10’u mobil 30 figür ile festival alanında ağaç giydirmeleri dahil yapılacak tüm süslemelerde kullanılacak 100 ton narenciye ürünü, kadın işçiler tarafından kuyumcu edasıyla ilmik ilmik işleniyor. Kasalarla sahile taşınan narenciye ürünlerini özel lastikler kullanarak işleyen kadın işçiler, hummalı bir çalışmayla ilgi çekici figürler ortaya çıkarıyor. “Narenciye Mersin için çok önemli”
Mersin Ticaret Borsası Başkanı ve Festival İcra Komitesi Başkanı Abdullah Özdemir, Mersin Valiliği başta olmak üzere belediyeler ve çok sayıda kurumun destekleriyle gerçekleştirilecek 8. Uluslararası Mersin Narenciye Festivali’nin hazırlıklarını İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirine anlattı. Pandemi nedeniyle iki yıl ara verdikleri festivali bu yıl az bir süre kala yapmaya karar verdiklerini belirten Özdemir, “İyi ki de yapmaya karar vermişiz. Çünkü sonuç olarak bu işi tekrar başlatmak insana heyecan veriyor ve Mersinlilerin de bu heyecanımızı paylaşacağını umuyorum” dedi.
Narenciyenin Mersin için çok önemli olduğunu vurgulayan Özdemir, Türkiye’nin narenciye üretiminde dünyada 8’inci, Avrupa’da 2’nci, dünya narenciye ihracatında ise 3’üncü sırada olduğunu ifade ederek, “Bunlar önemli rakamlar. Narenciyenin Mersin’de de çok önemli bir yeri var. Narenciye üretiminin yüzde 26’sını Mersin üretiyor. Diğer yandan ise ihracatın yüzde 36’sını Mersin yapıyor. Ayrıca narenciye ihracat gelirlerinin yüzde 15’ini Mersin karşılıyor. Baktığınız zaman narenciyenin Mersin için çok önemli olduğunu görüyorsunuz. Ayrıca bilindiği gibi Mersin hem gıda hem de tarımda önemli bir il” diye konuştu. “Sadece figürlerde 500 bin adet narenciye kullanılıyor”
Dünyanın her yerinde ve Türkiye özelinde çok çeşitli festivaller düzenlendiğini, bunların büyük bölümünü de meyve festivallerinin oluşturduğunu kaydeden Özdemir, “Karpuz, kavun, üzüm, şeftali aklınıza ne gelirse festivali var ama bizim festivalimiz değişik. Türkiye’de ve dünyada da çok ender, festivalde obje olarak yani ana tema olarak meyvenin kendisini bir süsleme aracı olarak kullanıyoruz. Şu anda 30 civarında figür oldu. Nasıl mücevher ustası, ziynet eşyalarını, elmasla yakutla süsler, bizim işçilerimiz de sağ olsunlar bu figürleri portakal ile limonla, greyfurtla süslüyorlar. Bu çok önemli, burada çok önemli bir insan gücü var. 10 bin saat insan gücü var. Sadece figürlerde 500 bin adet narenciye kullanılıyor. Bunlar ziyan olmuyor, festivalin sonunda hayır kurumlarına verildiği gibi istek sahiplerine de dağıtılıyor. Burada anlatmak istediğim ve bizi heyecanlandıran nokta ise bu bir zamana matuf, bu bir insan gücüne matuf ve insan bunu tek tek el emeği ile yapıyor. Bunun kıymetini bilmesi lazım insanların ve bunu her yerde yapılan meyve festivalleri ile karıştırmaması lazım” ifadelerini kullandı.
Özdemir, figürler ve ağaç süslemeleri dışında belediyelerin de kendi stantlarında narenciye ile süslemeler yapacaklarını ve kullanılacak toplam narenciye miktarının yaklaşık 800 bini bulacağını söyledi. “Narenciyenin başkenti Mersin”
Amaçlarının öncelikle narenciyeyi ön plana çıkarmak olduğunun altını çizen Özdemir, “Çünkü narenciyenin başkenti Mersin. Onun dışında Mersin’de güzel şeyler yapıldığını anlatabilmek, yani Mersin’in güler yüzün göstermek. Bir diğer amacımız da Mersinlilere 2 gün boyunca müzikle, sanatla, dansla harman olmuş bir zaman dilimi geçirtmek” dedi.
Festival programına ilişkin de bilgi veren Özdemir, festivalin en önemli unsurunun figürler ve süslemeler olduğunu söyledi. Yerel grupların yer alacağı festivalde, narenciye temalı defilenin de yine gerçekleştirileceğini belirten Özdemir, şöyle devam etti:
“Bu meyve üzerine yapılan defile hemen hemen Türkiye’de tek. Biz bunları çok düşünerek ve isteyerek yaptık ve bunda başarılı olduk. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Bunun dışında halkın istediği beğendiği sanatçılar var. Bunlardan biri Oğuzhan Koç, cumartesi akşamı sahne alacak. Pazar akşamı da Ahmet Baran çıkacak, onunla beraber Fatih Erkoç sahne alacak. Daha önce festivalimize 500 bin kişi gelmişti, ben bunu aşacağımızı düşünüyorum. Kendini tanıtmak isteyen bütün kurumlar buraya gelecek, stant açacak. Tarımla ilgili, çiftçilerimizle ilgili bölümlerimiz olacak. En önemlisi gastroshow yapacağız ki, Türkiye’de 12 ünlü şefimiz buraya gelecek, narenciye ağırlıklı içecek ve yiyecekler yapacaklar. Bu bir şölen, bu şölene de tüm halkımızı bekliyoruz. Bunu bizimle beraber yaşamalarını bekliyoruz.”