Kanal7 Ankara Temsilcisi ve Haber7 Yazarı Mehmet Acet, Başkent Kulisi programında MHP Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Mevlüt Karakaya'yı ağırladı.
Mevlüt Karakaya'nın açıklamalarından satır başları:
(Öcalan ile görüşen Dem Partililerin yaptığı açıklama) Sayın Genel Başkanımızın Meclis'in açılış günündeki DEM Partililerle olan teması ve arkasından yapılan grup toplantılarında yaptığı çağrılar bu süreci hızlandırdı. Kamuoyunda yoğun bir şekilde tartışılması mümkün oldu. Bu çağrının bir devlet politikası şeklinde devam etmesi bu süreci bugünkü aşamaya getirdi. Sabah açıklama yapıldı. Konu çok taze. Bu konu ile ilgili süreçte önemli bir rolü olan Sayın Genel Başkanımızın bir değerlendirmesi olacaktır. Bu çağrıya pozitif bir yaklaşım içerisinde olduklarını kendileri ifade ediyorlar. Sayın Genel Başkanımızın değerlendirmesini beklememiz en doğrusu olacaktır.
Aslında şöyle bakmak lazım, Türkiye PKK ile ilgili 40 yıldır bir mücadele sürdürüyor. 40 yıllık süreç içerisinde gerçekten hem manen hem madden Türkiye ciddi bir şekilde kayıplara uğradı. Biz bugün ekonomiyi belki konuşacağız ama bu 40 yıllık süreçte kaybettiğimiz canları konuşurken maddi kayıplarımızı konuşmadık. Bu konuda Türkiye'nin katlandığı maddi külfeti de düşünmek gerekiyor. Biz Türkiye'yi refaha kavuşturmamız için özellikle terörle olan bu mücadele alanını tamamen ortadan kaldıracak bir duruma getirmemiz gerekiyor. Bu anlamda terör içeride bitti. Son yıllarda özellikle güney sınırlarımızdaki ülkelerde bir alan buldular. Arkalarına aldıkları bazı uluslararası devletlerin gücüyle birlikte Türkiye'nin bekası için ciddi bir tehdit oluşturmaya başladılar. Türkiye kendi mücadelesini yaptı. PKK'nın uzantıları YPG gibi Türkiye'ye karşı hasmane tutumlarını devam ettirdiler. Bunların niyetlerinin Kürt kardeşlerimiz olmadığını aslında başka yerlerin maşalığını yaptığını herkes gördü. Özellikle Kürt kardeşlerimiz bunu gördü. Bin yıllık bir kardeşlikten bahsediyoruz. Bugün aşağı yukarı her evde mutlaka Kürt kökenli gelin vardır, damat vardır. Benim torunum Yağız Mevlüt Karakaya benim adım. Annesi Kürt kökenli bir evladımız. Bunları ayırt etmek mümkün değil. Geçmişte 12 tane Cumhurbaşkanımız oldu, 6 tanesi Kürt kökenliydi.
Bugün Türkiye'deki büyük 100 şirketin 90 tanesinin Kürt kökenli kardeşlerimizin. Neyi söylüyorlar Diyarbakır Cezaevi'nde yaşananları ama Mamak Cezaevi'ni neden konuşmuyoruz? Diyarbakır'da insanlık dışı yaşananlar Mamak Cezaevi'nde ülkücülere de bunlar yapılmadı mı? Dik alası yapıldı. Mamak'taki ülkücülerin çektiği eziyetleri uluslararası denetçiler geldiğinde, ülkücüler şöyle bir karar aldılar. Kendi içimizde yapılan yanlışları dünyaya ifşa etmemişlerdir. Çok kötü bir dönemdi o zaman. O dönemlerin dışına baktığımızda böyle bir şey hiçbir zaman olmamıştır.
Türkiye hakikaten çok önemli bir aşamaya geldi, belki 100 yılın bir fırsatı ortaya çıktı. Türkiye buraya harcadığı enerjiyi bundan sonra kendi gelişimine, insanının refahına harcayacak. Huzur içerisinde daha refah bir Türkiye'yi inşa etme fırsatını yakalamıştır.
ESED'İN İSRAİL İLE GİZLİ İŞ BİRLİĞİ ORTAYA ÇIKTI
Türkiye kendi bekasını kullanmak için kendi meşru müdafaa hakkını kullanırken, oradaki halkın vereceği mücadeleyi de düşündü. Bu insanlar kendi topraklarına sahip çıktılar. Türkiye 2011 yılından itibaren Suriye'nin toprak bütünlüğüne önem veren tek ülkedir. Bir yorgan kavgasına tutuşulduğunu görüyoruz. Orada Rusya vardı, İran vardı, ABD vardı. Bunların hiçbirinin orayla Türkiye kadar bir bağı yoktur. Bugün bizim insanımız bunu daha iyi anlamaya başladı. Benim asıl burada anlatmak istediğim şey şu. Orayla hiç alakası olmayanlar, başka emelleri olanlar Türkiye'yi bölüp parçalamaya çalıştılar. Rusya ve İran orada kimin desteğiyle bulunuyordu, Baas rejimini destekliyordu. Esed, Rusya ve İran'la iş birliği yapıyordu. Asıl buradaki şey ne oldu? Esed oradan ayrılırken bölgedeki Suriye'nin askeri üstlerinin koordinatlarını kime veriyor? İsrail'e veriyor. Bu noktada İsrail ile olan gizli iş birliği de ortaya çıkıyor. İsrail kim? İsrail gelmiş Golan Tepeleri'ni işgal etmiş. Golan Tepeleri'nin civarındaki o alanları işgal ediyor, askeri üstleri vuruyor.
Bizimkiler de "Hala orada ne işimiz var" diyor?
"TÜRKİYE BÖLGENİN SAHİBİ"
Türkiye çok güçlü bir devlet. İşin diplomasi yönünde güçlü. Bu konuda çok yetişmiş, ön görebilen gerçekten çok ciddi kadroları var. Güvenlik güçleri de çok güçlü. Şehitlerimize Allah'tan bir kez daha rahmet diliyorum. Türkiye her yönüyle güçlü. Ekonomik yönüyle de güçlü bir ülkedir. İstihbaratı son derece güçlüdür. İstihbaratla birçok hain nokta atışıyla avlandı. Türkiye bölgesinde güçlü. Türkiye bölgenin sahibi. Bizim içeride bazı sıkıntılarımız var o yüzden iç cephe çağrıları yapılıyor.
Sayın Cumhurbaşkanımız ve Sayın Bahçeli artık CHP'ye çağrı yapmıyor. Çünkü bir şey değişmiyor. DEM Parti'ye çağırıyor, "Terörle arana mesafe koy" diyorlar. Baas rejiminin gitmesi CHP'yi rahatsız etti. "Orada ne işimiz var" diyen en başta CHP'ydi.
SURİYE'DE NE YAPILMASI GEREKİYOR?
Buradaki asıl sorun ne? Şuan itibariyle buradaki en büyük boşluk neydi? Suriye'de bir devlet otoritesinin olmayışı. Oralı olmayanlar vardı. Buraya bir devlet otoritesinin tesisi gerekiyor. Şuan geçici bir hükümet kuruldu. Burada öncelikli olarak yapılması gereken rejimin verdiği zararlar var, dolayısıyla burada bir anayasal düzenin kurulması gerekiyor. Toplumsal sözleşme ilk düğme. Anayasanın da kapsayıcı, tüm oradaki grupları kapsaması gerekiyor. Bunun en iyi rol modeli de Türkiye'dir aslında. Bir an önce siyasal sisteme geçirilmesi gerekiyor. Orada Suriye'nin toprak bütünlüğünü sağlayacak şekilde bir anayasa hazırlanması lazım.
Orada PKK'nın ne işi var? Oradaki Kürt kardeşlerimizin bir bağlantısı yok. Suriye çok eskiden baktığımızda baba Esed zamanında da Öcalan'ı saklamadılar mı? Orada YPG-PYD'nin işi yok. Suriyeli bile değiller. Yabancı unsurların Suriye'den tamamen kurtarılması gerekiyor. Türkiye o yüzden bugün Suriye'de huzurun sağlanması için bunların tasfiye edilmesini söylüyor.
Türkiye insani anlamda karşılığını almaya başlıyor. Bu süreci çok iyi yönetmemiz lazım. Türkiye'nin en az 100 yılını kurtaracak bir süreç yaşamamız gerek. Türkiye ile uğraşıyorlar, bunları da yapmaya devam edecekler. Orada iyi sonuçlar alınırsa iktidar kazanır gibi basit yaklaşım içerisinde olanlar var. Ülkeye de insanımız da yazık ederler.
Bugün bakın Şam'dan bahsediyoruz, Halep bile mümkün değil diyorlardı. İsrail Şam'ın çevresindeki köyleri işgal etmiş. O gün Sayın Genel Başkanımızın, "İsrail'in hedefi Anadolu topraklarıdır" demesini ciddiye almıyorlar ama bugün gelinen noktada görüyoruz. Türkiye diyor ki "Kardeşim Suriye'nin toprak bütünlüğünü sağlayalım".
ASGARİ ÜCRET AÇIKLAMASI
Ekonomik istikrarın sağlanması sadece içerideki şeylerle değil, küresel ekonomiden de etkilenen bir durum. Pandemi zamanında bazı dengeler bozuldu. Türkiye büyümesini sürdüren bir ekonomiye sahip. Gelir dağılımında sıkıntılar var mı? Elbette var ama Türkiye'de son yıllarda atılan ekonomi politikalarından başarıyı anlayabiliyoruz. Asgari ücreti bazı dengeler üzerinden değerlendirmek lazım. Asgari ücret çalışan açısından ucuz, çalıştıran açısından pahalı. Enflasyon dar gelirliyi en çok sıkıntıya sokan şeydir. Türkiye fahiş fiyatın da farkında. Asgari ücret bugün ülke açısından son derece önemli ama önemli olan alım gücünü düşüren şeyleri çözmek.