Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Haluk Hüseyin Gürsoy, bölge hastanesi konumunda olan ve günde 3 bin 500 hastaya poliklinik hizmeti veren ESOGÜ Hastanesi’nin sürekli büyüyen bir hastane olduğunu belirtti.
Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Hastanesi hakkında bilgi veren Prof. Dr. Gürsoy, çalışan sayısına bakıldığında 2 bin 300’ün üzerinde idari personel, 600’ün üzerinde asistan ve 250 öğretim üyesiyle aslında hastanenin küçük bir ilçe görünümünde olduğunu anlattı. Her gün hastaneye gelen yaklaşık 3 bin 500 poliklinik hastası düşünüldüğünde, hizmet sunulan insan sayısının oldukça fazla olduğuna dikkat çeken Başhekim Prof. Dr. Haluk Hüseyin Gürsoy; "Hastanemizi bölge hastanesi olarak tanımlamak sanırım doğru olacaktır. Zira sadece Eskişehir değil, Bilecik, Afyon, Kütahya ve diğer illerden de dikkate değer ölçüde hasta kabul etmekteyiz. Bu hastalar hem bize sevk ediliyor, hem de bizi tercih ediyorlar. Neden tercih ediliyoruz sorusunun öncelikli cevabı 250 nitelikli öğretim üyesine sahip olmamız ve kaliteli hizmet vermemizdir. Akademik kadro olarak oldukça güçlü olduğumuzu söyleyebilirim. ESOGÜ olarak çok köklü bir üniversiteyiz. Bundan dolayı da hemen hemen her branşta çok kaliteli, alanlarında ulusal seviyede ünlü, hatta uluslararası seviyede isimlerini duyuran hocalara sahibiz. Diğer yandan hastanemizde zaman zaman görülen eksiklikleri de en kısa sürede çözmek ve hastalarımıza daha iyi hizmet sunabilmek için çaba sarf ediyoruz.” dedi. “Hastalarımızı bizden büyük şehirlere göndermeden tedavilerini burada yapıyoruz”
Üniversitenin kaliteli ekibinin yanı sıra zengin bir ekipmana sahip olduğunu ifade eden Başhekim Prof. Dr. Haluk Hüseyin Gürsoy, şunları söyledi;
“Hem Ankara’ya hem de Bursa’ya belli mesafede, Anadolu’nun ortasına yakın bir coğrafyada bulunmaktayız. Biz kendi hastamızı hiçbir şekilde büyük şehirlere göndermeden tedavi süreçlerini burada çözen bir üniversite hastanesiyiz. Bunun yanında Eskişehir dışında Bilecik, Afyon, Kütahya illeri ve bu illerin ilçelerini de dâhil edersek 2-3 milyonluk bir nüfusa hizmet vermekteyiz. Bizi benzer hastanelerden ayıran en önemli özelliklerimizden birisi, hemen hemen her alanda her hizmeti verebilen bir kurum olmamızdır. Transplantasyon, anjiyografi, inme ve kemoterapi ünitesi gibi özellikli alanlarda etkili bir şekilde kaliteli hizmetler sunmaktayız. Radyoloji alanında ise; 3 Tesla MR cihazımız ve Girişimsel Radyolojide ürettiğimiz hizmetler. Hepsi de en son teknolojiyi kullanarak hastalarımıza hizmet verdiğimiz alanlardır.” "Biz ne kadar rahat hizmet üretirsek hastalarımız da o kadar memnun olacaktır"
Hasta memnuniyetinin çalışan memnuniyetiyle paralel olarak ilerlediğine dikkat çeken Gürsoy: “Öncelikle; gerek öğretim üyesi kadromuz ve araştırma görevlilerimiz, gerekse tüm sağlık çalışanlarımız huzurlu ve rahat çalışırsa, hasta memnuniyeti de doğrudan artacaktır. Onun için bu 2 grubu birbirinden ayırmamak lazım. Yani biz ne kadar rahat hizmet üretirsek hastalarımız da o kadar memnun olacaktır. Bunlarla ilgili tabii öncelikle hastane içindeki eksikliklerimizi gidermemiz gerekiyor. Hizmet verdiğimiz alanları daha modern, daha düzenli ve daha temiz bir hale getirmek için gayret ediyor, hızlı bir şekilde bu alanları geliştirmeye çalışıyoruz. Gürsoy, ayrıca hastaneye olan yoğun talep ile ilgili olarak şunları söyledi:
“Kurumumuza ciddi yoğunlukta bir talep var. Hastalarımız haklı olarak daha kısa sürede randevu almak ve muayene olmak istiyorlar. Bu durum bir taraftan çok tercih edildiğimizi de gösteriyor. Bir de bu tarafı var. Bu arada maksimum seviyede hizmet vermeye gayret ediyoruz. Tüm hocalarımız, tüm sağlık çalışanlarımız 7/24 hizmet vermeye çalışıyor ama buna rağmen fazla talepten dolayı randevularda gecikmeler olabiliyor. Bizim gibi yoğun talepten dolayı tüm üniversite hastanelerinde ciddi bir yığılma var. Bunu diğer şehirlerde de görmek mümkün. Ancak bunlara rağmen hastalarımızın taleplerini karşılama ve kalitemizi daha da artırma yönünde gayret edeceğimizi belirtmek istiyorum.”