?>

Prof. Dr. Caferi Tayyar Şaşmaz: "Dünyada hala çok basit önlemlerle yıllık 1.4 milyon ölümü önleyebiliriz"

Mersin üniversitesi (meü) halk sağlığı anabilim dalı'ndan prof. Dr. Caferi tayyar şaşmaz

Sağlık - 10 ay önce

Mersin Üniversitesi (MEÜ) Halk Sağlığı Anabilim Dalı Prof. Dr. Caferi Tayyar Şaşmaz, dünyada hala sağlık örgütleri tarafından yıllık 1.4 milyon ölümün temel hijyenik kurallara uyulursa önlenebileceğinin rapor edildiğine dikkat çekerek, "Biz dünyada hala çok basit önlemlerle yıllık 1.4 milyon ölümü önleyebiliriz" dedi.

İnsanlığın uygarlık tarihine bakıldığında insanın ilk tespit ettiği koruyucu sağlık hizmetlerinin, hijyenik davranışlar olduğunu belirten Şaşmaz, el yıkamanın önemine dikkat çekti. Pandemi döneminin hijyenik davranışların önemini yeniden ortaya çıkardığını ifade eden Şaşmaz, "Pandemi, toplumda daha büyük bir farkındalık ve bilinç oluşturdu. Ellerin su ve sabunla yıkanması en önemli hijyenik davranıştır. Çünkü insan her şeye elleriyle dokunmakta, her şeyi elleriyle yapmakta, dokunduğu her şeyde elleri kirlenmekte. Bundan dolayı eller en fazla bulaşım kaynağı oluyor. Ellerimizi su ve sabunla düzenli bir şekilde yıkarsak, en büyük bulaşıcı hastalıktan korunma yöntemini yerine getirmiş oluruz. El yıkama alışkanlığı, özellikle su ve besinlerle bulaşan hastalıklara karşı korunmadaki en etkili davranıştır. Bununla beraber hava yoluyla bulaşan hastalıklar için de el yıkama alışkanlığı en önemli koruyucu davranıştır. Hava ile bulaşan hastalıklara yine pek çok yerde temas ediyoruz. Hava ile bulaşan hastalıklar yüzeylere çöküyor. Ellerimizle onlara temas ediyoruz. Ve bu hastalıkların bulaşmasına neden oluyor" diye konuştu.

Ellerin nasıl yıkanması gerektiğini konusunda bilgiler veren Şaşmaz, "Elimizi nasıl ve ne sıklıkla yıkayacağız? Öncelikle elimizi sağlıklı içme suyu dediğimiz sularla ve sabunla yıkayacağız. Sağlıklı su dediğimiz nedir? İçinde hastalık yapıcı etkenin olmadığı, yararlı minerallerin olduğu renksiz, kokusuz sular sağlıklı sulardır. Sabun konusuna gelince, sıvı sabun da olabilir, katı sabun da olabilir. Elimizi ıslatacağız, sabunu köpürteceğiz ve en az 20 saniye elimizi ovalayacağız. Elimizin hem iç ve dış yüzeyini ovalayacağız hem de parmak aralarımızı ve bileğimizi ovalayacağız. Bu şekilde elimizdeki hastalık yapıcı etkenleri uzaklaştırmış oluruz. Bu, önerdiğimiz el yıkama davranışıdır. Peki elimizi ne sıklıkta yıkayalım? Gün içinde tuvalet ihtiyacımızdan sonra muhakkak yıkamalıyız. Yemek hazırlamadan ve çocuk bakımından önce ellerimizi yıkamalıyız. Yemek yemeden önce de mutlaka ellerimizi yıkamalıyız. Dışarıdan eve girildiğinde ellerimizi yıkamalıyız. Ve son olarak ellerimizin kirli olduğunu düşündüğümüzde yıkamalıyız. Bunun yanında ellerimizi gereksiz yere çok fazla su ve sabunla yıkarsak, bu sefer elimizin kendini koruma mekanizmalarını devre dışı bırakmış oluruz. Bu da cildimizde egzama türü alerjik reaksiyonların hastalıklarına sebep olur. Su ve sabunla el yıkama davranışı, dezenfektan içeren bir silmeyle karşılaştırılamaz. Biz her zaman eğer olabiliyorsa ellerin su ve sabunla yıkanmasını öneriyoruz" ifadelerini kullandı. "Analizler Mersin’deki suyun sağlıklı içme ve kullanma suyu niteliklerini taşıdığını gösteriyor"

Dünyada yaklaşık 3.6 milyar insanın sağlıklı içme ve kullanma suyunun hazırlanamadığı bölgelerde yaşadığını aktaran Şaşmaz, bu sayının dünya nüfusunun yarısına yakın bir nüfus olduğundan söz etti. Şaşmaz, "Biz dünyada hâlâ bu sorunu çözemedik. İçme suyu, yıkanma ya da kullanma suyu da aynı öneme sahiptir. Yapılan teknik ve analizler Mersin’deki suyun sağlıklı içme ve kullanma suyu niteliklerini taşıdığını gösteriyor. Biz bu şebeke sularını güvenle kullanabiliriz. Yine çok yaygın olarak, Mersin’de güneş enerjileri kullanılıyor. Şebeke suyuyla doldurulan bu güneş enerjilerinin de bakımının yapılması gerekir. Açık olan kapaklardan kuşlar düşebilir. Daha birçok sebep bu depoların kirlenmesine sebep olabilir. Bina içindeki su depolarının periyodik olarak temizlenmesi ve bakımının yapılması gereklidir. Yoksa bunlar hastalık yapıcı bir hale dönüşebilirler. Bu belediyenin sorumluluğunda değil, vatandaşların yani kullanıcıların sorumluluğunda. Vatandaşların bu sorumluluk bilinciyle hareket etmesi gerekir" şeklinde konuştu. "Besinlerdeki en büyük tehlike bulaşıcı hastalık etkenleridir"

Besin hijyeninin insan sağlığı için büyük önem taşıdığına dikkat çeken Şaşmaz, şöyle devam etti; "Bu da çok önemli bir konu. Düzenli olarak besin almak zorundayız. Tükettiğimiz besinlerin hastalık yapıcı etkenlerle temas etmemesi gerekir. Besinlerdeki en büyük tehlike bulaşıcı hastalık etkenleridir. Besinlerin sağlıklı içme ve kullanma suyu ile yıkanması gereklidir. İnsan ve hayvan dışkısı ya da diğer atıklarla temas eden gıdalar bulaşıcı hastalık kaynağıdır. Ayrıca son 50 yıldır kimyasal ve toksik etkenler de maalesef çok yaygın kullanılıyor. Artık besinlerde bakteriyolojik kirlenmenin yanında kimyasal toksik kirlenme de var. Kullanılan gübrelerden ya da ilaçlardan kaynaklı. Biz besinlerimizi sağlıklı içme suları ile pişireceğiz. Besinleri pişirmek, hem lezzet açısından hem de hijyenik açıdan olumlu bir durum oluşturur. Yıkayarak sebze ve meyvelerdeki mikroorganizmaları tamamen bertaraf edemeyiz. Uygun şekilde pişirme, besinin hijyenini de artırmış olur. Besinleri yıkadık, pişirdik, sonrasında saklama aşaması geliyor. Artan besinleri saklarken, pişirilmiş olanlarla pişirilmemiş olanlar temas etmemeli. Kaplarda ağzı kapalı bir şekilde saklanması gerekir. Tüketileceği zaman kaynama sıcaklığına yakın ısıtılması gerekir. Vatandaşlarımız mümkün mertebe yiyecekleri pişirip saklama işine girmemeli. Olabildiğince taze hazırlayıp tek seferde tüketmeli." "Vatandaşlarımız bütün hijyenik davranışları sorgulamadan yapsınlar"

Vatandaşlara tavsiyelerde de bulunan Şaşmaz, "Vatandaşlarımız sağlıklı içme ve kullanma sularını şebekelerden kullanmaya devam etsinler. Su ve sabun kullanma alışkanlığını yaygınlaştırsınlar. Ellerini yıkama davranışlarını alışkanlık haline getirsinler. Bunları sorgulamadan yapsınlar. Gereksiz yere el dezenfektanı ve benzeri malzemeleri kullanmaya çalışmasınlar. Bunlar ancak sağlıklı içme ve kullanma suyu ve sabun yoksa geçici süreliğine kullanılabilir. Günlük temel, basit tutum ve hijyenik davranışlarla bulaşıcı hastalıklara karşı, kimyasal toksik etkenlere karşı da ciddi anlamda korunabiliriz. Çok komplike davranışlar yok bunun içinde. Yeter ki önerilen davranışları sergileyelim" ifadelerine yer verdi.

Haftanın Öne Çıkanları

Gaziantep'te fabrika işçisinin korkunç ölümü

2024-01-14 14:59 - Asayiş

Gaziantepli şehidimizin kimliği belli oldu!..

2024-01-13 09:05 - Gündem

5 şehidimizden birisi Gaziantepli!

2024-01-12 21:57 - Gündem

MHP Araban, Karkamış ve Oğuzeli Başkan Adayları Belli Oldu

2024-01-11 17:35 - Siyaset

Beykent Mahallesi sakinleri alt veya üst geçit istiyor

2024-01-09 14:13 - Gündem

MSB: Şehit sayımız 9 oldu

2024-01-12 23:30 - Gündem

AK Parti’de aday tanıtım toplantısına şehit iptali

2024-01-12 23:56 - Siyaset

Gaziantep’te korkunç infaz! Acımadan kafasına sıktılar

2024-01-11 10:42 - Asayiş

Suriyeli çocuğa akıl almaz işkence yaptılar.

2024-01-12 13:40 - Asayiş

Enler ödüllendirildi Buruk kutlama

2024-01-10 15:06 - Gündem

İlgili Haberler

Gaziantep Nöbetçi Eczaneler (24 Kasım2024)Pazar

12:35 - Sağlık

Yalova’da hastane duvarlarını çocuk hastaların hayalleriyle renklendirdiler

10:45 - Sağlık

Mersin’de Emekli Evi üyeleri ’Alzheimer’ konusunda bilgilendirildi

10:42 - Sağlık

Yüksek kalorili besinler daha çabuk acıktırıyor

09:36 - Sağlık

Öğretmenlere diyabet bilgilendirmesi

09:50 - Sağlık

Günün Manşetleri

Gaziantep Nöbetçi Eczaneler (24 Kasım2024)Pazar

12:35 - Sağlık

Suçüstü yakalanan zeytin hırsızlığı şüphelisi tutuklandı

12:27 - Asayiş

Sedef kakma ustası 40 yıldır mesleğini aşkla yapıyor

12:02 - Gündem

Gaziantep'te 1300 depremzede aile, "yerinde dönüşüm"le yeni yaşamlarına başladı

11:32 - Gündem

Komşu şehirlerin tescilli lezzetleri aynı tabakta damakları tatlandırıyor

11:23 - Yaşam