Sosyolog Adem Palabıyık, "6-8 Ekim olaylarında devletin yanında duran ve tehditlere boyun eğmeyen ve Millet İttifakı’na randevu dahi vermeyen aşiretlerin, AK Parti tarafından muhakkak dikkate alınması elzemdir" dedi.
2023 seçimleri yaklaşırken bölgesel konuları ve aşiretleri değerlendiren Prof. Dr. Palabıyık, aşiretlerin özellikle bölgede etkin ve önemli rollere sahip olduğunu belirtti. Aşiretlerin bu niteliklerinin siyasi yönelimleri de belirleyebildiğini kaydeden Palabıyık, “2023 seçimleri giderek yaklaşıyor ve her iki ittifak için de toplumsal kesimlerin uzlaşısının sağlanması önemli bir hal almaya başladı. Elbette bunun için toplumsal kesimlerin tercihleri oldukça önemlidir lakin bölgede bu tür konuların daha çok aşiretler üzerinden ilerlediğini hepimiz biliyoruz. Aşiretler sadece bölgesel alanlarla artık ilgilenmiyor aksine büyük kentlerdeki genç nüfusu korumak ve onlara hitap edebilmek için çeşitli iletişim kanallarını da kullanıyor. Böylece gençler bir taraftan gelenek ile yeniden tanıştırılıyor bir taraftan da aşiret aidiyetini yeniden kazanıp, koruyabiliyor. Büyük kentlerdeki hemşerilik bilinci, vakıflaşan ve dernekleşen aşiretler aracılığı ile sağlanabiliyor. Aşiretlerin gençler üzerindeki etkisi hala güçlüyken, özellikle Cumhur İttifakı ve AK Parti’nin, bölgede aşiretleri yalnız bırakmaması ve devletinin yanında olan aşiretler ile dirsek teması kurması elzemdir. Çünkü aşiretlerin çoğunluğu Cumhurbaşkanımız Erdoğan’ı yeniden lider olarak görmek ve desteklemek istiyor ama yereldeki bazı siyasal teşkilat yönetici sorunları, aşiretlerin tercihlerini olumsuz etkileyebiliyor. Birçok kişiden duyuyoruz ki, Millet İttifakı sık sık aşiretler ile bir araya gelebilmek için randevu talep ediyor fakat aşiretler, HDP’nin gölgesinde kalan Millet İttifakı’na kapılarını açmıyorlar” dedi. "Millet İttifakı aşiretlerden randevu istiyor ama aşiretler randevu vermiyor"
Aşiretlerin, Millet İttifakı’na randevu vermediklerini belirten Palabıyık, sözlerini şöyle sürdürdü:
“HDP’nin gölgesinde kalan Millet İttifakı sürekli olarak aşiretler ile görüşebilmenin hesaplarını yapıyor. Fakat HDP’nin tavrından rahatsız olan ve PKK’ya karşı mücadele veren aşiretlerin çoğu, Altılı masaya kapılarını çoktan kapatmış durumdadır. Özellikle koruyucuların en fazla bulunduğu toplumsal yapı olan aşiretler, PKK’nın güdümündeki ittifaka oldukça mesafeli duruyor. Yine Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ı saf dışı bırakabilmek için HDP ile olası yakınlaşmayı da esefle karşılıyorlar. Öte taraftan Meral Akşener isminin, 1990’lı yıllardaki algısı da değişmiş değil. Akşener isminin, bölgenin toplumsal hafızasındaki yerini gayet iyi biliyorlar. Bu sebepten aşiretler, bölgesel hafıza için oldukça önemli bir durum arz ediyor. Geçmişte yaşananların bir daha yaşanmaması için bütün çabaları gösteriyorlar. Özellikle hendek olaylarında ve 6-8 Ekim olaylarında devletin yanında duran ve tehditlere boyun eğmeyen ve Millet İttifakı’na randevu dahi vermeyen aşiretlerin, AK Parti tarafından muhakkak dikkate alınması elzemdir”.