Van YYÜ Su Ürünleri Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş, ‘su altı peribacaları’ olarak da adlandırılan Van Gölü mikrobiyalitlerinin suların çekilmesinden dolayı zarar göreceği bilgisinin bilimsel temele dayanmadığını söyledi.
Dünyanın en büyük mikrobiyalitlerinin (dikitler) bulunduğu Van Gölü’nde, küresel iklim değişikliğinin etkisiyle su seviyesinde azalma meydana geldi. Su kaybının yaşandığı Van Gölü’nde ise su altındaki mikrobiyalitlerin ortaya çıkmasına neden oldu. Karaya çıkan mikrobiyalitlerin zarar görmesi ise akıllara, ‘Van Gölü’ndeki mikrobiyalitler yok mu oluyor?’ sorusunu getirdi. Uzun yıllardır Van Gölü ‘su altı peribacaları’ üzerinde çalışma yapan Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş da karaya çıkmış mikrobiyalitlere bakarak ‘Van Gölü mikrobiyalitleri yok oluyor’ demenin kesinlikle yanlış olduğunu ileri sürdü. “Bilimsel temelden uzak”
İHA muhabirine konuşan Van YYÜ Su Ürünleri Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş, Van Gölü’ndeki çekilmeden dolayı bazı mikrobiyalitlerin karaya çıktığını belirtti. Mikrobiyalitlerin özellikle Van Gölü’nün kuzeyinde karaya çıktığına dikkat çeken Dr. Öğretim Üyesi Akkuş, “Van Gölü’nün kuzeyi daha sığ bir alandır. Bu sebepten dolayı en küçük çekilmede kilometrekarelik alan ortaya çıkıyor. Çekilmeyle beraber mikrobiyalitlerin de gün yüzüne çıktığını görüyoruz. Bugün Van Gölü’nün kıyılarına gidildiğinde irili ufaklı birçok mikrobiyalitin karada olduğunu görüyoruz. Peki, bu durumda Van Gölü’ndeki mikrobiyalitler zarar görüp yok mu olacak? Sorusu akıllara geliyor. Öncelikle şunu belirtmemiz gerekiyor. Gölün çekilmesiyle beraber ‘Van Gölü’ndeki mikrobiyalitler yok olacak demek’ bilimsel temelden uzaktır. Çünkü Van Gölü’nün tarihi hep yükselmeler ve alçalmalarla doludur” dedi. “Göl tabanında yeni oluşan binlerce mikrobiyalit var”
Van Gölü’nün yüzey rakımından yaklaşık 150 metresinde de mikrobiyalitlerin görüldüğünü dile getiren Akkuş, “Binlerce yıl önce onlar da suyun altındaydı. Fakat bugün karaya çıkmışlar. Karaya çıkan mikrobiyalitler bikarbonatça zengin oldukları için yumuşak bir dokuya sahiptir. Rüzgarla ve dokunmayla bunlar kırılıp zarar görüyorlar. Fakat Van Gölü’ndeki mikrobiyalitler için, karaya çıkmış mikrobiyalitlere bakarak ‘Van Gölü mikrobiyalitleri yok oluyor’ demek kesinlikle yanlıştır. Göl tekrar yükseldiği zaman oradaki mikrobiyalitler belki yükselmeye devam edecek. Van Gölü’nün tabanından yeni yeni oluşan binlerce mikrobiyalit var” diye konuştu. “Karaya çıkmış mikrobiyalitleri bir fırsat gibi görmemiz lazım”
Van Gölü’nün kıyılarına gidilerek mikrobiyalitlere zarar vermeden ziyaret edilmesinin bir fırsat olduğunu ifade eden Akkuş, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Belki o mikrobiyalitler onlarca yıllık zaman dilimi içerisinde oluştular. Bu sebepten dolayı göl çekildikçe karada daha çok mikrobiyalit göreceğiz. Ancak mikrobiyalitler için herhangi bir tehlike söz konusu değildir.”