The Jerusalem Post Gazetesi'nde Seth J. Frantzman imzalı analiz yazısında Rusya'nın Ukrayna, Sırbistan-Kosova gerilimi, Azerbaycan-Ermenistan savaşı ve Suriye'deki kaosta parmağı olduğuna işaret ederek Türkiye ile anlaşması durumunda Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Suriye'deki "Kürtler" için tehdit olacağını yazdı.
Yazıda Birleşmiş Milletler Sözleşmesi'nin 51'inci maddesinden kaynaklanan meşru müdafaa hakkı kapsamında, güvenliğini tehdit eden YPG/PKK terörüne karşı yıllardır mücadele eden Türkiye barışa engel bir ülke olarak geçti.
"TÜRKİYE VE RUSYA SURİYE KONUSUNDA DA BİR ANLAŞMAYA VARABİLİR"
Terör örgütü YPG/PKK'nın adı dahi geçmeyen analizde Türkiye-Rusya yakınlaşmasının sonuçları şu şekilde aktarıldı:
Rusya, Türkiye'nin bir enerji merkezi olmasını ve Türkiye-Rusya ticaretinin artmasını istiyor. Bölgesel güç politikaları nedeniyle bu ülkeler konuşurken yoksul insanların hayatları pek önemli değil. Birkaç bin ya da birkaç yüz bin insan takas edilebilir ve bazı silah ve enerji anlaşmaları güvence altına alınabildiği sürece yer değiştirmeye zorlanabilir. Türkiye ve Rusya Suriye konusunda da bir anlaşmaya varabilir ve bu, Türkiye'nin Suriye'nin Kürt bölgelerine saldırmasını sağlayabilir.
Ermenistan, Rusya'nın düzenleyeceği barış toplantısına katılmayı reddetti
Türkiye tarihi bir fırsat yakaladı! ''Turan Yolu'' dengeleri altüst edecek
Rus Barış Gücü, Karabağ'ı talan ediyor!
AZERBAYCAN'A İŞGALCİ İMASI
Sırpların ve Ermenilerin mazlum Azerbaycan'ın işgalci olduğu iması yapılan analizde çirkin bir algı operasyonuna girişilerek şu ifadelere yer verildi;
2020 yılında, Türkiye'nin teşvikiyle ve 1990'lara göre daha modern bir orduya sahip olan Bakü, Ermeni güçlerini hızlı bir şekilde yenilgiye uğrattı. Bu da başka bir kalıcı potansiyel çatışma yarattı. Rusya "barış gücü" gönderiyormuş gibi yaparken, burası aslında Dağlık Karabağ'da kalan Ermenilerin kendi bölgelerinden Ermenistan Devleti’ne gitmek için güvendikleri tek yolun bulunduğu bölge.
"SIRPLAR GİBİ ERMENİLER DE ZOR GÜNLER GEÇİRİYOR"
Bu tarihi topluluk, tıpkı Kosova'nın tarihi Sırp topluluğu gibi şu anda zor günler geçiriyor. Uluslararası toplumun artık azınlıkları umursamaması ve küçük çatışmalarla ilgilenmemesi nedeniyle tansiyonun yükselmesi ve insanların zarar görmesi ihtimali arttı.
Rusya'nın Ukrayna'daki savaşı da bu alanları gölgeliyor. Her iki alanda da Rusya rol oynuyor. 1990'lardan beri Ermenistan'ın yakın bir ortağı olan Rusya Türkiye ile de çalışıyor. Rusya, Türkiye'nin bir enerji merkezi olmasını ve Türkiye-Rusya ticaretinin artmasını istiyor. Bölgesel güç politikaları nedeniyle bu ülkeler konuşurken yoksul insanların hayatları pek önemli değil. Birkaç bin ya da birkaç yüz bin insan takas edilebilir ve bazı silah ve enerji anlaşmaları güvence altına alınabildiği sürece yer değiştirmeye zorlanabilir.
ABD, AB YA DA DİĞERLERİNİN DEVREYE GİRİP GİREMEYECEĞI BELLİ DEĞİL
Bu bölgelerin hiçbirinde gerginliğin artmamasını sağlamak için ABD, AB ya da diğerlerinin devreye girip giremeyeceği belli değil. Ayrıca herhangi bir ülke ya da ülke grubunun, yeni bir çatışma ya da gerginlik dönemini bir yıl daha uzatmayacak kalıcı bir barış sağlayıp sağlayamayacağı da belirsiz.
Aliyev: "Doğal kaynaklarımızı sömürenler uluslararası hukuk normuna göre suçludur"
Türkiye ve Azerbaycan arasında dev anlaşma
Avrupa’nın kararı bardağı taşırdı: Putin anahtarı Türkiye'ye teslim etti