Onu her gördüğümde, onun olduğu yerde bulunduğumda güvende olduğumu hisseder, huzur duyardım.
İşine, aşına, sözüne hakim olması, dediklerini yapması bizde en ufak bir tereddüt oluşturmazdı.
Güvenerek kabullenir, inanarak yaşardık.
Konusunda otorite olan o kişinin ağzından çıkan bir laf piyasayı dizayn etmeye yetiyordu.
Konuşurken ve birşey açıklarken bunları bilerek ve laflarını seçerek söylerdi, diyeceklerini.
Hz.Ali’nin (ra) dediği gibi, “Söz ağızdan çıkana kadar senin esirindir. Ağızdan çıktıktan sonra sen onun esirisindir.”
Esaret kötü bişey olduğu için, inanarak konuşur, dediğini yapar, aksini yapmadığı için özğürce yaşardı hep.
Hepimiz öyle olmalı ve yaşamalı değilmiyiz aslında.
O öyle yaşardı.
Ben Gaziantep’in efsane sanayicisi Abdulkadir Konukoğlu’ndan bahsediyorum.
30 yılı dolduran Gazetecilik meslek hayatımda çok haberini yaptım, çok yakın takip ettim. Cümleleri çok önemli ve piyasa değeri yüksek olduğu için, hiç ama hiç yanlış anlaşıldım demedi, onu kastetmedim hiç demedi.
Ne dediyse yaptı.
Sözünün senet olduğunu, konuştuğu zaman lafının arkasında duracağını cümle alem bilirdi.
Piyasaya yön veren kimliği ile bilindiği için sözü dinlenir verdiği sözlerinde zarar edeceğini bilse bile dediğinden geri dönmezdi.
Abdulkadir Konukoğlu…
Abdulkadir Ağa…
İşleri önce kardeşi Zekeriya beye, ardından ise Adil beye devredip köşesine çekildi.
Emekliliğinin tadını çıkarmaya çalışıyor.
Önemli gün ve yüksek düzeyli
katılımların olduğu toplantılarda, taziyelerde arada bir karşılaşıyoruz.
Onun varlığı insana güven veriyor.
Ben öyle hissediyorum en azından.
Allah sağlıklı ve hayırlı ömürler versin.
Güven…
Hayatımızın her alanında her yerinde en çok ihtiyaç duyduğumuz meseledir.
O olmayınca olanın kıymeti yoktur bence.
O olmadıkça elde edilenin garantisi yoktur bence.
O olmayınca kazanılan çabuk kaybedilir bence.
Yakın tarihimizde 100 yılın kilit taşlarının döşeneceği, şaha kalkacağımız dönemin başlangıçı olarak görülen, gösterilen bir seçim yaşadık.
Seçimleri Cumhur ittifakı ve Recep Tayyip Erdoğan kazandı.
Millet, beni yönetmeye devam et dediği kadrolara olan güveni tazeledi.
21 yıl boyunca Recep Tayyip Erdoğan’a destek veren millet ona güveniyor, o varsa sorun yok diyor, onun her söylediğine doğru diyerek sahip çıkıyor.
14 ve 28 Mayıs 2023 tarihinde yine öyle oldu.
Ak Parti ve Recep Tayyip Erdoğan ilk defa sandıklara seçim ekonomisi yaparak girdi.
Bunu bir maliyeti olacak tabi.
Pandemi ve deprem sonrası İşçi, memur, emekli beklentilerine verilenleri yeterli bulmazlen, denk bütçeye destek verecek ek bütçeyle iğneden ipliğe zamlar eklendi.
15 Temmuz gecesi, Fetöcülerin hain darbe girişiminin yıldönümü gecesinde 00.15’te Selalar okunurken kabul edilen ek bütçeyle birlikte aynı saatte açıklanan zamlar beni, bizi üzdü.
Biliyor ve İnanıyorum ki Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı da üzmüştür.
Muhalefetin iyi oldu sevinmelerine bakmayın onları da üzdü bu zamlar.
Torba yasada zamlar Cumhur ittifakına oy verenleri kapsıyor diye bir madde yok.
İlk defa, birlikte sevinemedik ama birlikte üzülüyoruz.
Bizi üzüntüde birleştiren millet olma duygumuzu her yönde ve her yerde hep yaşarız inşallah.
Benim bir umudum var, güvendiğim Recep Tayyip Erdoğan’dan…
Bu zamları yeniden gözden geçirecektir umudumu kaybetmedim ben.
Bizler bu sınavı da başarıyla veririz Allah’ın izniyle.
Güvenerek, birleşerek, birlikte yürüyerek, üreterek, en önemlisi ise birbirimizi severek zor günleri anlatırız.
İnsan ömrü hariç
Herşey arttı.
Hayırlı ve bereketli ömürler olsun inşallah.
Allah devletimizi, milletimizi aydınlığa çıkartsın inşallah.
Kalın sağlıcakla,
Arif Kurt
18 Temmuz 2023/ Gaziantep