Samsun’un Çarşamba ilçesinde ahşap beşik zanaatının son ustalarından olan Hacı Salih Özşahin, babasından devraldığı mesleği büyük bir özveriyle sürdürmeye devam ediyor.
Usta ellerde şekil bulan ahşap tahta beşikler kaybolmaya yüz tutmuş meslekler arasına girmeye hazırlanırken, Samsun’un Çarşamba ilçesinde ahşap tahta bebek beşiği yapan Hacı Salih Özşahin, mesleğin son temsilcileri arasında yer alıyor. 1947 yılında dedesi tarafından başlatılan ahşap beşikçilik, Özşahin ailesinde üç kuşaktır devam ediyor. Dedesi ve babasının izinden giderek bu zanaatı sürdüren Hacı Salih Özşahin, “Ahşap beşik mesleğine 3 kuşaktır devam ediyoruz. Dedem 1947 yılında bu mesleğe başlamış. Babam da küçük yaşta dükkana gelerek dedemin yanında çalışmış ve 1979 yılına kadar devam etmişler. Dedemin vefatından sonra babam mesleği devraldı, ancak yaşlılık nedeniyle şimdilerde dükkânı ben işletiyorum. 1947 yılından beri beşikçilik zanaatımız devam ediyor” dedi. “Ortopedi doktorları tarafından iyi geldiği söyleniyor”
Özşahin, ahşap beşik zanaatının yeni neslin ilgi göstermemesi nedeniyle yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu söyleyerek, “Teknolojinin ilerlemesi ile birçok ailenin çocuklarını büyütmek için daha modern beşikler seçiyor. Tahta beşikler eskiye nazaran daha az rağbet görmesine rağmen, faydasını bilenler bu beşikleri tercih ediyor. Bu beşikler çocuklar için daha sağlıklı. Küçük çocuklarda gaz problemleri de oluyor. Bu beşiği salladıkça çocuklar gazını da çıkarıyor. Ortopedi doktorları tarafından iyi geldiği söyleniyor. Genellikle kırsal kesime satışlarımız oluyor. Bir kültür unsuru oluşturan tahta beşiklerin modern teknolojiye yenik düşmemesi için yeni ustalar yetiştirilmesi gerekiyor ama maalesef yok. Bu bir meslek değil sanattır” ifadelerini kullandı. “Oldukça zahmetli bir süreç gerektiriyor”
Ahşap beşik yapımından bahseden ve ağaç kullanımının önemli olduğunu da anlatan Hacı Salih Özşahin, “Ahşap beşiklerin üretimi oldukça zahmetli bir süreç gerektiriyor. Öncelikle doğru ağacı seçmek, ardından kesim, yontma ve kurutma aşamaları geliyor. Üretimde genellikle kızılağaç, kestane ve ceviz ağaçları kullanılıyor. İşlemesinden, işçiliğinden, kullanılan ağacın çokluğundan dolayı fiyatları 800 ile bin 500 TL arasında değişiyor" diye konuştu. “Bizden sonra bu gelenek yok olacak gibi görünüyor”
Özşahin, bu zanaatı sürdüren son ustalardan biri olduğunu belirterek, “Bu meslek bize dededen yadigâr. Köyümüzde eskiden herkes ahşap beşik yapardı, şimdi ise sadece biz kaldık. Bu mesleğin son ustalarıyız ve ne yazık ki bizden sonra bu gelenek yok olacak gibi görünüyor” şeklinde konuştu.
