Eski AK Parti Milletvekili ve Yeni Şafak yazarı Mehmet Metiner, bugünkü yazısında, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın partisinin eski milletvekilleri ve il başkanları ile Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda bir araya geldiği yemekli toplantıya ilişkin eleştirilerini sıraladı.
AK Partili eski vekillerle ilgili çarpıcı kulis! ‘Şimdi mi aklınıza geldik?..’Polemik & KulisMetiner, yemeğe ilişkin şu iki eleştiride bulundu:
“1- Evvela mekân seçimi yanlıştı. Bir siyasi parti toplantısının CB Külliyesinde yapılması doğru değil. Parti devleti algısı oluşturacak söz ve davranışlardan kaçınmak, herkesten önce bizim dikkat etmemiz gereken hususların başında gelmeli.
2- Külliye’ye çağrılan insanlar tanınan-bilinen insanlar. Bizzat CB çağırmış. O kadar çok x-ray cihazlarından geçirilmeleri doğru mu? Elbette yanlış. Devletin o bürokratik soğuk yüzünün en azından Cumhurbaşkanı’nın yakın dava arkadaşlarından uzak tutulması gerekmez miydi? Güvenilip çağrıldığınız bir yerde, üstelik Cumhurbaşkanı’nın 'kendi eviniz' dediği bir yere girerken çok sayıda can sıkıcı cihazlardan geçmek, hiç de hoş olmadı.”
Dava arkadaşları ve dostlarının Erdoğan’a ulaşamamaktan şikâyetçi ve sitemkâr olduğunu yazan Metiner, yazısına özetle şöyle devam etti:
Erdoğan ve AK Parti’ye ‘vefa toplantısı’ uyarısı! ‘Ciddiye alınmalı…’Medya"Bini aşan insan bir yemekte bir araya geliyor ama kalabalıktan çoğu birbirini göremeden birbiriyle konuşmaya dahi vakit bulamadan ayrılıyor. Yemek öncesi Reis çıkıp bir konuşma yapıyor, sonra yemek yeniyor ve yemek biter bitmez herkes dağılıyor. Hiç kimse bir tek kelam edemeden ve Reis’in elini dahi sıkmadan geldiği yere geri dönüyor.
Bu böyle mi olmalıydı?
Kuşkusuz bu tür toplantılar da gerekli ve önemli. Eyvallah. Ama sadece bununla sınırlı kalırsa bu ciddi gönül kırıklıkları siyasi yıkıma dönüşebilir. O yüzden diyorum ki asıl başka yol ve yöntemlerle Cumhurbaşkanımız mutlaka ve vakit geçirmeden dava arkadaşlarının yeni dönem siyasetimize dair eleştirilerini ve önerilerini almalı.
Bunun için önerilerim şunlar:
Bir: Dar gruplarla uzun vakitli formel olmayan toplantılar düzenlemek. Onlara içlerindeki her şeyi ifade edebilecekleri bir zaman ve mekân imkânı sağlamak.
İki: Belli zamanlarda Reis’in telefonla arkadaşlarını ve dostlarını araması, varsa onların şikâyetlerini ve taleplerini dinlemesi.
İddiam o ki gönüllerini kırdığımız veya hak ettikleri değeri vermediğimiz insanlarımızı derleyip toparlayabilirsek ilk günkü aşkla başarıya ulaşmamızın önünde hiç engel kalmaz."
Yazının tamamı için tıklayın!