USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Gündem

Ankara Şehir Hastanesi'nde müthiş operasyon!

Ankara'da akciğerlerine ve beynine pıhtı atan, bu nedenle yaşamını oksijen makinesine bağlı şekilde sürdürmek zorunda kalan 24 yaşındaki Murat Burak Dingeç'in akciğerlerine atan pıhtı müthiş bir operasyonla temizlendi.

Ankara Şehir Hastanesi'nde müthiş operasyon!
26-12-2022 10:23
Google News

Akciğerlerine ve beynine pıhtı atan 24 yaşındaki Murat Burak Dingeç için yaşam durdu. Ankara Şehir Hastanesi doktorları genç hastalarını hayata döndürmekle kalmadı. Oksijen makinesine bağlı olmadan yaşamını sürdüremeyen genç hastanın akciğerlerine atan pıhtı hassas bir operasyonla temizlendi.

Ankara Şehir Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Kalp Nakli Kliniği Sorumlusu Prof. Dr. Ümit Kervan, "Normal vücut ısısı 36 derecedir. Ameliyatta hastanın vücut ısısını biz 20 dereceye kadar düşürdük ki bu ölüm anı gibidir. Bunun için özel teknikler kullanıyoruz. Ameliyatın belli döneminde akciğer damarının en uç noktasındaki pıhtıları temizlemek için bir süreliğine kalp akciğer makinası de durdurduk. Bu aralıkta tüm vücudun kan dolaşımı durdurulmuş oluyor. Hastamızın akciğerlerine atan pıhtıları temizledik. Böylece akciğer damar ağacı temizlenmiş oldu" dedi. Murat Burak Dingeç ise "Akciğerlerim temizlendi. Yaşam ağacım yeniden yeşerdi. Bu benim için ikinci bir hayat" dedi.

ÖZEL EKİP KURULDU, 'YAŞAM KOŞUSU' BAŞLADI

Mustafa Burak Dingeç (24 ), aniden fenalaştı ve yere yığıldı. 112 Acil ekipleri tarafından Ankara Şehir Hastanesi'ne getirildi. Akciğerlerine ve beynine pıhtı atmıştı. Dingeç'e önce nöroloji doktorları tarafından gerekli müdahaleler yapıldı. Ancak Dingeç, akciğerlerine atan pıhtı nedeniyle sağ kalp yetmezliği geliştiği için oksijene bağımlı kaldı.

Sabah'ın haberine göre, Ankara Şehir Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Kalp Nakli Kliniği Sorumlusu Prof. Dr. Ümit Kervan, "Bunun üzerine kardiyoloji, nöroloji, göğüs hastalıkları, anestezi ve radyoloji ekipleri ile ortak toplantı yaptık. Hastaya yüksek riskli operasyon kararı verildi. Beyinde pıhtı olduğu için hastanın ameliyat sonrası hiç uyanmama riski vardı. Ailesi ameliyatı kabul etti. Özel bir ekip oluşturuldu. Ameliyat öncesi operasyonun tüm basamakları üzerinde milim milim çalışıldı. Artık operasyona hazırdık" dedi.

TÜM VÜCUT 20 DERECEYE KADAR SOĞUTULDU

Kalpten akciğerlere kanı götüren arterlerdeki katılaşmış kan pıhtılarını temizlemek için hastanın akciğer damar ağacının tümünün bu pıhtıdan temizlenmesi gerektiğine dikkat çeken Prof. Dr. Kervan "Bu ameliyatlar oldukça zor ve riskli ameliyatlardır. Bunu için açık kalp ameliyatı gerekir. Hastalar kalp damar cerrahisi ekibince kalp akciğer makinasına bağlanır. Tüm vücut beyin dahil 20 dereceye kadar soğutulur. Normal vücut ısısı 36 derecedir. Onun altında indiğinde, vücut ısısının tehlikeli derecede düşmesi sonucu oluşan hipotermi gelişir. Bu tarz ameliyatlarda özel tekniklerle vücut ısısı 20 dereceye kadar düşürülür ki bu ölüm anı gibidir. Bir süreliğine kalp-akciğer makinası da durdurulur. Bu aralıkta tüm vücudun kan dolaşımı durdurulmuş olur.

Bu noktada da akciğer damarının en uç noktasındaki pıhtılar temizlenir. Bu hassas ameliyatlar belli merkezlerde yapılabilmektedir. Hastamızın her iki akciğere giden damar ağacı en uç noktasına kadar temizlendi. Hastamız şimdi çok iyi. Artık oksijen tüpüne bağımlı olmadan hayatına devam ediyor. Bu kadar riskli bir ameliyatı başarılı bir şekilde bitirdiğimiz için ben ve ekibimde çok mutlu olduk" dedi.

İKİNCİ HAYATIM

Anne Fatma Dingeç, "Allah doktorlarımızdan razı olsun. Oğlumu yepyeni bir yaşamla bana yeniden verdiler" dedi. Murat Burak Dingeç ise "Akciğerlerim temizlendi. Yaşam ağacım yeniden yeşerdi. Bu benim için ikinci bir hayat" dedi.

Kronik Tromboembolik Pulmoner Hipertansiyon (KTEPH) Nedir : Bacak toplar damarlarından kopan ve akciğerlere giden pıhtılar zamanla akciğer damarlarında daralmaya neden olur. Bu akciğer damarlarında oluşan yüksek tansiyondur. Kalbin sağ tarafında da basınç artışı gözlenir. Bu durum kalbin sağ tarafından akciğere oksijenlenmesi için gönderilen kanın yeterince temizlenmesini engeller. Hastalar "hava açlığı" yaşarlar.

Zamanla solunum cihazına bağımlı olurlar. Uzun süre yüksek akciğer basıncına karşı çalışan sağ kalp yorulur ve ilerisinde sağ kalp yetmezliği tablosu da eklenir. Bu hastalar hava açlığı çekerek yaşamlarını kaybederler. Dünyada ilk defa 1960'larda yapılan ve 2000'li yıllarda tekniği geliştirilen ameliyatla günümüzde hastaların yüzde 90'ı akciğer hipertansiyonu hastalığından tamamen kurtulurlar. Ameliyat sonrası kalp yetmezliği hızla geriler.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
ARŞİV ARAMA
PUAN DURUMU TÜMÜ
GÜNÜN KARİKATÜRÜ TÜMÜ
Karikatürler