Olay, Konyaaltı ilçesi Pınarbaşı Mahallesi 732 sokak üzerinde bulunan bir sitede geçtiğimiz perşembe günü meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesinde 18 yıldır hemşire olarak görev yapan Şerife Kocakaya (40), 25 Mayıs 2017 yılında bir sitedeki binanın ikinci katını eşi ile birlikte kiraladı. Bir çocuk annesi kadın, 28 Ekim 2021 tarihinde ise eşi ile anlaşmalı olarak boşanarak evin kirasını vermeye ve evde kalmaya devam etti.
İddiaya göre, olay günü ev sahibinin kızı Kocakaya'yı telefon ile arayıp elinde tahliye taahhütnamesi olduğunu belirtip evi boşaltmaya geldiklerini bildirdi. Hastanede görevli olan Kocakaya ise durumdan haberinin olmadığını belirterek, kendisine taşınması için zaman verilmesini istedi. İddiaya göre, karşı taraf, teklifi kabul etmeyerek eve çilingir yardımı ile girip eşyaları dışarı çıkarttı. Komşularının haber vermesi üzerine olay yerine gelen Kocakaya, eşyalarının dışarıda olduğunu görünce adeta hayatının şokunu yaşadı.
Kocakaya, durumu arkadaşlarına bildirdi. Arkadaşlarının yardımı ile eşyalar Antalya'da bir depoya taşındı. Kocakaya ise çocuğu ile birlikte bir arkadaşına sığınarak burada kalmaya başladı. Olay sonrasında kontrol amaçlı eve geri dönen kadın evin anahtarının değiştirildiğini gördü. Kadının ayakkabılarının ise kapı önünde duruyor olması dikkat çekti.
"Bizim ödenmemiş hiç kiramız yok"
Yaşadıklarını İhlas Haber Ajansı muhabirine anlatan Şerife Kocakaya, “Evi eşim ile birlikte evlilik öncesinde kiraladık. Emlakçıdan kiraladık. Sonraki süreçte 4 yıldır bu evde oturuyoruz. Kiramızı mülk sahibinin oğluna verdik. Elden verdiğimiz de oldu bankadan da ödediğimiz oldu. Eşim ile 28 Ekim 2021 tarihinde ayrıldık. Bu süreçte kızı kiranın kendisine verilmesini istemiş. Eşim de kiraları oğluna vermeye devam etti. Bizim ödenmemiş hiç kiramız yok. Eve verdiğimiz bir zararımız yok. Boşaltma kararı çıkmış. Bunu bize bildirdiklerini söylediler. Ben bu evde oğlum ile yaşıyorum, bana ulaşan bir şey yok. Muhtarlığa sorduk orada da yok. Bir boşaltma kararı var ama bunun önüne geçemedik. Bana hastanede çalışırken telefon geldi. Evimi çilingir ile açacaklarını söylediler” dedi.
"Ben gelince evim çilingir tarafından açılmış ve eşyalar boşaltılmaya başlanmıştı"
Kocakaya, "Ben olayı bilmediğimi, gelince konuyu netleştirip bu konuda orta yolu bulabileceğimizi söyledim. Ama ben gelince evim çilingir tarafından açılmış ve eşyalar boşaltılmaya başlanmıştı. Olayın ne olduğunu anlamam uzun sürdü, o şoktan çıkamadım. Evime girmişlerdi. Bana özel eşyalarımı alıp sorun çıkarmamamı söylediler. Ev sahibinin damadı ile görüştüm. '1 yıldır kirayı bize verecektiniz, diğer kardeşe verdiğiniz için bu kararı aldırdık' dediler. Ben yalvardım. '3.5 yaşında oğlum var, sizin 1 yıllık kiranızı geriye dönük olarak tekrar ödeyeyim' dedim. Bana biraz süre vermelerini istedim. Tüm eşyalarımı çıkarmışlardı" dedi.
Kocakaya, evi 4 yıl önce 900 TL'ye kiraladığını, kira artırımı da yapıldığını belirterek evin bugünkü koşullarda kirası 5 bin TL olduğu için eşyalarının dışarı atıldığını ve evden usulsüz şekilde çıkartıldığını ileri sürdü.
18 yıldır hemşire olarak çalıştığını belirten Kocakaya, “Pandemide görev aldım. 2 yıldır covid ile mücadele ediyoruz" diye konuştu. Kendisine yardımcı olunmasını isteyen kadın, "Yaşadıklarımı anlayamıyorum. Buzdolabımı boşaltmam gerektiğini bile hatırlamıyorum. Hayat hikayem yarım kaldı. Fotoğraflarım ve belki paralarım da kayıp. Şu anda arkadaşlarımda kalıyorum” dedi.
"Hayat hikayem çöpe atılmış gibi"
Depoda bulunan eşyalarını kontrol eden Kocakaya, “Evim açıldıktan sonra eşyalarım bahçeye indirildi. Hakkımızı savunmamıza fırsat bile verilmedi. Eşyalarım hurdaya döndü. 4 yıllık kullandığım tüm eşyalarım hurda konumunda. Biz depoyu kiraladık. Eşyalarımın ne kadar kullanılır olduğunu sonra göreceğiz. Üzgünüm. Hayatım çöpe atılmış gibi çok kötüyüm. Devlet memuruyum, hayatımda hiç böyle bir muamele görmedim. Kimseye bir kötülük de etmedim. Çok üzgünüm. Umarım haklılığım anlaşılır” diye konuştu.
Telefon ile ulaşılan ev sahibinin kızı ise, “Usulsüzlük yok. Usulsüz ise devlet dairesi nasıl oradan çıkarsın. Evi kiralayan Şerife hanım değil, Ferit beydir. Ferit beye de bütün tebligatlar gönderildi. O yüzden usulsüz olsa icra dairesi neden böyle bir şey yapsın. Evlendiklerini ve ayrıldıklarını biz başkasından öğrendik. Tebligatın ulaşıp ulaşmadığını ben bilemem” sözlerine yer verdi.
Ertuğrul Gün - Akif Yılmaz
