Geçtiğimiz yıl Çin’de bir gencin fazla çalışma saatleri nedeniyle hayatını kaybetmesi üzerine dünya ayağa kalkmış, sosyal medya üzerinden de mesai saatleriyle ilgili tepkiler yağmıştı. Dr. Öğr. Üyesi Fatma Ulutürk, ortaya çıkan “sessiz istifa” akımını değerlendirdi.
Çalışanların iş tanımlarının ötesine geçmemesi, bir fark oluşturmaya ve beklentilerin üzerine çıkmaya çalışmaması olarak bilinen "sessiz istifa", hem çalışanın verimliliğini düşürüyor hem de iş yerine olan bağlılığını azaltıyor. Sessiz istifanın altında maaş artışı görememe gibi durumların da yattığını belirten İstanbul Gelişim Üniversitesi Dr. Öğr. Üyesi Fatma Ulutürk, tüm işlerin planlanan çalışan sayısıyla mesai saatleri içinde bitirilmesini sağlamanın oldukça önemli olduğunu belirtti. İş tanımları işe alım öncesi daha detaylı oluşturulmalı
Eylül ayında Youthall tarafından genç çalışanlar üzerinde yapılan sessiz istifa araştırması da çarpıcı sonuçları gözler önüne serdi. Yapılan araştırmaya göre Türkiye’de gençlerin yüzde 24’ü sessiz istifa sürecini yaşarken, yüzde 46.7’sinin ise sessiz istifaya yatkın olduğu ortaya çıktı. Gençleri bu duruma sürükleyen en önemli nedenin düşük maaş olduğunu belirten Dr. Öğr. Üyesi Fatma Ulutürk, işe alım yapılmadan önce iş tanımlarının daha detaylı düşünülerek oluşturulması gerektiğinin altını çizdi. "Bunları yaşıyorsanız sessiz işten çıkarılmaya maruz bırakılmış olabilirsiniz"
İşverenlerin de sessiz istifa akımı karşısında sessiz işten çıkarma denebilecek bir tutum içine girdiklerinin gözlemlendiğini belirten Ulutürk, “Bu tutumların yanı sıra işveren çalışanı pasif kılıyorsa, yıldırmak suretiyle huzurunu bozuyorsa, toplum önünde küçük düşürüyor, aşağılayıp bilinçli bir şekilde dışlıyorsa çalışan sessiz istifa sürecinde mobbinge uğruyor demektir. Unutulmamalıdır ki bu davranışların yasal cezaları da bulunuyor” şeklinde konuştu.
Sessiz istifa içine girildiğinde eğer diğer çalışanlar sizinle aynı durumda değilse işletmede terfi imkanının da kalmayacağını kabul etmek gerekiyor. Sessiz istifa kadar sessiz işten çıkarılmanın da çalışan için büyük sorunlar oluşturabileceğini belirten Ulutürk, saydığı maddelerden birkaçının bile yaşanıyor olması durumunda çalışanın sessiz işten çıkarma ile karşı karşıya olabileceğini belirtti. Ulutürk, o maddeleri ise şu şekilde sıraladı:
- Son yıllarda maaşınızda bir artış görülmemesi.
- İşverenden anlamlı bir geri bildirim almamak veya işverenin çalışanla iletişim kurmaktan kaçınması.
- Ekip veya şirket toplantılarında çalışanı özellikle zor sorulara cevap vermesi için zorlaması.
- Çalışanın fikir ve görüşlerinin göz ardı edilmesi, ek fırsatlar ve projelerde çalışana yer verilmemesi.
- Toplantıların, etkinliklerin ve/veya sosyal buluşmaların dışında bırakılmak.
