Dijital Türk Lirası yasal düzenlemesinin 2024’ün 4’üncü çeyreğinde hayata geçirilmesinin hedeflendiğini kaydeden Başkan Bahar, “Parasal işlemler zaman ve mekân sınırı olmadan, internet aracılığıyla ve 7/24 kuralıyla dijital ortamda gerçekleştirilebilecek. Dijital para, sanal ortamda dijital olarak üretildiğinden üretim maliyeti sıfırdır. Devletin para basım maliyeti gelirini önemli ölçüde arttıracak” dedi.
Anadolu’da üretime odaklanan KOBİ’lerin, Sanayi 4.0’a hazırlanabilmeleri amacıyla dijitalleşme süreçlerine katkıda bulunmak, sektörler bazında dijital dönüşümde yol haritası belirlemek ve dijitalleşme sürecine rehberlik etmek için düzenlenen Dijital Anadolu Projesi’nin konuğu ATSO Başkanı Ali Bahar oldu. ATSO Meclis Başkanı Ahmet Öztürk’ün de yerini aldığı toplantı, ‘Antalya Ticaret ve Tarım Dijitalleşme Vizyonu Paneli’ ile sürdü. Panelde, ATSO Yönetim Kurulu Başkanı Ali Bahar, konuşmasında işletmelerin dijitalleşmesi, hangi sektörler dijitalleşme de daha iyi, tarımda dijitalleşme, OVP’de dijital dönüşüm ve Dijital Türk Lirası’nın faydalarını anlattı. Antalya’da işletmelerin dijitalleşme durumu
Dijital Anadolu 2023 programına, ‘Antalya Ticaret ve Tarım Dijitalleşme Vizyonu’ başlıklı panele katılan ATSO Yönetim Kurulu Başkanı Ali Bahar, konuşmasına Antalya’da işletmelerin dijitalleşme durumları hakkında bilgi vererek başladı. Başkan Bahar, “Antalya’da ticarette dijitalleşme, son yıllarda önemli bir ivme kazanmıştır. Şehirdeki işletmeler, dijital teknolojileri kullanarak daha verimli ve rekabetçi hale gelebileceklerinin farkındalar. Bunun en güzel göstergesi; iller arası rekabetçilik endeksinde 2009, 2014 ve 2018 verilerinde İstanbul, Ankara, İzmir ve Kocaeli rekabet sıralamasında zirvede yer alırken, bu yıl yayınlanan raporda Antalya, Kocaeli’yi geçerek 4’üncü sıraya yükselmiştir” dedi. 1 puan artış 26 milyar dolar katkı sağlar
Konuşmasına dijitalleşme endeksinin önemine vurgu yapan Başkan Ali Bahar, “Antalya, internet, akıllı telefon, sosyal medya ve e- ticaret kullanıcı oranlarında Türkiye ortalamasının üstündedir. Şehrimizin teknoloji kullanımında ki bu oranlarda, genç ve eğitimli nüfusun önemli bir rol oynadığını belirtmeliyiz. Bu durum şehrin ekonomik gelişimi ve rekabet gücünün artmasına da, etkili olmaktadır. Dijitalleşme endeksi dediğimizde 6 temel göstergesinin olduğunu bunlarında, ‘Çalışanların internete erişimi var mı, internet hızlı mı, bilişim uzmanı istihdam ediyor mu, bilişim eğitimleri düzenliyor mu, ERP yazılımı kullanıyor mu şeklinde sıralayabiliriz” dedi. “1 puan artmasının Türkiye’de Gayri Safi Yurt İçi Hasıla’ya katkısı 26 milyar dolar”
“Türkiye’de her 3 KOBİ’den 1’i dijital göstergelerin hiçbirine sahip değil maalesef” diyerek konuşmasını sürdüren Başkan Bahar, “Antalya’da da durum farklı değil. Bahsettiğim 6 gösterge puanlandığında, KOBİ ölçeğindeki firmaların dijitalleşme puanı 10 üzerinden ortalama 2,3, büyük ölçeklilerin ortalama 5,2’dir. Antalya’da KOBİ’lerde durum ortalamanın üzerinde, fakat çokta uzakta değil. Çok etkili bir hesaptan bahsetmek istiyorum. Firmaların hızlı internete erişmesi, verimlilikte yüzde 2,6’lık artışa sebep oluyor. Yine “Dijital Türkiye 2030” raporunda açıklanan veriye göre tüm firmaların hızlı internete erişiminin getireceği ilave Gayri Safi Yurt İçi Hasıla artışı 4,2 milyar dolar. Dijitalleşme endeksinin 1 puan artmasının Türkiye’de Gayri Safi Yurt İçi Hasıla’ya katkısı 26 milyar dolar” diye konuştu. Antalya’da hangi sektörler dijital dönüşümde daha iyi
Dijital dönüşüme daha yatkın olan sektörler olduğunu dile getiren ATSO Başkanı Ali Bahar, “Antalya, Türkiye’nin en önemli turizm merkezlerinden biridir. Şehirdeki turizm işletmeleri, dijital teknolojileri kullanarak müşterilerine daha iyi hizmet sunmaya ve rekabet gücünü artırmaya başlamıştır. Seyahat etme biçimleri ve turizm sektöründe gerçekleşen dijital trendlere bağlı olarak günümüz dünyası turistlerinin beklentileri de değişmektedir. Yani akıllı turistlerle karşı karşıyayız. Turizm müşterileri artık kendilerine özel oluşturulmuş deneyimler ve çözümler beklemektedir. Yaptıkları paylaşımlar ile hem kendi seyahatleri için başka gezginlerden ilham almayı hem de başkalarına ilham vermeyi istemektedir. Turizm dünyası, bu gelişmeler karşısında dijital dönüşüme yönelmiş, kişiselleştirilmiş deneyim, veri odaklı yaklaşım, çok kanallı müşteri deneyimi, gerçek zamanlı pazarlama, mobil entegrasyon, mesajlaşma platformları ve chatbotlar, yapay zeka, nesnelerin interneti ve sanal gerçeklik gibi araçları operasyonlarında kullanmaya ve iş sonuçlarına olumlu etkilerinden faydalanmaya başlamıştır” dedi. Desteklenmesi gereken en temel sektör tarım
Antalya’da tarımın stratejik sektör haline geldiğini, dünyada ve ülkemizde bir taraftan tarım alanları azalırken, diğer taraftan da beslenecek nüfusun artacağını dile getiren Başkan Ali Bahar, “Bu konu tarım sektörünü daha stratejik bir konuma getirmektedir. Yüzyılda tarımın en önemli girdisi artık sadece arazi değildir. Gelişmiş ülkelerin, topraksız alanda bitki için optimum yetişme standartları sağlayarak, klasik tarıma göre çok daha verimli sonuçlar aldığını görebiliyoruz. Dijitalleşme Türkiye’de özellikle tarım sektöründe katma değer ve verimlilik boyutlarında devrim oluşturabilecek bir eğilim. Çok iyi örnekleri olsa da genel olarak tarım sektöründe faaliyet gösteren işletmeler ve bu işletmelerin sahipleri babadan ya da çevreden görme usullerle tarım faaliyetlerine devam ediyor. Tarım sektöründe faaliyet gösteren işletmelerin üç temel yanlışı var. Hatalı sulama, hatalı gübreleme, hatalı ilaçlama. Bu üç temel sorunun tek çözümü dijitalleşme olmamakla birlikte üçü için de dijitalleşmenin önemli katkılar sağlayacağını biliyoruz” ifadelerini kullandı. Genç nüfus tarım yapmıyor
Türk çiftçisinin yaş ortalamasının 58 olduğuna dikkat çekerek tarımda dijitalleşmenin önemini artırdığını belirten Bahar, “Türkiye’de yaş ortalaması 32. Gençler çiftçilik yapmıyor. Çiftçi kayıt sistemine kayıtlı yaklaşık 2,1 milyon çiftçi var. Aileleriyle birlikte yaklaşık 12-13 milyon kişi gelirini topraktan kazanıyor. Yüzde 30’u akıllı telefon kullanıyor. Sadece yüzde 40’i internet erişimine sahip. Ülkemizde bölünmüş parçalanmış araziler teknoloji ile daha verimli hale gelebilir. Gençler tarıma özendirilmeli. Yaşlı çiftçi resminin yerine aklımıza teknolojiden anlayan genç ve dinamik çiftçiler gelmeli” dedi. OVP’de dijital dönüşüm
Orta Vadeli Program’da (OVP) dijital dönüşümün yer aldığını kaydeden Bahar, “Sanayide teknolojik dönüşümü hızlandırmak üzere yatırım teşvik sisteminde dijital dönüşümün odağa alınması gerekiyor. Mesleki eğitim programlarının dijital ve yeşil dönüşümün gereklerine cevap verecek şekilde güncellenmesi önemli. Dijital dönüşüm, teknolojik gelişmeler ve pandemi sürecinin iş mevzuatında ortaya çıkardığı ihtiyaçlara yönelik düzenlemeler önemli. Dijital tarım uygulamaları kapsamında, uydu, telsiz haberleşme ağları, hava araçları, yapay zekâ, veri bilimi ve yoğun teknoloji kullanımı ile tahminler yapılacak, veri ve modelleme kalitesi artırılarak üretim planlaması yapılmalı. Bilişim, yazılım, dijital oyun, telekomünikasyon, finansal teknolojiler, akıllı şehircilik alanlarında sektörlerin yurtdışına açılması ve ihracatının artırılmasına yönelik sektöre özel kurgulanan destekler verilmeli” diye konuştu. Dijital türk lirası dönemi başlıyor
Dijital Lira Araştırma Geliştirme Projesinin birinci ve ikinci faz pilot keşifleri doğrultusunda, ödemeler için Dijital Türk Lirası’nın kullanım testlerine başlandığını kaydeden Başkan Bahar, “Tüm bu başlıklar bizi heyecanlandırıyor. Dijital Lira, Merkez Bankası Dijital Para Birimi, TCMB tarafından üretilen bir dijital para birimidir. Bu para biriminin amacı, Türkiye’de yer alan kurum ve kuruluşlar arasında yapılan işlemleri kolaylaştırmak ve hızlandırmaktır. Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Strateji ve Bütçe Başkanlığı tarafından hazırlanan Orta Vadeli Program (2024-2026) raporunda Dijital Türk Lirası hakkında hedeflere yer verildi. Dijital Türk Lirası yasal düzenlemenin 2024’ün 4’üncü çeyreğinde hayata geçirilmesi hedefleniyor” dedi.
