Hatay’da 27 haftalıkken 1 kilo olarak dünyaya gelen Bedir bebek, 8 ay boyunca kaldığı kuvözde hayata tutunup sonunda ailesine kavuştu. Evladını 8 ay sonra kucaklayan anne, "Ümidimizi kesmedik, bugün ilk defa kucağımıza aldık" dedi.
Hatay’ın Arsuz ilçesinde yaşayan depremzede Hacer (37) ve Servet (43) Sapmaz çiftinin ikinci çocukları Bedir, 22 Haziran’da 27 haftalık 5 günlükken Hatay’da dünyaya geldi. Akciğeri gelişmeden dünyaya gelen minik Bedir, Medical Park Seyhan Hastanesi’ne sevk edildi. Ciddi akciğer problemi yaşayan minik Bedir, 5 ay solunum cihazına bağlı kaldı. Bu sırada depremzede ailesi dışarıda, minik Bedir ise kuvözde yaşam savaşı verdi. Doktorların hayata tutunmasını zor olarak gördüğü minik Bedir’in annesi Hacer Sapmaz ise evladından ümidini kesmedi.
8 ay boyunca 10 günde bir Hatay’dan evladının yanına gelip onu gören anne ve baba, doktorların da desteğiyle geçtiğimiz gün evlatlarına kavuştu. “Hiç umut yoktu, çok şükür bugünlere geldik”
İhlas Haber Ajansı’na konuşan anne Hacer Sapmaz, “Tansiyonum vardı ve kanamam başladı. Sezaryen ile doğum yaptım. Bebeğim 27 haftalık 5 günlükken doğdu. 8 ay yoğun bakımda kaldı. Bir sürü rahatsızlıkları oldu. Hiç umut yoktu, çok şükür bugünlere geldik. Süreç çok zordu fakat doktorlarımız çok yardımcı oldular. 8 ay sonra yeni kavuştuk. Çok heyecanlıyım, eve gitmeyi bekliyoruz. Ümidimizi kesmedik, bugün ilk defa bebeğimizi kucağımıza aldık” diye konuştu. “5 ay solunum cihazından çıkamadı”
Medical Park Seyhan Hastanesi’nde görevli Yenidoğan Uzmanı Prof. Dr. Nejat Narlı, Bedir bebeğin dünyaya çok erken gelen bir bebek olduğunun altını çizerek, “7 ayını bile doldurmamıştı. Bize çok ağır solunum yetmezliği ile geldi. Bin 100 gramdı, çok düşük doğum ağırlığı vardı. Anne karnında 40 hafta kalması gereken bebek ne kadar erken doğarsa organları ve sistemleri henüz daha gelişmediği için eksikliklerini dışarıda gidermek gerekiyor. Ama bebeğimizde ayrıca akciğer sorunları da olduğu için süreç uzun sürdü. 5 ay solunum cihazından çıkamadı. Hayati problemleri vardı, kritik dönemlerden geçtik. Erken doğan bebeklerde görülen beyin kanaması, göz problemleri gibi sorunları olmadan ağızdan beslenebilen, ailesinin bakabileceği bir aşamaya getirmiş olduk. Bunun mutluluğunu yaşıyoruz” şeklinde konuştu. “Ölüm ve yaşam arasında savaştık ve kazandık”
Uzm. Dr. Günay Mirzayeva da Bedir bebeğin hastaneye geldiğinde durumunun kritik olduğunu belirterek, “Ümit hiç yok gibiydi. Biz doktor olarak elimizden gelen her şeyi yapmaya çalıştık. Defalarca ağır enfeksiyon geçirdi, çeşitli sorunlar yaşadı ama Bedir bebek pes etmedi. Defalarca ölüm ve yaşam arasında savaştık ve kazandık. Bunca sorunlar yaşamış bir bebeği şu an oksijen ihtiyacı olmadan taburcu etmenin mutluluğunu yaşıyoruz” dedi.
