Beykoz Belediyesi ve Beykoz Üniversitesi iş birliği ile "Beykoz İlçesi Afet Lojistiği Zirvesi" düzenlendi. Zirvede, afet lojistiği hakkında bilinmesi gerekenler konuşuldu. Beykoz Üniversitesi Kavacık Yerleşkesinde, Beykoz Belediyesi ve Beykoz Üniversitesi iş birliği ile “Beykoz İlçesi Afet Lojistiği Zirvesi” düzenlendi. Gerçekleştirilen zirvede afet durumlarında lojistik hakkında bilinmesi gerekenler ve genel afet durumlarına ilişkin konular konuşuldu. Zirveye, Beykoz Belediye Başkanı Murat Aydın, Beykoz Kaymakamı Faik Oktay Sözer, Beykoz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Durman, İstanbul AFAD Anadolu Yakası Birlik Müdürü Bilal Öztürk ve AFAD personeli ile öğrenciler katıldı. 2 oturum şeklinde gerçekleşen zirvede alanında uzman kişiler afet durumlarında lojistik konularına ilişkin bilgiler verdi. “1999 yılında deprem bölgesine 1 haftada ulaşabildik”
1999 depreminden bahsederek konuşmasına başlayan Beykoz Belediye Başkanı Murat Aydın, “1999 yılında Marmara depremini yaşadık, ben o zaman belediye başkanıydım. Biz, Kocaeli ve Sakarya’ya ulaşmaya çalışıyorduk. Bir hafta içerisinde ulaşabildik. Belki yürüyerek gitsek daha çabuk ulaşılacak. Yollar harap olmuş, gitme şansınız yok ve araç götürme şansınız da son derece az” dedi. “Marmara depremiyle beraber afet meselesi hep gündemimizde oldu”
Aydın, “1930’lu yıllarda yaşanan deprem ve sonrasında Türkiye’de yaşanan depremler ve benzer afetlerle konu gündem olmuştu ama asıl Türkiye’nin gündemine Marmara depremiyle beraber afet meselesi hep gündemimizde olmaya başladı. 24 yıldır depremi Türkiye olarak konuşuyoruz. Türkiye’nin adeta kalbi gibi olan bir yer Marmara bölgesi. Depremden de çok etkilenme ihtimali olan bir bölge. Bunun üzerine birçok çalışmalar yapılıyor” şeklinde konuştu. “Beklenmedik acil durumlarla karşı karşıya bırakabilir”
Zirvenin açılış konuşmasını yapan Beykoz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Durman; “Burada, felaketler ve doğal afetler sırasında hayati önem taşıyan bir konuya odaklanıyoruz: Afet Lojistiği. Doğal afetler, toplumlarımızı beklenmedik ve acil durumlarla karşı karşıya bırakabilir. Depremler, seller, fırtınalar veya diğer afetler, yaşamlarımızı ve çevremizi aniden değiştirebilir. İşte tam da bu noktada, afet lojistiği devreye giriyor” dedi.