Yaşaması en güvenli iller! İşte deprem riski en düşük o şehirler
GALERİNİN DEVAMI Kuzey Anadolu Fay Hattı, Doğu Anadolu Fay Hattı ve Batı Anadolu Fay Hattı olarak bilinen üç farklı fay hattına sahip.">Türkiye Deprem Tehlikesi Haritası, Türkiye'deki fay hatlarının durumunu ve tehlike derecelerini ortaya koyuyor. ">aynı zamanda deprem riski en düşük iller de merakla incelleniyor. İşte o şehirler... ">alan ve 4. derece riskli bölgede bulunan illerimizden biridir.">olan illerden biri. Tüm ilçeleri beşinci dereceye sahipken, sadece küçük bir kısmı 4. derece deprem bölgesi olarak nitelendiriliyor.
">27 Mayıs 1900'de Nevşehir'de meydana gelen en büyük deprem 4.3 büyüklüğündeydi. 1900 yılından sonra 4 üzerinde bir deprem yaşanmadı.">biri olan Aksaray, Güzelyurt ve Gülağaç ilçeleri ile birlikte 5. derece deprem bölgesinde yer alıyor.
">nedeniyle 4 ve 5. bölgede yer alıyor. Bazı alanlarda zemin alüvyon olduğu için 1. dereceye giriyor. Ilgın, Akşehir ve Tuzlukçu gibi bölgeler 1. dereceye sahipken, diğer bölgeler 3-4 ve 5. dereceye sahiptir. Bu nedenle il olarak hangi bölgenin ne kadar güvenli olduğuna dikkat etmek önemli.
İl olarak değerlendirildiğinde depreme karşı güvenilir bir yer olan Edirne Kaleiçi'nde yapılaşmaların yeniden değerlendirilmesi gerektiği biliniyor. Fakat Saroz Körfezi hariç olmak üzere Edirne'nin diğer ilçeleri deprem konusunda güvenilir olarak değerlendiriliyor.
">şehirler arasında yer alan Ankara, 4. bölgede yer alıyor. Ankara'nın en güvenli bölgeleri de Etimesgut, Yenimahalle, Mamak ve Polatlı ilçeleri olarak listeleniyor.">ilçe Altunhisar, 5. derece riskli bölgede yer alıyor.
">Bölgesi Haritası'na göre en az riskli bölgede bulunan Sinop, 2019 Aralık ayında 1.7 büyüklüğünde bir deprem yaşadı.
">genel olarak deprem bölgesi olmayan bir şehir. Fakat olası bir deprem halinde görece yüksek riske sahip ilçeler; Boyabat, Durağan ve Saraydüzü olarak listeleniyor.">risk bölgesinde yer alarak deprem riski düşük illerden biri haline geliyor. Keşap, Piraziz, Eynesil, Görele, Tirebolu ve Çanakçı ilçeleri en güvenilir noktalar olarak ele alınıyor.
">İzmir depreminden sonra dördüncü risk bölgesine yükseldi ve risk arttı. Bununla birlikte, diğer illere kıyasla güvenilirliğini koruyor. Uzmanlar, 1999 depreminden önce yapılan binaların gözden geçirilmesi gerektiğini söylüyor.
">orta ve az riskli bölge olarak görülüyor. 2, 3 ve 4. derece bölgeleri içeren bu şehirde, sahil bölgeleri 2. derece risk altında. Artvin'in en güvenli yerleri ise Arhavi, Borçka, Murgul ve Hopa ilçeleridir. En tehlikeli bölgeler ise Maden, Peynirli ve Ovacık yerleşim yerleridir.
">yerler arasında yer alıyor. Depreme karşı dayanıklı olan diğer ilçeler arasında Arşin, Araklı, Akçaabat ve Maçka yer alıyor.
">Peş peşe meydana gelen depremler nedeniyle oluşan kısa süreli panik, deprem uzmanlarının açıklamasıyla dağıldı...
Sivas'ta 30 Aralık'ta meydana gelen 4,4 büyüklüğündeki deprem, herhangi bir hasara veya can kaybına neden olmasa da kısa süreli panik yaşandı. 17 Ekim tarihinde de 4,7 büyüklüğünde deprem meydana gelmişti.
Aktif tektonik, paleosismoloji ve sismotektonik alanlarında önemli çalışmalara imza atan Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fikret Koçbulut, meydana gelen depremlere ilişkin açıklamalarda bulundu.
"NORMAL KARAKTERLİ DEPREMLER"
6 Şubat'ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli iki büyük depremin ardından bu büyüklükteki depremleri beklediklerini ifade eden Koçbulut, “Depremin konumuna baktığımızda Sivas'ın güneydoğusunda, Ulaş ilçesinin güneydoğusunda ve Sivas'ı etkileyen Deliler fayının Tecer segmentinin kuzeydoğusunda olan bir deprem. Bundan iki ay önce olan deprem de aynı noktanın kuzeybatısına düşüyor. İkisi de hemen hemen aynı bölgede diyebiliriz. Depremlerin odak çözümüne baktığımızda büyük bir düşey hareketin olduğunu görüyoruz. Bu depremlerin normal karakterli depremler olduğunu söyleyebiliriz” dedi.
"KORKMALARINA GEREK YOK"
Sivas'ta 2 ay arayla meydana gelen 4 büyüklüğü üzerindeki depremlerle ilgili konuşan Koçbulut, “İki ay önce de söylemiştim, yine söylüyorum. Bu bölgede beklediğimiz depremler 5 veya 5,5 büyüklüğünü geçmeyecek depremler olur demiştim. Söylediğimize istinaden 4,4 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Sivas halkının bu bölgede oluşacak deprem için rahat olmasını istiyorum, korkmalarına gerek yok. 30 Aralık'ta olan depremi de çoğumuz hissetmedik. 2 ay önceki depremi daha çok hissetmiştik. Sebebi de kent merkezine 30 kilometre uzaklıkta olmasıydı. Odak merkezi ne kadar uzaklaşırsa sarsıntıyı da o kadar daha az hissediyoruz. Bunlara küçük depremler diyoruz. Depremin büyüklüğünün 6 ve üzeri olduğunda yıkıma sebep olabileceğini söylüyoruz” ifadelerine yer verdi.
"BURALARDA BÜYÜK DEPREM BEKLENMİYOR"
Bahse konu depremlerin 6 Şubat'ta meydana gelen depremlerden kaynaklı olduğunu ifade eden Prof. Dr. Koçbulut, “Orta Anadolu fay zonu ve Doğu Anadolu fayı arasındaki ana blok, 6 Şubat depremlerinden sonra hareketlilik kazandı. Önce Doğu Anadolu fayı üzerinde 7,7 büyüklüğünde bir kırılma gerçekleşti, daha sonra 7,6 büyüklüğünde Elbistan depremi ile birlikte 120 kilometrelik bir yüzey kırığı meydana geldi. Bu depremlerden sonra bloğun daha da rahatlaması için artçı depremler meydana geliyor. Bu artçı depremlerden 2 sene önce de bahsetmiştik. Sivas ve Kayseri halkı için buralarda büyük depremin beklenmediğini ifade edebilirim. Araştırmalar da bunu gösteriyor. Rahat olmamızda fayda var diye düşünüyorum” şeklinde konuştu.
Kaynak: HABER7.COM