Destek amacıyla İsrail’e gelen ilk lider olan Almanya Başbakanı Olaf Scholz, "Tüm aktörleri bu çatışmaya karışmamaları konusunda uyarıyorum" dedi.
Hamas’ın saldırıları karşısında desteğini göstermek üzere İsrail’e gelen Almanya Başbakanı Olaf Scholz, 7 Ekim’de patlak veren çatışmaların ardından İsrail’i ziyaret eden ilk lider oldu. Scholz, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile bir araya geldi. Görüşmenin ardından düzenlene ortak basın toplantısında konuşan Scholz, Almanya’nın her zaman İsrail’in yanında olacağını belirterek, "Geçen hafta Federal Meclis’te de söylediğim gibi, zor zamanlarda Almanya’nın tek yeri vardır, o da İsrail’in yanıdır" dedi. “İsrail’in güvenliğini ve varlığını sürdürmemiz gerektiriyor”
İsrail’in ve vatandaşlarının güvenliğinin Almanya için hayati önem taşıdığını söyleyen Scholz, "İsrail’in içinde bulunduğu bu zor dönemde bugün burada şunu söylemek çok önemli. Almanya’nın tarihi ve Holokost’ta taşıdığı sorumluluk, İsrail’in güvenliğini ve varlığını sürdürmemizi gerektiriyor" dedi.
Hamas’ın İsrail’e yönelik saldırılarını kınayan Scholz, İsrail’in uluslararası hukuka göre halkını koruma hakkı ve yükümlülüğü olduğunu belirtti. Hamas tarafından esir alınanlar arasında Almanların da bulunduğunu belirten Scholz, tüm rehinelerin serbest bırakılması için çalışılacağını aktardı.
Hamas ve İsrail arasındaki çatışmaların başka yerlere sıçramaması için ellerinden geleni yapacaklarını aktaran Scholz, "Tüm aktörleri bu çatışmaya karışmamaları konusunda uyarıyorum" ifadelerini kullanarak, Almanya’nın bu mesajın net olduğunu belirtmek için diplomatik temaslarda bulunduğunu açıkladı. Scholz, Mısır’ı ziyaret edecek
Almanya’nın Gazze Şeridi’ndeki insani duruma kayıtsız kalmadığını ifade eden Scholz, kendisinin ve Netanyahu’nun Gazze’deki insani durumun "iyileştirilmesi" konusunu ele aldıklarını belirtti. İsrail’den Mısır’a gideceğini aktaran Scholz, Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi ile bölgedeki durumu ve insani konuları ele alacaklarını aktardı. Almanya’da antisemitizmin yeri olmadığını vurgulayan Scholz, Almanya’daki Yahudi kurumlarını koruma sözü verdi. “Dünya, Hamas’ı yenmek için İsrail’in arkasında birlik olmak zorundadır”
Hamas’ın 7 Ekim’de İsrail’e yönelik başlattığı saldırıları Holokost’tan bu yana Yahudilere karşı işlenen en kötü suç olarak nitelendiren Netanyahu, "Hamas yeni Nazi’dir, Hamas DEAŞ’tır ve bazı durumlarda DEAŞ’tan beterdir. Nasıl ki dünya Nazileri yenmek için birleştiyse, tıpkı dünyanın DEAŞ’ın yenmek için birleştiği gibi, Hamas’ı yenmek için de İsrail’in arkasında birlik olmak zorundadır" dedi. “Hamas’ın hedefi mümkün olduğu kadar çok Yahudiyi öldürmek”
İran, Hizbullah ve Hamas’ın İsrail devletini ortadan kaldırma yönünde açık bir hedefi olduğunu ifade eden Netanyahu, “Hamas’ın hedefi mümkün olduğu kadar çok Yahudi’yi öldürmek. Ellerinden gelse her birimizi öldürürlerdi, sadece kapasiteleri yok” dedi.
Hamas saldırılarında binlerce sivilin hayatını kaybettiğini ifade eden Netanyahu, Hamas’ın saldırıları ile İsrail’in yaşadığını ABD’deki 11 Eylül terör saldırılarına benzeterek, “Hamas’ı yenilgiye uğratmak ve bunun bir daha yaşanmamasını sağlamak için harekete geçmeliyiz” dedi.
Netanyahu, "Fakat bu sadece bizim savaşımız değil, bu bizim ortak savaşımız, medeniyetin barbarlığa karşı savaşı. Bu vahşet burada durdurulmazsa çok yakında size de ulaşacak, tüm dünyaya ulaşacak" dedi. “Tüm dünya bunu kınamalı ve İsrail’in haklı savaşına destek vermeli”
Gazze Şeridi’ndeki sivillere güneye güvenli bölgelere gitmeye çağıran Netanyahu, “Hamas çoğu zaman silah zoruyla onların bunu yapmasını engelliyor. Hamas onları canlı kalkan olarak orada tutmak için halkın oradan ayrılmasını istemiyor. Bunu tüm dünyanın anlaması önemli” dedi.
Hamas’ın sivillere saldırarak ve canlı kalkan olarak kullanarak çifte savaş suçu işlediğini ifade den Netanyahu, “Tüm dünya bunu kınamalı ve İsrail’in haklı savaşına destek vermeli” dedi.