Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, "Daha önce de defaatle belirtildiği üzere; Türkiye Çevre Ajansı TBMM'de milletin temsilcilerinin onayıyla kurulmuştur. Kanunla hayata geçirilmiş; Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliğine bağlı bir kamu iştirakidir. Dolayısıyla Çevre Ajansı, Emine Erdoğan Hanımefendi de dahil olmak üzere hiç kimsenin himayesinde değildir ve hiçbir özel şahısla ilgisi yoktur. 7261 sayılı Kanun'da Ajans'ın faaliyet alanı, nasıl çalıştığı, gelirleri; açık, net, şeffaf bir şekilde ortaya konmuştur. Asılsız iddiaya konu olan ve Sayıştay raporlarında belirtilen gelir de 2021 yılı bütçesinde yer alan yine kanunun geçici 2'nci maddesinde de belirtildiği üzere, 2872 sayılı Çevre Kanunu'nun ek 11'inci maddesi uyarınca tahsil edilen geri kazanım katkı paylarının yüzde 25'ine tekabül eden yasal bir gelirdir" denildi.
Çevre Ajansı gelirlerinin, kanunda yer aldığı şekilde ajansın faaliyetleri için kullanıldığı, aktarılan açıklamanın devamında, "Bu faaliyetler ise atık toplama konusunda en verimli uygulamaları hayat geçirerek Depozito İade Sistemi'ni etkin bir şekilde yürütmek, Sıfır Atık Yönetim Sistemi'nin kurulmasına ve uygulanmasına katkı sağlamak, geri kazanılabilir ürünleri kullanımları sonrası ülke ekonomisine kazandırmak, çevrenin, doğal varlıklarımızın korunmasına yönelik toplumsal duyarlılık ve farkındalık oluşturacak çalışmalar yapmak, iklim değişikliğiyle mücadele, doğal alanlarımızı, denizlerimiz başta olmak üzere su kaynaklarımızı korumak, şehirlerimizi temiz tutmak. Hal böyleyken kanuni bir işlemi, kanuna aykırı, keyfi bir faaliyet gibi göstermek, üstelik de bunu Emine Erdoğan Hanımefendi himayesinde yapıyor algısı yaymak en hafif tabiriyle ahlaksızlıktır. İddialarla ilgili hukuki süreç başlatılacaktır" ifadelerine yer verildi.
