SON DAKİKA HABERİ: Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkmenistan ziyareti dönüşü aralarında Kanal7 Genel Yayın Yönetmeni Dr. A. Zahid Akman ve Ülke TV İstihbarat şefi ve program sunucusu Mustafa Yıldız'ın da olduğu gazetecilerin sorularını yanıtladı.
ÇOCUK İSTİSMARI İDDİASI VE CHP'NİN TUTUMU
SORU: Çocuk istismarı bahanesiyle CHP’nin 28 Şubat’ı hatırlatan bir tavır içerisinde olduğunu görüyoruz. Muhafazakâr kesimi rencide eden, hatta tehdit eden bir dil kullanıyorlar. Aynı zamanda 6’lı masada 28 Şubat'ın savunucuları ile mağdurları oturuyorlar. Bu, onlar arasındaki makası da açıyor. Siz CHP’nin bu tutumunu nasıl değerlendiriyorsunuz? Bunun için 28 Şubat zihniyetinin bir kalıntısıdır ya da oylarına talip oldukları muhafazakâr kesime karşı yaptıkları takiyenin bir göstergesidir denilebilir mi?
CEVAP: Her şeyden önce bir yavrumuzun 6 yaşındayken yaşadığı iddia edilen olayda bu yavruyu korumak veya bu yavrunun hukukunu savunmak anlamında CHP’nin ciddi manada bir adım attığını mı düşünüyorsunuz? Bu CHP’ye şunu söylemek lazım; sen 10, 11, 12, 13, 14 yaşında kızları dağa kaçırılan Diyarbakır Annelerini bugüne kadar hiç savundun mu? O gözü yaşlı anneleri bugüne kadar hiç gidip ziyaret ettin mi? Bu dağdaki, bu Kandil'deki teröristlerin, bu yavruları silahlandırdığını, onlara taciz tecavüz ettiklerini bildiğin halde, bu yönde attığın bir adım var mı? Şu anda onların arkasında olan, onlarla beraber olan PKK’nın parlamentodaki uzantılarıyla sen şu anda seçim hazırlığı yapıyorsun.
ERDOĞAN "HAYATI ŞOV" DEDİ YERDEN YERE VURDU!
Onlar 6’lı masada değil ama 6’lı masanın dışından sana zaten şu anda yön veriyorlar. Sen de onlarla beraber dirsek teması içerisindesin, zihinsel temas içerisindesin. Ve seçime de onlarla beraber hazırlanıyorsun. Onun bir defa bu şekil bir sabiyi savunma noktasındaki olayı istismardan başka bir şey değildir. Bu konuda samimi değildir, bu konuda dürüst değildir. Bunun Adalet Bakanlığının kapısına giderek yaptığı tamamen şovdur. Hayatı şov. Önce sen şu dağa kaçırılmış yüzlerce kızın hesabını ver. Onların arkasında duranlarla beraber dirsek temasında olma, zihinsel temasta olma. Önce bunu çöz, bunu hallet. Onun için CHP’nin bu noktada herhangi bir samimiyeti yoktur. 6’lı masada bu gördüğünüz kişilerin de maalesef ondan farkı yoktur.
KILIÇDAROĞLU'NA SERT TEPKİ: ARTIK BU MIZRAK ÇUVALA SIĞMIYOR!
SORU: 20 yıllık iktidarınız döneminde çocuklara yönelik cinsel suçları engellemek üzere ilk defa çıkan yasalar olduğu gibi, cezaları ağırlaştıran en az 30-40 maddeyle karşılaşıyoruz. Yani 20 yıl sizin bununla mücadele ettiğiniz bir dönem. Şimdi bir çocuğun 6 yaşında yaşadığı iddia edilen olay hepimizin vicdanını sızlattı. Sizin de çocuklara hassasiyetinizi ve bu konuda tavizsiz olduğunuzu biliyoruz. Yeni bir eylem planı ortaya konabilir mi bu suçlara yönelik daha caydırıcı cezalar konusunda? Devlet yasal düzeyde elinden geleni yapmış bu konuda ama bunu bir adım daha ileriye götürmek için bir eylem planı çalışmanız var mı çocukları koruma noktasında?
CEVAP: Tabii bu planların, atılacak adımların hiçbir zaman sınırı yoktur. Bu konuda alınacak tedbirlerle ilgili geldiğimizden bu yana kararlılığımızı hep sürdürürdük, sürdürüyoruz. Hiçbir zaman “Bizden önce bazı müeyyideler konmuş, şu anda biz ne yapıyoruz” demedik. Tam aksine, bu cezaların daha da artırılması gerekiyorsa, çekinmeden artırdık ve üzerine üzerine gittik. Bu konuda sığınma evlerine varıncaya kadar, bütün bunların hepsi bizle başladı ve bunları çok daha geliştirmek suretiyle adımlar attık. Sadece devlete değil, aynı zamanda yerel yönetimlerde de bu tür adımların atılması kararlarını, yasal düzenlemelerini getirdik. Aldığımız çok ciddi tedbirler var. Yeni yasal düzenlemelerle getirdiğimiz cezai müeyyideler var. Şimdi bu konuyla ilgili bile Sayın Kılıçdaroğlu bir şeyler söylüyor. İnanın bilmiyor. Adalet Bakanım açıklama yaptı, Aile Bakanım konuyla ilgili açıklamalarını yaptı, İçişleri Bakanım aynı şekilde birçok açıklamalar yaptı. Kılıçdaroğlu’nun bu konularda biraz insafı olsa, önce kendi partisinin içerisindeki tacizlere, tecavüzlere yolsuzluklara bir bakmasında fayda var. Şu anda kendi partisi kaynıyor, tacizlerle kaynıyor. Yani neredeyse Türkiye'de hiçbir il yok ki oradaki teşkilatında bu tür taciz, tecavüz olmasın. Ama bakıyorsun bazıları şov yapıyorlar. Hatta kalkıyor belediye başkanı, işte bu vakfın uzantısı vakfa giderek, o vakfın kapatılması gibi şeylerle şov yapıyor. Öncelikle bir defa sen kendin ne yaptığının farkında mısın? Buna bir bak. Mesela farklı bir konu ama Beşiktaş Belediyesi'nde şu andaki tutuklama veya gözaltına alma sebepleri çok çok berbat. Yine yolsuzluk, yine bu tür sıkıntılar. Ama diğer tarafta taciz, tecavüz her şey de CHP’de var, HDP’de var. Bundan kaçmaları mümkün değil. Çünkü yalancının mumu yatsıya kadar yanar ve artık bu mızrak çuvala sığmıyor.
"TAVİZ VERMEMİZ MÜMKÜN DEĞİL"
SORU: AK Parti, Türk siyasetinde kadın teşkilatları en yaygın parti. 2002’de ortaöğretimde kız çocuklarının okullaşma oranı yüzde 39 iken, bugün yüzde 95’e ulaşmış durumda. Başörtüsü yasağı sizin liderliğinizde kaldırıldı. Kız çocuklarının ve kadınların üniversiteye erişimi yüzde 50’lere ulaştı, hatta erkekleri geçti. Kamuda çalışan kadınların oranı yüzde 40’larda. Hatta bazı alanlarda kadınlar erkekleri geçmiş durumda. Tarihi bir seçime gidiyoruz. Yasaklarla mücadele etmiş bir lider olarak sizce kız çocuklarının eğitim durumu, kadınların toplumdaki, siyasetteki yeri istediğiniz seviyeye ulaştı mı? Bir de kadınlar üzerinden siyaset yapanlara bir mesajınız olacak mı?
CEVAP: Biz geldiğimizde kız öğrencilerimizin durumu neydi, şu anda ne? Üstelik kreş, anaokulu buralardan alarak, ortaöğretim ve üniversiteye kadar kız öğrenciler nereden nereye geldi. Buna baktığımız zaman, zaten bizim dönemimiz tamamıyla bir sıçrama dönemidir. Bu adımları attık, atıyoruz ve atmaya devam edeceğiz. Sadece o değil, mesela akademisyenlere bakalım. Akademisyenlerin içerisinde bayanların sayısının ne noktaya geldiğini görüyoruz. Ciddi manada burada da sıçrama var ve ağırlıklı birçok bölgede bayan akademisyenlerin önde olduğunu görüyoruz. Tıpta da bayanlar lehine ciddi manada gelişmeler, sıçramalar var. Bundan sonraki süreçte de biz bunu aynı şekilde devam ettireceğiz. Bunlardan taviz asla vermemiz mümkün değil.